》Yasak Sevişmek benim için 2024'ün son kitabı oldu. Ve bu da son incelemem. Bu aralar tam şiir modumda olduğum için kapanışı bu şekilde yapmak çok iyi geldi.
》Şiir kitaplarına yaptığımız şeye aslında inceleme demek çok da mantıklı gelmiyor. Bir insanın ruhu, duyguları, aşkları, hüznü incelenmez zira. Ancak okunur ve anlaşılmaya, hissedilmeye
Sofie’nin Dünyası/Jostein Gaarder: 1952 doğumlu, 72 yaşında/591 sayfa
Sofie'nin Dünyası, Norveçli yazar Jostein Gaarder tarafından 1991 yılında yazılmış romandır.
Kitabı Jostein Gaarder yazmış.
Fakat kirapta,
sanki bu romanı binbaşı Albert Knag,
kızı Hilde Moller Knag’a doğum günü hediyesi olarak yazmış gibi göstermiştir.
Hilde Moller
Bir varmış, bir yokmuş, evren henüz bebekliğindeymiş. Zamanla yıldızlar, gezegenler oluşmuş ve en sonunda da mavi bir gezegen olan Dünya ortaya çıkmış. Bu gezegende, zamanla meraklı canlılar yaşamaya başlamış. Bu canlılar, etraflarındaki her şeyi merak ediyormuş: Güneş neden doğar, ay neden kaybolur, yağmur neden yağar? Bu merak, onları gözlemlemeye, düşünmeye ve sonunda da bilim yapmaya itmiş.
Aydın Sayılı amcamız , bilimin geçmişini merak eden bir bilim insanıydı. Yani, insanlar nasıl ateş yakmayı öğrendi, gökyüzünü nasıl izledi ve bunlardan ne anladı gibi soruların peşinden koştu. Bu araştırmalarını da "Bilim Tarihi" adında bir kitapta topladı.
Bu kitapta, eski çağlardan günümüze kadar bilimin nasıl geliştiğini, farklı ülkelerdeki insanların bilime ne gibi katkılarda bulunduğunu öğrenebilirsiniz. Mesela, Mısırlılar piramitleri nasıl yaptı, Yunanlılar matematik ve felsefede ne gibi başarılar elde etti, İslam dünyası bilimde ne gibi ilerlemeler kaydetti gibi soruların cevaplarını bulabilirsiniz.
Aydın Sayılı'nın "Bilim Tarihi" kitabı, bilim dünyasına yapılan bir yolculuk gibi. Eğer bilime ilgiliniz varsa ve geçmişte neler olmuş merak ediyorsanız, bu kitabı mutlaka okumalısınız.
Bilim TarihiAydın Sayılı · Gündoğan Yayınları · 199958 okunma
Schopenhauer bu durumu "İnsan binlerce yıllık yokluktan sonra büyük bir şaşkınlıkla ve birdenbire var olduğunun farkına varır, kısa bir an için tattığı varlıktan sonra yine aynı uzunlukta bir yokluk durumuna geri döner. Kalbi buna dayanamaz ve ona bunun doğru olamayacağını fısıldar." sözleriyle ifade eder. Ben buna bir ekleme daha
Güneş bensiz doğar ve söner; yağmur bensiz yağar, rüzgâr uğuldar. Ne mevsimler benim için canlanır art arda, ne de aylar ya da saatler benim için akar.
Kendimdeki dünyanın efendisi, yanımda götüremeyeceğim mülklermiş gibi [...]