Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.
~Sabahattin ALİ~
Hormonların üretilmesindeki bu dalgalanma kadınlarda, erkeklerin hiçbir zaman anlayamayacağı anlık duygusal değişimler oluşturmaktadır.
Kadındaki bu değişim dışarıdan o kadar net gözlenir ki "empati yoksunu erkekler" bile bu değişimi her hücresiyle hisseder.
tipik bir erkek beyni her türlü duygusal ifadeyi görmezden gelme üzerine kuruludur....
O nedenle bir erkek ancak karşısındakinin gözünden yaşlar geldiğinde duruma uyanır ve ortada bir sorun olduğunun farkına varır.
Belki de erkekler yolunda gitmeyen durumları daha erken algılayabilseydi, evrimsel olarak kadınlar erkeklere göre daha sık ve kolay ağlamayacaklardı.
Peki, güç nedir, nerede gizlenir? Bedende, bilekte, yoksa kalpte mi? Sözde, gözde yoksa özde mi? Denize akseden ışıkların, ayın, yıldızların ruhta yarattığı duygu durumunu görmek ya da görmemekte mi?
Düşünce, duygu ve birikim, birlikte ne büyük güçtür aslında ama çoğunlukla farkına varamadığımız, boşa harcadığımız da bir güçtür ki bize kayıplarımızı yaşatır.