Zekeriya Peygamber testereyle ikiye biçildi.Yahya Peygamber'in kafası kesildi.Meryem'in çekmediği çile kalmadı.Ama,mum,mihraptaki gerçek mum sönmedi,yanmaya devam etti.Ve parlayacağı günü bekledi.Cebrail'in yaklaşmasıyla alev alev yanacağı günün düşü içinde,sönmemekte direndi.Roma ve Romalılaşmış Kudüs,bundan habersizdi.
Sayfa 117Kitabı okudu
Havada gerçekten çok fazla din kokusu var. Kötüye işaret bu. O gizemli budala Vaftizci Yahya'nın kafasını kestirdiğimizde söylediğin bir şeyi hatırlatıyor bana: 'Dini taassup, deliliğin en tehlikeli şeklidir.'
Sayfa 302Kitabı okudu
Reklam
Yahya Kemal ile Celile tanışıyor:)
“Gizliden gizliye şiirler yazan, gerçek şair oluncaya kadar ken­disini nesir ile oyalayan bir çaresizim. Eğer Peyam okuyorlarsa, hanımefendiler beni Çamlar Altında Muhasebe köşesinden bile­ceklerdir. Müstear ismim ile söyleyecek olursam Süleyman Nadi, aslen Yahya Kemal'im.”
Sayfa 191Kitabı okudu
Onu sevmek için önce kalabalığın, lodosunu, karmaşısını ve trafiğini sevmek lazım. Çünkü zordur İstanbul’u sevmek. “Ana gibi yar olmaz İstanbul gibi diyar.” diyen Necip Fazıl Kısakürek, “Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.” Diye haykıran Yahya Kemal olmak kolay değildir.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul! Sâde bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
"İnsanın kendi varlığı muhataraya düşünce etraf daralıyor ve aziz hatıraların mânâsı kalmıyor."
Sayfa 99 - İstanbul Fetih Cemiyeti 1950Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.