Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Ömrün bütün ikbalini vuslatta duyanlar,
Bir hazzı tükenmez gece sanmakla zamanı,
Görmezler ufuklarda şafak söktüğü anı.
Gördükleri rü'ya,ezeli bahçedir aşka;
Her mevsimi bir yaz ve esen rüzgarı başka,
Bülbülden o eğlencede feryad işitilmez,
Gül solmayı,mehtab azalıp bitmeği bilmez;
Gök kubbesi her lahza bütün gözlere mavi,
Zenginler o cennette fakirlerle müsavi;
Sevdaları hulyalı havuzlarda serinler,
Sonsuz gibi bir fıskiye ahengini dinler.
--Yahya Kemal Beyatlı--
İnançsız yürekte her alev söner,
İnançla yenmiştik, biz kara bahtı.
Kale gibi yürürdü önümüzde,
Gülleye poyraza karşı,
Kopdağı'nda kopan mahşer günümüzde,
Vatan için gönlü deli, Halid Paşa...
Yahya Akengin
"Suriye taraflarından Erzurum’a çekilirken yiyecek hiçbir şeyimiz kalmamıştı. Çarıklarımızı pişirip yemiştik de kurtulmuştuk ölümden. O günden sonra eski çarıklarımı hiç atmadım, biriktirdim. Gelirken çuvala doldurdum, yollarda bulduklarımı da aldım. Açlık yediriyor bunları. Fokur fokur kaynar su da pişti mi et gibi lezzetli geliyor insana..."
Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Ömrün bütün ikbalini vuslatta duyanlar,
Bir hazzı tükenmez gece sanmakla zamanı,
Görmezler ufuklarda şafak söktüğü anı.
Gördükleri rü'ya,ezeli bahçedir aşka;
Her mevsimi bir yaz ve esen rüzgarı başka,
Bülbülden o eğlencede feryad işitilmez,
Gül solmayı,mehtab azalıp bitmeği bilmez;
Gök kubbesi her