Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İkinci Dünya Savaşı, cephede öldürdüklerinden çok, geride yaşayan ölüler bıraktı.
Sayfa 155
İkinci Dünya Savaşı’nın en belirgin görüntüsü, daha doğrusu zihinlerdeki kalıntısı, tonlarla bombanın neden olduğu harabeler değildir; toplama kamplarındaki cesetler veya Rusya steplerinde sürüklenen sivil esirler arasında kucağında çocuğuyla kurşunlanan analardır.
Sayfa 160
Reklam
Dünyanın yeni düzeni; yeni rekabetler ve yeni kinler yarattı. Ama kimse isteklerini kabul ettirmek için savaşa cesaret edemiyordu. Avrupa'nın küçük adamı savaşın ne olduğunu anladı, kimse onun savaşçılığına artık güvenemezdi… Ama başkalarının savaşmasına karşı gereken hassasiyeti göstermediği gibi savaş endüstrisinden geçinmeye de itirazı yoktu.
Sayfa 162
Kütüphane nedir? Beşeriyetin hafızasıdır.
Sayfa 248
256 syf.
4/10 puan verdi
Anlatılanlar güzel.bilgi açısından yararlı bir kitap olsa da içinde çok fazla eski kelimeler veya anlamını bilmediğimiz kelimeler geçiyor.Bu yüzden anlamakta zorlanılabilir.Ama yinede anlatığı ve verdiği bilgiler doğrultusunda güzel bir kitap.
Yakın Tarihin Gerçekleri
Yakın Tarihin Gerçekleriİlber Ortaylı · Timaş Yayınları · 20172,263 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
İlber Ortaylı'nın 2013 yılında yayımlanmış olan kitabı Yakın Tarihin Gerçekleri isminden de anlaşılacağı üzere Türkiye'nin son yüz yılına ışık tutuyor. Bazen köşe yazılarının derlendiği bazense röportaj şeklinde yazıların olduğu bir kitap Ayrıca kitabın ilk bölümü Türkiye'nin son yüz yılına bakarken, nispeten daha kısa olan ikinci bölümde Ortadoğu Tarihi, üçüncü bölümde ise İstanbul üzerine fikirler yer alıyor. Hocanın akademisyen kimliğine ve engin bilgisine uygun cümlelerle karşılaşıyoruz. Ortaylı okurları için ideal bir kitap
Yakın Tarihin Gerçekleri
Yakın Tarihin Gerçekleriİlber Ortaylı · Timaş Yayınları · 20172,263 okunma
Reklam
Türkiye Cumhuriyeti'nin üzerine kurulduğu topraklar Osmanlı Devletinin anavatanıdır. Bu nedenle Cumhuriyetle beraber devlet devam ediyor;diliyle, diniyle, toprağıyla ve insanlarıyla elbette Osmanlı'nın halefi biziz. Türkiye bir 'reddi miras' hakkına sahip değil.
Türkiye'ye dayatılan ise çok ağır şartları olan Sevr'di. Türklere karşı "Avrupa'da yeriniz yok ve Anadolu'da da kim isterse sizden istediğini alır. Kurak Anadolu yaylasının bir tarafına sokulsanız ve İstanbul'da yaşama hakkı elde etseniz ne nimet!" havası hakimdi.
Sayfa 118Kitabı okudu
Bir yerde İstanbul'daki Damat Ferit çevreleri Mustafa Kemal ve çevresindekileri ittihatçılıkla suçluyorlardı. Halbuki onların ittihatçılıkla bağları çoktan kopmuştu. İttihat ve Terakki liderlerinin onları pek sevmediği ve onların da İttihatçılardan pek hazzetmediği hepimizin malumudur.
Sayfa 121Kitabı okudu
Yeni Osmanlıcılık safdil bir milliyetçiliğin değil, tahakküm kurmak isteyen dar bir muhalefetin kullandığı mızmız bir ifadedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun eski topraklarının böyle bir gelişimi kaldırması mümkün değildir.
Sayfa 170Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.