"Balıkçı ve Oğlu"hakkında
Deniz, balık,ağ,koku, Orhan Veli, Sait Faik..Bu yüzden bunu yazdım. Yazarken de mutlu etti beni kitap, biraz canımı yaktı ama.. Yazmak beni mutlu etti. _
Zülfü LivaneliKitabı okudu
"Bu askeri darbe bizi yaktı" dedi. "Bu darbe tamamen Amerikan tezgahıdır. Sence de öyle değil mi?" "Bu işler beni ilgilendirmez" dedi. Bu büyüklerin bileceği bir iştir. Bizim anlayacağırnız işler değildir.
Reklam
Güzelliğe âşık olan Karacaoğlan …
Yaz gelip de beş ayları doğunca, Açılmış bahçenin gülleri güzel, Yaktı beni Fadime’nin gözleri, Zülüften ayrılmış telleri güzel. Elif’i dersen de nazlıdır, nazlı, Esma’yı dersen de sırf ela gözlü. Söyletme Şefika’yı bülbül avazlı, Söylüyor Zelha’nın dilleri güzel. Emine’yi desen, incedir, ince. Bağdat’ın Mısır’ın gülleri gonca, Ayşe’nin kaşı da kalemden ince, Sevmeye Huri’nin belleri güzel. Karadan da Karacaoğlan Karadan, Sürün çirkinleri çıksın aradan, Herkesi sevdiğine versin Yaradan, Sevgili Meryem’’in benleri güzel.
Sayfa 53
Yalnız geldim ve yalnız gidiyorum. Kimsenin ayağına çelime takmadım, kimseye zarar verip incitmedim, kimseye kızgınlığım yok. Hayat, var olduğum günden bu yana bana çirkin yüzünü göstererek her anımda acıyla vurdu, güldü. Boş vermeye çalıştıkça daha şiddetli gerçeklikler ile canımı yaktı. Şimdi daha iyi anlıyorum. Görüyorum ve bu durum beni korkutuyor. Her şeyi görmek bilmek ve anlamak tam anlamıyla bir hastalık.
Yaşadığını sanıp aslında hiç yaşamıyormuş gibi oldun mu?
Sen de beni ağladın mı? Yandı mı yastığın, uykusuz kalasın diye? Gözlerinin yağmuru tuzuyla yaktı mı dudağını? Sen de sorduklarında geçiştirdin mi cümleleri? Evsiz kaldın mı? Canının bütün pencereleri kırıldı mı? Tüm eşyaların dağıldı mı yerli yersiz biçimde? Kuraklık oldu mu hayallerin? Susmanın, kendine konuşmanın zorluğu tıkadı mı göğsünü? Sustu mu aklın? Her adımda hiçbir yere gitmiyormuş gibi hissettin mi? Küçücük anlar, ansız çalan şarkılar kahretti mi kulağını? Anlatamamanın çaresizliği yağdı mı diline? Kavruldun mu gece tavanı izlerken? Kaydı mı değerlerin ellerinden? İnancın köreldi mi? Kör oldu mu umutların? En sevdiğin şeyleri tekrar kendinle yapmanın, yapmaya çalışırken hıçkırmanın kimsesizliğini yaşadın mı? Yaşadığını sanıp aslında hiç yaşamıyormuş gibi oldun mu? Ansızın kokumu almış hissi yaşadın mı kalabalık bir yerde? Bir daha hiç sevemem duygusu oturdu mu kalbine? Hayret ettin mi hayata? Hiç olmazların hep oldu mu? Kimseyi duymuyorken kendine haykırdın mı? Annen ölmüş gibi hissettin mi?
En üst basamağa vardığım sırada bir kapı açıldı ve kendimi Olalla ile yüzyüze buldum. Şaşkınlık beni afallattı, kızın güzelliği yüreğimi yaktı.Galerinin derin gölgesi içinde renkli bir mücevher gibi ışıldıyordu. Gözleri gözlerime yakaladı, bırakmadı ve birleşen eller gibi bizi birbirimize bağladı.
Sayfa 148Kitabı okudu
Reklam
«Bir gün Hz. Ömer. R.A.) Peygamberimizin (S.A.V.) huzuruna ağlayarak girdi. Peygamberimiz O'na: «Niçin ağlıyorsun» diye sordu. Hz. Ömer: «kapıda bir delikanlı var, öylesine ağlıyor ki, yüreğimi yaktı » diye cevap verdi. Peygamber (S.A.V.)´imiz Hz. Ömer'e «Onu içeri al» buyurdu. Delikanlı ağlayarak içeri girdi. Peygamber (S.A.V.)´imiz ona «Ey
Çelik yayıneviKitabı okudu
Şeytanın Savunması (Zeka küpü namuzsuz. Nasılda kendini acındırıyor.) :)
2640 • Benim Âdem'e secde etmeyişime, hasedim sebep oldu diye yorumlanmaktadır. Halbuki o haset, Hakk'a karşı duyduğum aşktan, yani Allah'tan başka kimseye secde edilmez inancımdan ötürü idi. inattan, inkardan değildi. • Gerçekten de her haset; dostluktan, sevgiden doğar. 2645 • O takdir edilmiş oyunu ben oynadım. Âdem'e secde etmemekle
"Fakat Müzeyyen, beni hatırlamış olman canımı öylesine yaktı ki bir bilsen. Çünkü hatırlamak için önce unutmak gerekir. Senin beni unutmuş olmana katlanamıyorum.."
Onu tanıdığımda hayatım loş bir ışık altındaydı. O geldi, ışıklarımı yaktı, Beni karanlığımdan aldı, aydınlığa çıkardı...
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.