Bir akşam üstü gözaltından bırakılıp Aksaray da bir kafenin önünde masaya oturdugunda sellerin sürükleyip kıyıya attığı tahta parçası gibiydi Muhsin.
Sayfa 225 - TurkuvazKitabı okudu
Reklam
Nedim hocanın yoğun bakimdan çıkmasını beklediği üç boyunca boşlukta sallanır gibiydi Muhsin
Sayfa 208 - TurkuvazKitabı okudu
Sevincliydi eve dönerken. Doğruydu yaptığı. Salih le şimdilik yasadişı işlere bulasmamak için karar almışlardı
Sayfa 122 - TurkuvazKitabı okudu
Yaklaşan akşamla iyice soğuk bastırmisti. Döndüler. Issız gibiydi otel odalarına çıktılar
Sayfa 92 - TurkuvazKitabı okudu
bir kadına böylesine bağlılıkla yaşanan güzellik devrimci için engelse, asıl devrimcilik korkup uzak durmak değil, gereğinde alnının akıyla geçebilmekti o sınavı.
Reklam
... Kaçıncı bu! Karşılaştığı olayı derinliğine düşünüp değerlendirmeden taşlamayı yöntem edinmişsin! Bu kolayından yolu benimseten ne sana?...
Sayfa 187 - Turkuvaz KitapKitabı okudu
…Biz kitaba bakıp gerçeği yanlış mı okuyuruz, nedir!
Sayfa 80 - Turkuvaz KitapKitabı okudu
407 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Ve bitti...Okuduktan sonra ne hissettim, açıkçası ortadayım bu kitaba karşı.. Sağ-sol kavgası, devrim mücadelesi,işçilerin sendikalaşma çabası, ağalık sistemine eleştiri, komünizm... her şeyden birazcık var kitapta. Peki niye çok bayılmadım şöyle ki, olaylar ağa oğlu olan Muhsin adında bir gencin hikayesi üzerinden anlatılıyor. Muhsin felsefe öğrencisi, devrimci, ağa oğlu olmaktan utanç duyan ve kadınlara karşı takıntılı şekilde tutkulu ama ne istediğini bilmeyen yalnız yaşayan bir genç. Yazar paragraflarca Muhsin in içsel konuşmalarını aktarmış bize, kitabın yarısından sonra ben bu durumdan çok yoruldum mesela. Muhsin in her şeyi eleştirip hiçbir şey yapmaması ve çok ince düşünceli bir insan gibi görünüp kimseye gerçek anlamda kıymet vermemesi de sinirlerimi bozdu. Arada Nedim hoca, Salih veya başka karakterlerin ağzından çok güzel dönem tahlilleri yapmıştı yazar ama ne yazık ki Muhsin in fantezi dünyası arasında durumun ciddiyeti hep bir yarım kaldı okurken. Fikrimce yazar, Oblomov un tembel, Zorba nın bağımsız, Roquentin in sürekli bulantı duyan karakter özelliklerini alıp ortaya bir Muhsin yaratmış..Kitabın yazılış amacı "Muhsin'in hayatı" değilse yaşanan olayların okuyucuya aktarımı tam olamamış... Güzel kitaptı ama yordun be Muhsin...
Yalancı Tanıklar Kahvesi
Yalancı Tanıklar KahvesiVedat Türkali · Turkuvaz Kitap · 0991 okunma
Reklam
Yanlış değildi belki. Doğruysa da batıcı, çiğ bir doğruydu.
Sayfa 307 - Turkuaz kitapKitabı okudu
Bana sorarsanız dinsel felsefe tartışmalarına kalkışmayın halkla. Allah’ın varlığı yokluğu dalaşmalarına bulaşmayın sakın. Halkı yitirirsiniz. Allah’ına dokunmayın yoksulun. Allahlı Allahsız soygunun değişmediğini gösterin. Asıl bilinç budur. Bunu yapamıyorsanız zevzeklikten öteye gidemiyorsunuz demektir.
Her sabah açtığımızda gözlerimizin ta içine bakan bu dünya için kavgadan kaçarak nasıl yaşanır ki!
432 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Vedat Türkali'den yine güldüren ve sonunda ağlatan roman
Bener
Bener
Yalancı Tanıklar Kahvesi
Yalancı Tanıklar Kahvesi
Vedat Türkali
Vedat Türkali
Vedat Türkali'nin çoğu romanı kapkalındır, ama zevkle, çoğunca gülümseyerek, bazen kahkahalar atarak, az da olsa ağlayarak okurum. Bu kitabında da aynen böyle oldu. Çok keyif aldığım için okunmasına hep akşam sakinliklerini ayırdım. Bu romanında yerel ağızları çok başarılı bir şekilde veriyor. 12 Eylül'e varan önceki iki yılımızın çalkantılı olaylarıyla başkişinin bireysel yaşam serüvenini çok güzel bir şekilde harmanlıyor. Kitabın ismi, karşılaşılan duruma göre ağız değiştirmeyi ifade ediyor. Kitabın başında, kitapta kullandığı bilgileri edinirken danıştığı isimleri veriyor. Yani kitap bir dönemimizin tanıklığı olarak da görülebilir.
Yalancı Tanıklar Kahvesi
Yalancı Tanıklar KahvesiVedat Türkali · Ayrıntı Yayınları · 2017991 okunma
Resim