145 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
"Dalgıç giysisi giymiş kelebek" ( Kelebek ve dalgıç) Fransız bir dergi yönetmeninin yazdığı kitaptır. Yayın yönetmeni bir hastalık geçirir ve yatağa düşer, vücudunu hiçbir şekilde kullanamaz,vücudunda hareket ettirebildiği tek şey sağ göz kapağıdır.Serum dışında hiçbir besin alamaz,tüm vücut fonksiyonları kaybolur.Sağ göz kapağını Mors alfabesi gibi kullanarak bir kitap yazar,gözünü kaç defa kırparsa o harf anlamına gelir,asistanı not alır ve kitabı yazmaya başlarlar... Ayda bir kere bir dilim kızarmış patates yemesine müsaade edilir.Tüm bir ayı o hazzı yaşamayı bekleyerek geçirir. Bir dilim kızarmış patates... Hayat sadece anlardan ibarettir. Kitabı okuduktan sonra bir dilim patatesten zevk almayı öğrendim... Ve her şeyden şikayet etmemeyi... ~Ahmet Şerif İzgören- Şu hortumlu dünyada fil yalnız bir hayvandır~ kitabından...
Kelebek ve Dalgıç
Kelebek ve DalgıçJean Dominique Bauby · Nemesis Kitap · 2018794 okunma
Onun için 'yeryüzünde Tanrı'dan sonra en çok insan yaratmış kudret' derler; gerçekten de, onun romanlarında yazdığı insanları, fedakarı, nankörü, hırslısı, hesaplısı, aşığı, köylüsü, şehirlisi, tüccarı, fahişesi, noteri, kadını, erkeği ile canlandırıp bir yere toplasanız, adıyla anılacak bir kasabayı doldurabilecek kadar insan çıkar
Sayfa 123Kitabı okudu
‘’ Gördünüz mü işleyen kafayı? Harbiyeliler Ötüken okuduğu için Türkiye felaketli uçuruma sürüklenecek... Zavallı Sen zaten bu idrak ve izanınla felaketsiz uçurumun dibine düşmüşsün. Bu seviyenle Türkiye'nin geleceğini nasıl tahmin edersin? Gazete ve dergi okumakla Türkiye batsaydı senin Ulus'unu okuduğu için şimdiye kadar on defa batardı. Ötüken Türkçü ve orducu dergidir. Keşke yalnız üç öğrenci değil, bütün Harbiyeliler, bütün subay ve generaller onu okusaydı. Orada milli‐askeri ruhtan, kahramanlık telkininden, şeref ve fazilet havasından başka ne var? Ötüken'den ürkmek için, ışıktan korkan yarasalar gibi milliyetçilikten, ahlaktan ve faziletten korkmak lazım.’’
Hepsinin mesleği yalnız muallimlik olan ve bu ulvi vazifeden başka iş görmeyen idealistler ordusuna sahip olduğumuz gün, ilk zafer borusunu çalacağız. Bu gayeye yürürken muallimleri ilim ve irfan seviyelerine yükseltmeğe mecburuz. (...) Üniversite mezunlarını doğrudan doğruya muallim kadrosuna almak hatalıdır. Lisanstan sonra muallim olmak için, Avrupa'daki agregasyon imtihanına karşılık olacak bir imtihanı da vermenin şart koşulması lazımdır. Bu imtihanda, kendi ilim dalına ait bir yabancı dilde yazılı eserleri okuyup anlama kabiliyeti ile tenkit ve araştırma yetilerinde olgunluk arayan ilim zihniyeti yoklanmalıdır. Muallimlik değeri ancak böyle ölçülebilir. Muallimlik sanatı ise, mektep kırtasiyeciliğine boyun eğerek dergi imzalayıp talim sicillerini doldurmak değil, milletin çocuklarına feda olmasını bilmektir. Bu fedakarlık, harpte kanını akıtmaktan daha değerlidir. Kılıç kahramanlığının devri artık geçmiştir. Milletimizin çocuklarına, dünyanın çocuklarına her gün ruhumuzdan bir parçayı daha aşılamak, bunun için yaşamak ve bu yolda ölmek, bugünkü, insanları ümitsiz dünyamızın ve çocukları sahipsiz milletimizin beklediği kahramanlıktır.
Sayfa 111Kitabı okudu
" Yaratılışımı, geleceğimi, çevremi, insanların farklılığını, duygularımın çeşitliliğini sorguluyordum. Kendimi dinlemeyi öğrenmekti bu yaptığım. Çünkü duyabilecek kadar yüksek bir ses vardı içimde. Bunu fark edince, dünya üzerindeki bütün insanlar birden yok olsalar dahi yalnız kalmayacağımı anladım. " Hakan Günday - Ot Dergi
ayet İstanbul Boğazından, son padişahla son şehzadesini alarak uzaklaştı.Hiçbir şey kalmadı geriye.Bir büyük boşluk kaldı geriye.Bir de bütün bunları, bulutların ufuk üzerinde koştuğu güz akşamları, kıyıya iyice yanaşan masal gemilerinin gölgelerine bakarak ve dahi o gölgeleri kendisi gibi görebilecek başkalarının varlığını da vehmederek dalgalara
Dücane Cündioğlu
"Hakikatten yana olacaksan yalnız kalmayı göze alacaksın."
"Gız yanağı gibiydi yoncaların çiçeği oğul. Bende fakir miyim fakir!..Töbe! Bir anam var, bir kümesimiz, sekiz tavuğumuz, üç evlek tarlamız ..." dedirtir ya köylüye, yalnız değiliz sevgili okur, töbe! Sait Faik'imiz var!
Ben hayatta yalnız iki gerçek felaket tanıyorum: Vicdan azabı ve hastalık. Mutluluk, bu iki kötülüğün uzak olmasındandır. (Tolstoy)
Gustaw Willibald Franz Hegel, Bir gün kasap dükkânında, veresiye defterini inceler ve dul bayan Wilhelmina'ya artık veresiye et vermemek gerektiğini düşünürken kapı açıldı ve içeriye, Stadthamburg Kasap ve Sakatatçılar Derneği İkinci başkanı ve 'Et ve Hayvancılık' aylık dergisi sorumlu müdürü Josef Georg Fitche girdi. Hesaplardan başını kaldıran
Sayfa 177 - İletişimKitabı okudu
Mustafa Kemal Atatürk
"Hedefe yalnız çocukları yetiştirmekle ulaşamayız! Çocuklar geleceğindir. Çocuklar geleceği yapacak adamlardır. Fakat geleceği yapacak olan bu çocukları yetiştirecek analar, babalar, kardeşler hepsi şimdiden az çok aydınlatılmalıdır ki, yetiştirecekleri çocukları bu millet ve memlekete hizmet edebilecek, yararlı ve faydalı olabilecek şekilde yetiştirsinler! Hiç olmazsa yetiştirmek lüzumuna inansınlar! Okullardan başka; gazeteler, küçük dergiler köylere kadar yayınlanıp dağıtılmalıdır. Bizim köylümüz ne gazete ne dergi okumaz. Bilenler bilmeyenleri toplayıp, okutmayı, onlara okumayı anlatmayı bir vazife bilmelidir."
Resim