Duyguyu yaşamak değil anlamak ve yönetmek değerlidir zihnimizi yönetemediğimizde düşünceler ve duygular bedenimize etki etmeye ve birtakım değişimlere yol açmaya başlar Böylece bedensel hastalıklar ortaya çıkar Ayrıca hayatımızın kalitesi de fazlasıyla düşer Dolayısıyla zihnimizi Yönetmeyi öğrendiğimizde ve buna bağlı olarak hangi duygunun hangi
Bu serinin sonunda sitemkâr bir inceleme olsun istedim...çünkü;
-Okumayı sadece edebi eserlerle kısıtlayan okuyucu kitlesinin bakış açısı darlığı, hem basılmak üzere bekleyen kitap pazarını daraltıyor (bakış açısını) hem de edebi olmayan alanları görünmeyen bir şekilde -okunmasa da olur- haline indirgiyor. Bunda benim de payım var. Hata yapıyoruz.
-(Böylelikle) Bilim okumak için bilimin kitlelerin anlayabileceği hali ile kaleme alan
Hoimar Von Ditfurth gibi çok önemli anlatıcıları ıskalıyoruz.
-'Geniş kitlelerin anlayabileceği' hali çok önemli bir tanım...Arif olmaya da gerek yok.
-Popüler bilimin yaygınlaşmaması...Neyse...Popüler bilim okumalarının yaygınlaşması için teşvik edici, önerici, bilimsel anlatısı olan metinleri özendirici olmak, kişinin değil, toplumumuzun çıkarınadır.
Dinozorların Sessiz Gecesi 6 özelinde ise şunları söyleyebilirim.
Anlatı müthiş. Ama çeviri biraz sıkıntılı.
Kurgu olağanüstü hatta ötesi ne ise o...diğer taraftan bazı bölümler aşırı derin yani fizik bilmek gerekiyor...girişi değil...orta düzey fizik...gibi.
Akıcılık...tek kelime edilmez. Kusursuz.
Bu seriyi toplamak oldukça zamanımı aldı. Belli ki...daha da basılmaz. Bunu da anlamak için Arif olmaya gerek yok. Kütüphanemin özel eserler rafında falan değil, doğrudan kitapları bir miktar güneşlendirip (kitapkurtçuklarından uzak tutmak için, çünkü hepsi ikinci eldi) hava geçirgen bir şekilde özel bir naylonla sarıp, hava geçirgen bir kolide çocuklarım için saklayacağım. Ne kadar özel olduklarını siz hesap edersiniz artık...
Efendim, bilimin bu derece müthiş, anlaşılabilir anlatısı ile
.............Kendimizi Tanımaya Çalışalım...........
1 / Kalp Diriliği
Kalp devamlı kendi vazifesini görmek, Rabb’ini zikretmek ister. Nefis de hep uyanıktır, hiç uyumaz ve sahibine kötülükleri emretmekten geri durmaz. Kul, Allah Teâlâ’nın emirlerine kulak verdi ise ne âlâ, aksi durumda o nefis ve şeytanı dinler. Hakk’ı işitme yolunu kapatan her
Almanya tehlikeli bir ülkedir. Sosyalizm maskaralıklarının orada alıp yürümesi yarın Almanya’yı yeni gelişmelerin eşiğine atacaktır. Adolf Hitler durup dururken değil, büyük ve kültürel bir millete karşı İngiltere ve Fransa’nın ahmakça siyasetleri yüzünden ortaya çıkmıştı. Bugün de başka bir Adolf un, Adolf von Thadden’in başkanlık ettiği
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
9. BÖLÜM
SONSUZ SABIR
Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti.
Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında.
Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir