208 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
İslam bilinci oluşturmak adına..
İnanç ve mezhep konusunda kafamdaki bir çok soruya cevap bulabildiğim çok yararlı bir kitap. İslam'ın ve mezheplerin aslında ne olduğunu ve ne olmadığını, çok sade, anlaşılır ve akıcı bir dille anlatmış yazar. "Mezhepler, adı ne olursa olsun, dinin kendisi değil; dinin anlaşılma biçimleriyle ilgili tezahürlerdir" diyor yazar. Müslümanların kendi içerisinde yaşadıkları çatışmanın en büyük sebebi, mezhepleri din ile özdeşleştirip kendi mezheplerini hak, geriye kalanları batıl kabul etmelerinden kaynaklanıyor. Yani dini tek bir mezhebe indirgeyerek ya da herhangi bir mezhebi oluşumun tekeline alarak aslında onun alanını daraltmış oluyoruz. Bu noktada şunu iyi anlamalıyız "İslam'ın anlaşılmasının herhangi bir zaman dilimine veya herhangi bir yere sabitlenmesi, onun evrenselliği ile bağdaşmaz." (syf.31) Özetle mezhepler, dinin anlaşılma biçimlerinin bir yansımasıdır, bir bakış açısıdır, beşeri birer yorumdur. Bu nedenle her mezhebin kendine göre farklı görüşlerinin olması doğaldır. Önemli olan bu farklılıkları birer zenginlik olarak görüp bundan yararlanabilmemizdir. İslam'ın ortak bir paydada buluşabilmesi buna bağlıdır..! Son olarak bu konularda bilgi eksikliği olan veya yanlış bilgiye sahip olduğunu düşünen herkesin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Umarım bu konuda daha fazla bilinçleniriz..
İslam Ortak Paydası ve Mezhep Gerçeği
İslam Ortak Paydası ve Mezhep GerçeğiHasan Onat · Endülüs Yayınları · 201958 okunma
312 syf.
·
Puan vermedi
Bloğumdan alıntılama yapıyorum. Spoi içerir. Aşk acısı çeken kişi kendi küçük kıyametini yaşarken, bir başkasının sorununu görmez ancak bu bir yerlerde büyük ya da küçük bir kıyamet yaşandığı gerçeğini de değiştirmez. Kitabımız aşk acısı çeken Feribe’nin, kimseyi umursamadan hayatta kalma çabasını işliyor. Yazarımız ana karakterimizin acıklı
Unutma Dersleri
Unutma DersleriNermin Yıldırım · Doğan Kitap · 20193,574 okunma
Reklam
Bir dedektif hikayesi bulmaya gittim. Zamanı öldürmek gerek. Ama o da beni öldürecek. İşte burada, önceden belirlenmiş hakiki bir denge var. .. Bazı itiraflardan daha tüyler ürpertici çok az kitap vardır fakat itiraflar dürüst olmalıdır ve yazarın itiraf edecek bir şeyleri olmalıdır. … Hep aynı kısır döngüye geri geliyoruz. Kendisini bastırmanın yollarını ortadan kaldıran aşırı derecedeki maddi ve entelektüel bir yoksulluk. … Çok sayıda kadını ilgilendiren şeyler hakkında konuşmak istediğiniz zaman, tamamıyla ezoterik bir dil kullanmanın yanlış olduğunu düşünüyorum. … Feminizmi tam olarak 1970-72 yıllarında, feminizm Fransa’da var olmaya başladığı zamanda keşfettim. Onun öncesinde feminizm diye bir şey yoktu. … Bir yazar, yalnızca onu daha yakından irdelemek ve aslında onu ortaya çıkarmanın ta en baştan hata sonucuna varmak için baştacı edilir.
Sayfa 34 - Zeplin Kitap
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
280 syf.
·
Puan vermedi
Sürükleyici ve yer yer hayatın kendisini anlatan kısa cümlelerle de öğretici bir kitap. Sevmek ama yanlış kişileri. Sevgi, hakkettiği değeri yine bulmuyor, yine harcanıyor bayrak elde en ön sıralarda. Bekleyişler, uzun çok uzun ... Tam unuttum derken beklenen ansızın geliyor , ne seven aynı kişi ne de sevilen. Ağır hasarlı bir deprem bir sonrası gibi seven nasıl olabilr? Sevilen her zaman ki şımarıklığını takınıp yıkmaya bir kere daha yıkmaya geliyor. Sevgide cimri olmak gerek diye düşündürdü kitap bana. Doğru her yerde herkese söylenmemeli.İnsan, bedenine ,ruhuna defalarca şiddet uygulayan biri karşısında sadece susmalı , yeniden sever mi diye düşünmek yerine umudunu kör sağır kuyuya atmalı çilesi bittikten sonra. Kirlenmek, sadece bahçede koşup oynayıp çamura bulanıp eve dönen çocuklarda güzel.
Sadakat
Sadakatİnci Aral · Turkuvaz Kitap · 2010711 okunma
SEVMENİN ANLAMINI BİLMEMEK
İnsan kendini sevdirmenin yolunu, karşı tarafa sevgi vererek arar ve verdiği sevgi kadar da sevgi alma tarafındadır. Bu tamamen yanlış bir algıdır ve insana hiç bir fayda getirmez. İnsan bu sevgi alışverişini kendisine karşı bir sahtekarlık olarak algılamaz. Ailesini, yakınlarını sevmemiş, hiç bir duygusallık yaşamamış, tamamen ego ben merkezcisi davranışlarıyla isterse onlarca bu konuda kitap yazmış dahi olsa da, bu tür hareketleri ona negatif karma biriktirmekten başka bir işe yaramaz. Anlatmaya çalıştığım sevgi; kişilerin birbirlerinin negatif karmalarının çözülmesine gönüllü olarak hizmet edecek varlıkların sevgisi ve anlayışı demektir... Birbirini gerçekten seven seven insanlar; birbirleri üzerinde ki negatiflikleri, sıkıntıları sevgileriyle alamıyorlarsa o zaman sevmenin anlamını bilmiyorlar demektir ve böyle bir davranış tamamen egosal bir durumdur. Sevgide araya şefkat, sabır, metanet, yardımlaşma ve dayanışma gibi pozitif değerlerin girmesi gerekir. Bu kavramlar içerisinde kalarak ve bunları birisi üzerinde uyguluyarak herhangi bir insanı tanımak veya anlamak duygusallık değildir. Karşımızda ki insanı anlıyabiliyorsak, onun ne olduğunun farlıkana vardıysak, oradaki negatif düğümlerinde çözülmesine yardımcı oluruz..
Reklam
392 syf.
8/10 puan verdi
·
22 günde okudu
"Bir Şey İstiyorum, Nedir Bilemem"
"Ama sen hiç sevmedin ki, ne Tanrıyı, ne de hiçbir kimseyi. Öküz derisi kadar sert ve kabasındır sen. Ama yine de tanırım seni. Öğleden sonra gideceksin, dolaşıp duracaksın her yerlerde de gene kanmayacaksın bir şeye. Sanki bir şey kaybetmişsin gibi oradan oraya dolanıp duracaksın ancak. Heyecandan yiyip bitireceksin kendini. Duracak kadar
Yalnız Bir Avcıdır Yürek
Yalnız Bir Avcıdır YürekCarson McCullers · İş Bankası Kültür Yayınları · 2017676 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
ben kore edebiyatinin sadeligini ve akiciligini sevmeye basladim sanirim. normalde sadelik pek bana hitap etmiyor, kitaplardaki karmasayi daha cok severim fakat sadeligi de sevmeye basladim. kitap, bir oturusta bitirilecek bir konuya ve dile sahip fakat bitirdikten sonra sanki film izliyormussunuz gibi butun sahneler en bastan gozunuzun onunden gecip gidiyor ve butun parcalar yerine oturuyor. bu da hosuma gitti. ben biraz daha olay, biraz daha gerginlik bekliyordum fakat bir katilin sogukkanliligina sahipti kitabin isleyisi diyebilirim. ne olacagina duydugum merak sardirdi kitabi. yani bir katilin, kendi kizini baska bir katilden korumaya calismasi ile ayni zamanda onun hastaligiyla da savasini okuyoruz. ki bir katilin varligi ve kizinin tehlikesi elbette ki hastalik icin en yanlis bir zaman. o yuzden daha cok olay bekledim. konusunu epey once gormustum ama kitabi kutuphanede rastgele gorene kadar unutmustum, bu yuzden denk gelince direkt aldim ki umarim boyle bi konu heba olmaz diyordum ve dedigimin aksine de cok oyle heba edilmemis. biraz daha eklenebilirdi bi seyler veya cikarilabilirdi, sanki bir seyler eksik hissine kapildim ama oyle cok kafami da doldurmadi. katilin guncesindeki alintilar da duygusuz bi adami anlayabilmemiz icin tek yoldu ve yazar bence cok yerinde kullanmisti hepsini, pek cok eser de ayni sekilde. dedigim gibi cerezlik ve bir oturusta bitireceginiz, aksiyon filmlerinden alacaginiz zevki tadarsiniz sadece; onun disinda pek de getirisi goturusu yok kitabin bana gore. sadece birkac saat guzel vakit gecirdim. 2024/25.kitap
Bir Katilin Güncesi
Bir Katilin GüncesiKim Young-Ha · Timaş Yayınları · 20213,571 okunma
294 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Cadı - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Hüseyin Rahmi Gürpınar
her zaman okumak istediğim bir yazardı bugüne kısmet oldu diyelim. Aslında ilk
Gulyabani
Gulyabani
kitabını okumak istiyordum, bir
Özgür Uçurtma
Özgür Uçurtma
önerisi ve Tarih obası etkinliği ile
Cadı
Cadı
ile başlangıç yapmış oldum Gürpınar'a. Neden 10/10 luk bir puanlama yaptığımı belirtmek isterim. Yazarımızın vermek
Cadı
CadıHüseyin Rahmi Gürpınar · Türk Dil Kurumu · 2021833 okunma
210 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Yüzyıllık Yalnızlık'tan hemen sonra okudum bu kitabı. İki kitaba da kapaklarını bile okumadan pes pese başladım ve birbirleriyle bağlantılı çıktılar sanırım bu da bir işaretti. Kuşaklar arasındaki ilişkileri, ölümün ne kadar gerçek ve aslında ne kadar kolay olduğunu, en sonunda hayatın doğru degerlendirilmemiş anların pişmanlığından ibaret olduğunu ve hep daha fazlasının peşinde koşmaktansa biraz durulmamız gerektiğini anlatan güzel bir kitap. Ölüm konusu benim için hep çok ağırdır bu kelimeyi söylemekten bile çoğu zaman kaçınırım ama kitaptaki ölüm haberleri o kadar ani ve vurucu ki aslında tam da gerçek hayatta olduğu gibi. Hoşuma giden bir öğreti var kitapta "yanlış söz söyleme, yanlış yatakta uyuma, yanlış eşikten girme, elini yanlış cebe atma." Bunların hepsini yapmış bir adamın acı bir şekilde bu lafı edecek seviyeye gelmesinin kitabı. İyi okumalar dilerim.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201632,1bin okunma
Reklam
432 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bazı kitaplar vardır, defalarca okunmayı hak eder. Bu kitap da benim okumaktan vazgeçemediğim tek kitap oldu. Bu kitabı sürekli dönüp dönüp tekrar okumamın sebebi içimizde sakladığımız sorunların tek tek irdelenmesi, üzerine gidilmesi ve bu sıkıntıları güm ışığına çıkarıp onunla yüzleşebilmeye cesaret edebilmek. Felsefe ve psikolojinin iç içe karıştığı bu romanda Doktor Breuer, ve F. Nietzsche arsındaki karşılıklı diyaloglarla kendimce konuşma terapisi dediğim olaylar aktarılıyor. ''İki tane kaplan postlu kedi yavrusu, kafa kafaya vermiş, aynı çanaktan su içiyor.''(syf.325). Bu iki karakterin birbirine açılması, kendilerini olduğu gibi ifade edebilmeleri uzunca bir süre sonra gerçekleşiyor çünkü her ikisi de içindeki sıkıntıyı dışa vurmuyor, karşısındaki kişinin düşünceleri tarafından yargılanmak istemiyor. Bu kitapta konuşularak her şeyin çözülebileceğini, insanın öncelikle kendisine dürüst olması gerektiğini, içine attığı, bastırdığı her duygunun yıllar sonra bile tekrar karşısına çıkıp onu rahatsız edeceğini ve bundan hareketle hayatının yanlış seçimlerle ilerleyeceğini anlayabiliyoruz. Bunu kendi hayatıma uyguladığımda insani ilişkilerin daha kolay ve anlaşılır bir biçimde ilerlediğini görebiliyorum. Her zaman rastgele bir sayfasını açıp devam edebildiğim bir kitap. İnsanın kendini başkalarına açmaya çekindiği zamanlarda duygularımızın bu kadar net, anlaşılır olarak kitaplarda bulmak da bir ruh terapisi.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202351,3bin okunma
110 syf.
·
Puan vermedi
Elbette ki yaşam ve ölüm bir başlangıç ve son kesin olan şeylerdir. Fakat yaşam bu ikisi arasında geçen çok küçük bir andır . Yaşamınızı değerli kılmayı, konuşmayı özellikle sizin hayatınız/ yaşamınız söz konusu olduğunda kendinizi ifade edebilmeyi öğrenmelisiniz. Yoksa yok yere bir hayat nasıl kaybedilir şahit olursunuz . Sevgi hissettirilmeli, söylenmeli Tanrıya ve kendine inanmalı insan hatta bazen doğrusunu bildiği halde yalanlara inanıyormuş gibi de yapmalı. Nasılsanız hayatta öyledir . Hissizleşirsen her şey anlamsız , boş ve tekrar eder . Fakat görmeye,öğrenmeye, hissetmeye odaklanırsan o zaman hayat sana çok şey verir. Yaşamını sana tekrar verilecekmiş gibi hiç kimsenin eline bırakma , hayat değerlidir ve bu değeri kaybetme Kitap "bence " ilk bölümde sıkıcıydı bana hitap etmiyordu fakat asıl kısma güzel bir zemin hazırlamıştı . İkinci kısım ise "her şey doğru öyleyse her şey yanlış !" Anlamsız gelebilir ama üzerinde düşünürsen eminim hoşuna gidecektir .
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Can Yayınları · 2021110,5bin okunma
Köylüleri sevmeyen ben bunu çok beğendi:) Allah bizi zır cahillerden korusun:)
Köylüleri niçin öldürmeliyiz? Çünkü onlar ağır kanlı adamlardır Değişen bir dünyaya karşı Kerpiç duvarlar gibi katı Çakır dikenleri gibi susuz Kayıtsızca direnerek yaşarlar. Aptal, kaba ve kurnazdırlar. İnanarak ve kolayca yalan söylerler. Paraları olsa da Yoksul görünmek gibi bir hünerleri vardır. Her şeyi hafife alır ve herkese
384 syf.
·
Puan vermedi
·
2 saatte okudu
Tavsiye Ederim! <3
Jen, oğlu Todd'a her zaman büyük bir sevgi duymuştu. Bir gece, oğlunun, hiç tanımadığı bir adamı bıçaklaması ile birlikte, oğluna duyduğu sonsuz sevgi ve her şeyi değiştirme çabası ile, büyük bir histeri geçirip, geçmişe dönmeye başladı. Her gün, biraz daha geçmişe giden Jen, oğlunun neden katil olduğunu çözmeye çalışırken, aynı zamanda geçmişteki hatalarını, eşi ile tanıştığı günleri, ailesini de tekrar keşfetmeye başladı. Peki, hiç gerçekleşmemiş bir cinayeti önlemek mümkün müdür? Kitap, oldukça kompleks başlasa da, geçmişe gidildikçe olayları çözmek daha da keyifli bir hale geldi. Sonsuz bir döngüyü, bizi sıkmadan yazmak da gerçekten yetenek isteyen bir şey. Yazarı tebrik etmek gerek. Tavsiye ederim! <3
Yanlış Yer Yanlış Zaman
Yanlış Yer Yanlış ZamanGillian McAllister · Olimpos Yayınları · 2023606 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.