Bir zamanlar üç kelebek birlikte gezerlerken ateşi görürler. Merak ederler nedir ateş? Ve sonunda öğrenmeye karar verirler. Birinci kelebek biraz yaklaşır, geri döndüğünde şöyle der: Ateş etrafına ışık veren bir şeydir. Bu tarifi yeterli bulamayan ikinci kelebek de gider ateşin yanına birinci kelebekten daha fazla yaklaşır ateşe, geri döndüğünde şöyle der: Ateş etrafına ışık ve ısı veren bir şeydir. Ancak kafalarında hala soru işaretleri vardır ve tam olarak öğrenmek isterler ateşin ne olduğunu. Bu sefer üçüncü kelebek gider ateşin ne olduğunu öğrenmeye. Ateşe doğru yaklaştıkça ışık verdiğini anlar, biraz daha yaklaşır ve ısı verdiğini de anlar ama bunlar da yeterli değildir. Biraz daha yaklaşır ateşe ancak; ateşe kapılır yanar ve ölür. Üçüncü kelebek anlamıştır ateşin yakıcı bir şey olduğunu anlamıştır; ancak bunu dönüp arkadaşlarına söyleyemez. Sevgi ,aşk ve bağlılık da ateşe benzer. Yakıcıdır kavurur içine düşen herkesi. Gerçek sevgiyi yakalaya bilenin içinde bir kor gibi yanar durur. Ancak bunu kendinden başka kimse bilemez... Anlamak için ne bakmak ne de yaklaşmak yeterli değildir. Anlamak için YANMAK GEREKİR.
" Aşktan nasibini almak da bir lütuftur . Gönlümüzün lütfunda bir Allah aşkını merkez bilip yanmak duasıyla ... " ( Alıntı )
Reklam
Gelmeyeceksin biliyorum, Ben sonsuz bir özlem içerisinde sana hasret kalacağım, Hüznüm bağrımı yakacak, ben ona da alışacağım, Yalnızlık korkusu sarmış her yanımı, böyle de yaşayacağım... Gelmeyeceksin biliyorum, Hayalin de alıştıra alıştıra uzaklaşacak benden, Mutluluk, bir güvercinin kanatlanıp yok oluşu gibi terk edecek beni. İstesem de artık kulaklarım duymayacak zarif sesini. Gelmeyeceksin biliyorum, beni çaresizlik duyduğum şehirde bir başıma bırakacaksın. Korkularımı gizlettiğim meydanlarda aratacaksın. Bir defa yanmak neyse de, sen beni her gün yeniden yakacaksın...
Şirin baba... Aşk ile ...
Gecenin adına düşlerin olayım Gökyüzüne sal kuş gibi kokunu bulayım Yüreğin yüreğimin volkanı Gözüm gözlerinin can evi Sevistigim adam, uğruna uykudan uyanip sen kokmayi dileyen kadın benim. Düşümun içinde sen , uzuvlarımda sen, yüreğinin ortasında ateş olup yanmak cayir cayır... Et tırnak ,can beden... Sen... Ellerimin ellerinde can bulduğu, tenimin tenine susadigi gecelerde yani her gece seni yaşamak , bütünleşmek gecenin dilinde, isyan eder gibi iç içe geçmek, iliklerinden  tüm hücrene .. Haykırırcasina, titrek bir içle sana çıkıyorum, sana, yoluna. Beni bekle adam yüreğinde ... BREAD WİNE
Hem yanıyor, hem seviyor. Sevmek yanmak demek değil mi? Ta Fuzuli'den bu yana böyle.
Sayfa 142 - Dergah YayınlarıKitabı okudu
İnsan elbette konuşmak istiyor; dert yanmak, haklı çıkmak istiyor. Fakat kelimeler insana ihanet ediyor, insan kendine ihanet ediyor.
Sayfa 387Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.