Dolayısıyla bono ve tahvil gibi borç evraklarının ihracı da bunlara yatırım yapmak da fıkhın ilgili kurallarıyla uyuşmaz. Ortaklığı temsil eden evrakların ihraç ve alımı ise diğer şartlara uyulması kaydıyla fıkhen meşrudur. Türev varlıkların ihracı veya bunlara yatırımın temel sebebi risk yönetimi ve spekülasyondur. Bu karakterdeki risk yönetimi ve spekülasyon ise kumar olduğundan fıkhen caiz görülmez.
Eğer bir kişi İslam devleti ve onun kurulması hakkında konuşmak istiyorsa takiye yapmak zorundadır.” Humeyni tam da bunu yapmıştır. Devrim öncesinde Velayet-i Fakih’i gündeme getirmemiştir. Şah’ın devrilmesinden sonra İslam cumhuriyetini onaylayan 1979 referandumu sırasında da bu kavram tartışılmamıştır. Hatta oylamadan sonra, Başbakan Bazergan başkanlığında hazırlanan anayasa taslağında da sözü edilmemiş, ancak taslak anayasa yeniden gözden geçirilirken artık siyasi gücü eline geçirmiş bulunan Humeyni yanlılarınca, temeline Velayet-i Fakih konularak değiştirilmiş ve anayasaya son şekli verilmiştir
Reklam
Fatih Sultan Mehmet, şüphesiz devrinin en “modern” hükümdarlarındandı. Ülkesini devrin en ileri ülkesi yapmak azmindeydi. Bir taraftan doğudan astronom riyaziyeci Ali Kuşçu’yu ve büyük edip Molla Cami’yi ülkesine çağırıyor, öbür taraftan batıdan hümanist Ciriaco d’Ancona’yı Ve ressam Bellini’yi sarayına davet ediyordu. İmparatorluğun maliye işlerini bir Napolili yahudinin, Yakup Paşa’nın eline vermişti. Fatih, Galata’da Floransalıların ziyafetlerine katılmaktan çekinmezdi. Gelişme ve ilerleme ihtiyacını şiddetle duyması, bu maksatla geleneği kırarak her vasıta ve unsurdan faydalanmaya çalışması, onun modernizmi hakkında hiç şüphe bırakmaz.
Sayfa 81 - Atatürk ve Türkiye’nin modernleşme problemiKitabı okuyor
Gelecek kuşaklar için resim, heykel yapmak, yazı yazmak gurrun budalalığından başka bir şey değildir.
Sayfa 125 - can yayınlarıKitabı okudu
Kendi işini kusurlu yapmak, başkasının işini kusursuz yapmaktan yeğdir. Bhagavad Gita (3.35)
Delikanlı, boş yere nefes tüketiyorsun.Ama madem ki babalarınızı da ikna ettiniz, ne yapmak İstediğinizi zevk için dinlemek istiyorum.
Reklam
Gerçekten böylemidir
Tom aslında dünyanın o kadar da kötü bir yer olmadığını düşündü. Yaşadıklarının sonucunda insan doğasına dair müthiş bir yasa keşfetmişti. Birinin bir şeyin peşinden koşması için, o şeyi elde edilmesi zor kılmak yetiyordu. Eğer Tom Sawyer, bu kitabın yazarı gibi büyük ve bilge bir filozof olsaydı, şunu çoktan anlardı; bir şeyi yapmak zorunluysa, o iştir; zorunlu değilse, eğlen- cedir. Bu yüzden beden gücü gerektiren zorunlu şeyler iş, Mont Blanc Dağı'na tırmanmaksa eğlencedir. Örneğin, İngiltere'deki zengin beyefendiler sırf keyif için dört atlı arabalarıyla yolcu taşırlar, çünkü itibar para harcayarak kazanılır. Eğer bu iş için ücret alsalardı asla yapmayı kabul etmezlerdi.
Ey insanlar! Fâni, kısa, faydasız ömrünüzü bâki, uzun, faydalı, meyvedar yapmak ister misin? Madem istemek insaniyetin iktizasıdır; Bâkî-i Hakikînin yoluna sarf ediniz. Çünkü Bakîye müteveccih olan şey, bekanın cilvesine mazhar olur.
Bir Emir Nasıl Yazılmalıdır?
Mesela, "filan şeyin mümkün olduğu kadar şiddetle, mümkün olduğu kadar çabuk, mümkün mertebe..." deyimleriyle yapılmasını emreden emirler kötü bir aksi tesir yapmaktan başka bir tesir meydana çıkarmaz. Çünkü, şüphesiz ki bütün emirler aksi emredilmedikçe bütün sürat harcanarak uygulanır. Bir de muharebe emirlerinde: "Filan şeyi yapmak doğrudur" demek büsbütün faydasızdır. Verilen emirlerin gerekçesini söylemek yoktur. Bu, kumandanın nüfuzunu azaltmaktan başka bir şeye yaramaz.
Sayfa 30 - Emirlerin YazılmasıKitabı okuyor
Sever Gibi Yapmak!
Ona bakınca kendimi dünyanın en şanslı ve en kısmetsiz adamı gibi hissediyordum. Hayatımın başlamadan biteceğini anlıyordum.
Reklam
Sürdükleri yaşamdan memnun olmayan, seven, servet sahibi olmak, konsüllük, krallık yapmak için can atan insanları göreceksin. Onların yaşamları yok artık, geçip gitti çoktan.
itiraz ve münakaşa etmek
Hz.Ömer (r.a) şöyle demiştir: İlmi üç şey için öğrenme: 1- Halkla mücadele etmek için 2-Onunla böbürlenmek için 3-Riyakârlık yapmak için...
Sayfa 50 - Çelik YayıneviKitabı okuyor
Haksızlıktan arınmış bir iş yapmak ve günahsız yaşamak istiyorum.
*(Kur'ân-ı Kerim'in ihtiva ettiği ilimlerden) biri de yüce Allah'ın sıfat, isim ve fillerinin söz konusu edilmesi, eksikliklerden münezzeh olduğunun belirtilmesidir. Bunun da çok büyük faydaları vardır 1. Bu ilim ki bu, yüce Allah ile ilgili ilimdir, bütün ilimlerin en şereflisi ve kayıtsız şartsız onların en üstünüdür. Dolayısıyla da bu ilmi anlamaya çalışmak ve bunun için gerektiği şekilde incelemeler yapmak, en yüksek gayeye yönelmek ve onunla meşgul olmak demektir. Kulun böyle bir ilmi elde etmesi de sahip olacağı en şerefli ihsandır, 2. Yüce Allah'ı bilmek, O'nu sevmeye, O'ndan saygıyla korkmaya (haşyete), O'ndan çekinmeye ve rahmetini ummaya, amelini O'nun için ihlasla yapmaya götürür. Bu da kulun mutluluğunun ta kendisidir. Allah'ı tanımanın tek yolu ise O'nun isim ve sıfatlarını bilmekten, bunların manalarını kavramaktan ve bilgilerinde derinleşmekten geçer. Kur'ân-ı Kerim bunlara dair başka hiçbir kitabın kap- samadığı şekilde geniş açıklamalar ve izahlar ihtiva etmekte ve bunları Allah'ın kullarına gereği gibi tanıtmaktadır. Böylece Allah, Kur'ân-ı Kerim vasıtasıyla kullarına-Zatını gerektiği gibi tanısınlar diye- kendini tanıtmaktadır.
Çoğumuz olanaksızı isteriz. Sadece kendi karar ve seçeneklerimizi değil, diğer kişinin bunlara tepkilerini de kontrol etmeye çalışırız. Sadece değişiklik yapmak değil, aynı zamanda karşımızdakinin bu değişimden hoşnut olmasını da isteriz.
Resim