Aslında hayat insana seçme şansı veriyor ancak hatalarımızı yanlış karar verdiğimiz zaman fark ediyoruz.
Sayfa 260
"Batılılar geldiklerinde ellerinde İncil, bizim elimizde toprak vardı. Bize gözlerimizi kapayarak dua etmeyi öğrettiler. Gözümüzü açtığımızda ise bizim elimizde İncil, onların elinde topraklarımız vardı." Jomo Kenyatta (Kenya Kurucu Devlet Başkanı)
Sayfa 219
Bazılarının elinin tersiyle ittiği seçenekler bizim için hayaldi.
Sayfa 54
Okur Takip Önerileri
Tayyare mevzuu her açıldığında, 'Biz ki 1926-1942 arasında 7 ayrı modelde 212 uçak üreten ülkeydik, bu gavurlar ve uşakları yüzünden bu hale geldik' der, peşpeşe tütün sarar, canının sıkıntısını hafifletmek için Cumhuriyetin ilk yıllarında 30 Ağustos'un, Zafer ve Tayyare Bayramı olarak kutlandığını anlatırdı.
Sayfa 42
Sanırım bahaneler de çaresizliğin ve pişmanlığın tesellisi.
Sayfa 32
Kabul, geleceğimizi seçimlerimiz şekillendiriyor, fakat seçimlerimizi de geçmişimiz.
Sayfa 32
Tevekkeli boşa değil, son anlar ve son şanslar öncelikleri ortaya çıkarıyormuş.
Akıl ile vicdan hesaplaşırken uyku bedeni terk ediyor. Vicdan yargıyı ele geçiriyor, haliyle bilincin reddedişleri zayıflıyor. Benimki de o hesap, yargıcım vicdanım olduğu için yıllardır uykuyla başım belada.
Nedeni bilinmeyen iyilikler mutluluk değil kaygı yaratıyor.
"Köy Enstitülerinde Türk çocuğunun yaratıcı kudreti meydana çıkarılmış, gelenekçi okulun çocukları ezen, yıpratan sakat usulleri yerine yeni metotlar geliştirilmiştir. Enstitüler ulusal varlığın ve değerlerin fışkırdığı birer kaynak olmuşlardır."
Türk eğitim bilimci, Köy Enstitülerinin mimarı, Türk ilköğretim reformcusu ve dönemin İlköğretim Genel Müdürü,
İsmail Hakkı TONGUÇ
Aşk ve nefret ne kadar da güçlü duygulardı. Birbirini besleyen, ama aynı zamanda da yok eden. Nefret miydi aşkı körükleyen, aşk mıydı nefreti peşinden sürükleyen?
Sayfa 9
Kokular içinde insanı sevinçten uçuran, başını döndüren, bin yıllık cenneti bir anlık da olsa insanın yüreğinin köküne oturtup onu tadılmamış mutluluklara, yaşanmamış, görülmemiş dünyalara, renklere alıp götüren, belki de tek kokudur, yağmur başlarken aldığımız koku.
Sayfa 29
Şu insanoğlunda öylesine bir güç var ki tükenmiyor, çürümüyor, ölmüyor, toprak gibi, ışık gibi, su gibi.
Sayfa 256 - YKY
SENDEN hep o kendinden bile sakındığın çocuğu istedim. Ama senden bir şey beklemenin, güzel bir filmi televizyonda izlemeye yeltenmekten bir farkı yoktu. Reklamlar, gelecek program tanıtımları derken filmin büyüsü, bütünlüğü yok olurdu. Öyle oldu.
Sayfa 52 - Can Yayınları
Her ben bencildir, her kent kentsel olduğu gibi.
Sayfa 23 - YKY
"Gerçekten de; toprak, içinde sevdiklerimizi sakladığı için mi bu kadar güzel kokuyor acaba?"
Sayfa 115
Hayat felsefemiz buydu bizim; "Umut, aldığımız her nefestedir ve her savaşta galip gelir..."
Sayfa 42 - Flora Kitap
Siz kendi rolünüzü ve ben de kendi rolümü oynadığımızda sonuçları iyi olur. Sorunlar siz, ben gibi ya da ben, siz gibi olmaya çalıştığımızda başlar.
Sayfa 189 - Pegasus yayınları
