Her ne kadar Franz Kafka’nın edebi diline, Kafkaesk’e, hakim olmayanlar için oldukça sıkıcı ve anlamsız bulunacak bir kitap olsa da, benim için okuması oldukça keyifli oldu.
“Dönüşüm” eserinde olduğu gibi, Kafka bu hikayede de anlatmak istediklerini yine metaforik bir dille aktarıyor. İnsanlığa, topluma, yönetime ve sosyal sınıf farklılıklarına olan eleştiri ve şikayetini bu sefer bir köpek karakterinin arkasına gizlenerek yapıyor. Genel bir sitem ve eleştiri yağmurunun içinde ilgimi en çok çeken şey ise, toplumun aslında içten içe yönetimi sorgularken kimsenin sesini çıkarmaya cesaretinin olmayışına değinmesi oldu. Belki de tüm hikayeyi bir köpeğin ağzından anlatması da bu yüzdendi.
Kendi dönemi için kaleme alsa da bu düşüncelerini, tarih tekerrür ediyor aslında. Bu bakış açısıyla okunduğunda gayet anlaşılır bulunacağına, ve her bir metaforun veya benzetmenin anlaşılacağına eminim. Bir yerden sonra bulmaca çözüyor gibi hissediyorsunuz. Mutlaka bir şans verin derim.
Ayrıca içeriği merak edenler için, yayınevinin bu kitabın içinde yer verdiği diğer kısa hikayeleri şu şekilde:
Bir Köpeğin Araştırmaları
Yasalar Sorunu Üzerine
Sınav
Dümenci
Topaç
Yola Çıkış
Poseidon
Şehir Arması