Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yürek değil, sonsuz yaşam değil onları ilgilendiren, işkembe.
200 syf.
9/10 puan verdi
Deli Kurt
Deli Kurt / Hüseyin Nihal Atsız Yazıma kitap ile ilgili düşüncelerimden önce yazarımızdan kısaca bahsederek başlamak istiyorum. Hüseyin Nihal Atsız'ı Deli Kurt ile tanıma şansı buldum açıkçası daha önce yazarın adını duymamıştım fakat kitabı okumadan önce yaptığım araştırma sonucu Türkçülük akımı denildiğinde ilk akla gelen kişi / yazar
Deli Kurt
Deli KurtHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202115,5bin okunma
Reklam
Homo sapienslerin ilk temsilcilerinden ayırt etmek çok zordur. Ara formlar her zaman oldu; bu da insan evriminin en güçlü kanıtıdır. Böylece bir devir kapanırken Homo sapiens adı verilen yepyeni bir insan türünün dönemi başlıyordu. Gerekli besin kaynaklarının aranması, daha iyi yaşam koşullarına kavuşmak uğruna geliştirilen araç ve gereçler, verimli bir av için en etkin silahların ve stratejilerin belirlenmesi, olumsuz iklim koşullan karşısında sürdürülen mücadele gibi sonu gelmeyen bir yaşam kavgası yeni bir insan türünün ortaya çıkmasına olanak verdi.
Sayfa 117Kitabı okudu
479 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
“Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor.” Hikmet Benol’un hayatının içindeki oyunlarla ve oyunların içindeki hayatıyla uzun zamandır ertelediğim
Oğuz Atay
Oğuz Atay
okumalarına başlamış oldum. Poyraz Karayel’de Poyraz’ın ağzından duyduğumuz şiirsel cümlelerin çok ötesinde bir kitapla karşılaştığımı söylemeliyim. Hikmet Benol’un yalnızlığı, iç savaşları, yaşam kavgası Oğuz Atay’ın kaleminden bir bilinç akışı şeklinde dökülmüş. Baştan sona devam eden bir hikaye yok, onun yerine kopuk kopuk sorgulamalar, iç kavgalar, hesaplaşmalar var. Okuru sarsıyor, savuruyor. Açıkçası okurken zorlandım, çok sefer yarıda bırakmak istedim ama çok da etkilendim. “Hayır, kelimeler aldatıcıydı; kelimeler, bizi gerçeklerden uzaklaştıran küçük tuzaklardı.” “Benim gibi korkakları, rüyalarında bile rahat bırakmıyorlar albayım.” Keyifli okumalar diliyorum.
Tehlikeli Oyunlar
Tehlikeli OyunlarOğuz Atay · İletişim Yayıncılık · 202230,9bin okunma
"Uyan artık uykudan, uyan esirler dünyası! Zulme karşı kinimiz var, bu yaşam ölüm kavgası!"
Aşkın Şaircesi I
Aşksız ve paramparçaydı yaşam, Bir inancın yüceliğinde buldum seni, Bir kavganın güzelliğinde sevdim. Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek! Dünya ;aşk olmayınca,yaşanılmaz bir yer. Ne zaman ki aşkın rengine boyanacak yeniden,işte o zaman yaşanılır olacak.Aşkla boyamak için dünyayı mücadeleyi bırakmıyor şair,belli ki ölene kadar da devam etti kavgası.
Sayfa 37 - Telmih Kitap
Reklam
İster bizim kentimiz, ister dünyanın herhangi bir kenti olsun! Burası da içeriyor her şeyi. Doğanları. Ölenleri. Öldürenleri. Yaşam kavgası verenleri.
Öngörüm
Öncelikle belirtmek isterim ki yanılıyor olmayı ve ileride ben demiştim dememeyi, ya da birilerinin bir zamanlar biri bunları tahmin etmişti dememesini çok istiyorum. Yıllardan beri süren savaşlar, zulümler, pandemi, starlink uyduları aşılar ve daha bir çok şey ile amaçlanan; yeni dünya düzeni. Yani tek Dünya devleti, tek elden yönetim ve tabii ki şer elden yönetim. Eğer başarabilirlerse sonrası büyük çapta nüfus planlaması yani nüfusun bir şekilde amaçlanan sayıya düşürülmesi. Hastalıksız ve kusursuz insan ırkı. Devamında asiller ve kölelerden oluşan yeni bir yaşam tarzı.. Tabii ki işin içinde dünyanın kendi kaderini yaşıyor olması da var. Dikkatle bakıldığında hem insan ırkı hem de hayvanlarda çok net görülebilecek değişiklikler var. Boyut atlıyoruz. Dünya'nın düzeni degişmezse bile doğası yavaş yavaş değişecek ve bambaşka bir hal alacak. Bu aslında iyi bir şey ama kötüye kullanma çabaları hat safhada .. Şu anda insanlığın çektiği sancı doğum sancısı. Hem küreselciler ve ulusalcarın kavgası, hem de küreselcilerin kendi aralarında yaptığı taht kavgası. Tabii ki olan bize oluyor. Dilerim bu planların hiçbiri tutmaz,gerçekleşmez ve her şey doğal döngüsünde evrilip güzelleşir... Saçmaladığımı düşünebilirsiniz ama benim saçmalamam da sizin saçmaladığımı düşünmeniz de özgürlük sonuçta... Kays Mahfi
Karşımda ufak bir tepe var. Tepenin üzerinde birkaç ağaç. Karanlıkta onlar daha koyu birer gölge. Gerileri aydınlık. Tepenin diğer yamacındaki aydınlatılmış yapılardan, gökyüzüne yükselen bir aydınlık. Ama benim o yapıları düşünmeme gerek yok. Yalnızca karanlıkta ağaçları belirli kılan bu hafif aydınlığı görürken yuvarlak yeryüzünde, bu büyük kentin son evine gelir gibiyim. Yuvarlak tepenin gerisi bir dünya işte. İster bizim kentimiz, ister dünyanın herhangi bir kenti olsun! Burası da içeriyor herşeyi. Doğanları. Ölenleri. Öldürenleri. Yaşam kavgası verenleri.
Cangıl gerçek bir mezarlıktı, inatçı bir yaşam kavgası ile derin bir yok oluşun karışımı. Nereye baksanız, yosun kaplı kökler, devrilmiş ağaçlar görüyor, abartılı bir hayatın son çırpınışlarına benzer çürümüş kokular duyuyordunuz. Ormanda yürümek bu sonsuz can çekişmede, kokular melankolisinde, yosun ve su birikintilerinin kırgınlığında ilerlemek gibiydi..
Sayfa 189 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Yalnızca karanlıkta ağaçları belirli kılan bu hafif aydınlığı görürken yuvarlak yeryüzünde, bu büyük kentin son evine gelir gibiyim. Yuvarlak tepenin gerisi bir dünya işte. İster bizim kentimiz, ister dünyanın herhangi bir kenti olsun! Burası da içeriyor her şeyi. Doğanları. Ölenleri. Öldürenleri. Yaşam kavgası verenleri.
İster bizim kentimiz, ister dünyanın herhangi bir kenti olsun! Burası da içeriyor herşeyi. Doğanları. Ölenleri. Öldürenleri. Yaşam kavgası verenleri.
Yuvarlak tepenin gerisi bir dünya işte. İster bizim kentimiz, ister dünyanın herhangi bir kenti olsun! Burası da içeriyor her şeyi. Doğanları. Ölenleri. Öldürenleri. Yaşam kavgası verenleri.
Ahlak kavramını dışlayan sistemin "bilimsel" olduğu ileri sü- rüldü. Hatta "ahlak, ekonomide işlem maliyetini artırır" tezi savu nuldu. "Yardım etmek parayı paylaşmaktır, kişiyi tembelliğe iter" denildi. "Yoksul gözetmek doğal ayıklanmaya uymaz. Hakkını aramayana, kendini savunamayana yardım gerekmez. Varlıkların yaşam kavgası vardır. Alçakgönüllü olmak yetersizlik işaretidir"
Saatler geçiyor kimisi gelen servise binip giderken kimileri beklemeye devam ediyordu. Gidenlerin yerleri asla boş kalmıyor, bir başkası hemen sırasını alıyordu. Yaşam telaşı, ekmek kavgası böylelikle başlamış olurdu bu insanlar için.
809 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.