1945 yılında Mısır'da bulunan Thomas İncili Gnostik bir İncil'dir ve Budist fikirleri Hıristiyan fikirler ile ve Klasik gizem dinleri ile bir tutmakta hiçbir sorun yoktur. Thomas İncili'nde İsa "Benim ağzımdan içen benim gibi olacak ve ben o olacağım," dediği zaman, aslında Gautama'nın sözünü söylemektedir: Her şey Buddha-şeydir. Her şey Mesihşeydir ve içimizdeki Mesih bulunmalı, kabul edilmeli ve yaşam kaynağımıza dönüştürülmelidir. Bu tam anlamıyla, Buddha bilinci yerine Mesih teriminin kullanıldığı bir Budizmdir. Buddha bilincini de geriye, gizem dinlerine yönelik olarak yorumlayabilirsiniz. Evrensel nitelikteki ölüm ve yeniden dirilme geleneğinin bir parçası, yani hayvan doğanızın ölmesi ve tinsel doğanızın dirilmesi inancı gizem geleneklerinden Hıristiyan geleneğine bulaşmıştır zaten.
Kendisine ayrilan zamanın sınırlı olduğunun ve bir gün yaşamının son ereceğinin bilincinde olmak, insanı anlamlı yaşayıp yaşamadığı konusunda kaygilandirir.
Bazı kitaplar okuru bir hikâyenin içine çeker; bazıları ise doğrudan onun zihninin içine yerleşir. Vladimir Nabokov’un Solgun Ateş (Pale Fire), ikinci kategoriye ait: Okuyucudan hikâyeyi takip
Bir yaşam başlatabilme yetisi insanda her şeye gücü olma duygusunu uyandırıyor. Ölüm, karanlık, güvensizlik uzaklaşıyor, dünyaya senden bir parça bırakıyorsun ve bu mucize karşısında her şey yok oluyor.