Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ayrılık diye bir şey yok. Bu bizim yalanımız. Sevmek var aslında, özlemek var, beklemek var. Şimdi neredesin? Ne yapıyorsun? Güneş çoktan doğdu. Uyanmış olmalısın. Saçlarını tararken beni hatırladın, değil mi? Öyleyse ayrılmadık. Sadece özlemliyiz ve bekliyoruz. Zamanı hatırlatan her şeyden nefret ediyorum. Önce beklemekten. Ömür boyunca ya
"Yaşamak mı ölmek mi?"(Tiyatro)
Tiyatro; insanı, insana, insanla, insanca anlatma sanatıdır..... demişler,kim demiş bilmiyorum:) . Anonimdi yanlış hatırlamıyorsam. İnsanı, hayatı anlatan,emek kokan bir sanat tiyatro. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin tiyatrolarına bilet bulmakta çok sıkıntı yaşıyoruz ama neyse ki bu nasip oldu. Şimdi Savaş ve Barış 'ı izlemek için sabırsızlanıyorum.
Reklam
Yaşamak, okumak, askere gitmek, çalışmak, evlenip çoluk çocuk yapmak, o çocukları okutmak, iş bulmak, evlendirmek, bir dine ve milliyete inanmak, ait olmak mıdır? Anlamlı yaşam bu mudur? Ya ölmek, yaşamın doğal sonucunu beklemek midir ölmek? Koca bir kanser hücresine dönüşerek, yenilen içilen her şeye sinmiş bu dünyada parça parça yaşayarak, başka bir ifadeyle parça parça ölerek mi sona varmak... Savaşların neden çıkarıldığını bilirken bir cephede ölmek mesela! Onca çileye öteki dünya için katlanmak! Çözümsüzlük. Kafalar karışık.
Robbie: Ben yaşamak istiyorum. Hayatta kalmak istiyorum, sen istemiyor musun? Lulu: Bilmiyorum. Robbie: Ölmek mi istiyorsun? Lulu: Hayır. Özgür olmak istiyorum.
Arzulu bir şekilde ölmek dilerim, bıkkın bir halde yaşamak değil. Benliğimin derinliklerinde aşk ve güzellik açlığı olsun isterim. Çünkü gördüm ki, doyuma ulaşmış olanlar, insanların en mutsuzları ve maddeye en yakın olanlarıdır. Kulak verdiğimde duydum ki, özlem çeken, arzu duyan bir kişinin inleyişleri iki-üç telli çalgıların seslerinden daha hoş.
Aklı şimdiye kadar hiç düşünmediği şeylerle doluydu. Kafasındaki sorun, yaşamak ve ölmek sorunuydu. Bu büyük sorunu çözümleyecek yolu bulamıyordu.
Sayfa 199Kitabı okudu
Reklam
Şu halde, sonuncu anlamda, umutsuzluk ölüme götüren hastalıktır, o eziyet eden çelişkidir, kendilikteki o hastalıktır, ebediyen ölmektir, ölmek ve yine de ölmemektir, ölümü ölmektir. Zira ölmek sona ermiş olmak demek iken, ölümü ölmek, ölümü tadarak yaşamak demektir;...
Kefen ve gelinlik. Birbirinin aynı olan iki giysi. Dinle bak! Ölürken yaşamak; yaşarken ölmek; savaşırken teslim olmak ve teslim olurken savaşmak zorunda kalıyorsun, değil mi? Benim yolumda, bütün karşıtlıklar aynı anda verilir ve karşıt hedefler için aynı araç kullanılır.
Kefen ve gelinlik. Birbirinin aynı olan iki giysi. Dinle bak! Ölürken yaşamak; yaşarken ölmek; savaşırken teslim olmak ve teslim olurken savaşmak zorunda kalıyorsun, değil mi? Benim yolumda, bütün karşıtlıklar aynı anda verilir ve karşıt hedefler için aynı araç kullanılır.
“Çoğu insan yapabilecekleri en büyük fedakârlığın bir şey için ölmek olduğunu düşünürdü. Yanılmışlardı. Birinin yapabileceği en büyük fedakârlık, bir şey için yaşamak, onun benliğinizi tüketmesine ve sizi hiç tanımadığınız bir hale dönüştürmesine izin vermekti. Ölüm unutulurdu, yaşamak ise mutlak olan şeydi, var olan en sert gerçekti.”
Reklam
UZAYLI KOCAKARI (Ursula K. Le Guin - 1976) Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
Dünyanın en zor şeyi...
Bazen dünyanın en zor şeyi susmak ve görmektir..Görmek istemediğin şeyleri görmek..Yaşamak istemediğin şeylere karşı susmaktır..Dünyanın en zor şeyi.
çoğu insan, yapabileceği en büyük fedakarlığın bir şey uğruna ölmek olduğunu düşünürdü. yanılıyorlardı. yapabileceğiniz en büyük fedakarlık; bir şey uğruna yaşamak, onun benliğinizi tüketmesine ve sizi hiç tanımadığınız bir hale dönüştürmesine izin vermekti. ölüm unutulurdu; yaşamak ise mutlak olan şeydi, var olan en sert gerçekti.
360-361//epubKitabı okuyor
"Ölürken yaşamak; yaşarken ölmek; savaşırken teslim olmak ve teslim olurken savaşmak zorunda kalıyorsun, değil mi? "
HER TIRTIL DÖNÜŞMEZ
“Kelebek olacak tırtılın önce kendi kabuğundan vazgeçmesi ve kendi varlığını gelecekteki varlığı için eritmesi gerekir. Her tırtıl kelebek olamaz, kelebek olacak tırtılın yeterince hayalci hücreler yetiştirmesi gerekir. Bu hayalci hücreler, diğer tırtıl hücreleri ile aynı yapıdadır ama bu hücreler tırtıl olmaktan sıkılan “rahatsız” hücrelerdir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.