Şimdilerde bu tarz ilişkileri çok duyuyoruz. Kadınlar belli
bir yaştan sonra evlenmek istiyorlar haliyle. Ama erkekler
buna yanaşmak istemiyorlar. Her şey kolaylıkla yaşanıyor.
Kimse kimseyle derinleşmeyi, duygusallaşmayı, ruhsallaşmayı
düşünmüyor. Çünkü bunun için emek harcamak lazım.
Güçlünün güçsüze bakışı: "Gücün yoksa tâlihine küs!" Merhamet sanki mâzîde kalmış. Vefâ ise lügatte bir kelime. Nefsânî hayat oburlaştı. Onu elde etmek için insan, vakar, haysiyet ve iffetine vedâ ediyor. Mahzun bir devir yaşanıyor.
Taklidî İslamdan tahkikî İslama geçiş sancıları bunlar. Yani düşünmeden kabullenilen bir dini gelenekten, dinin eleştirel bir nazardan geçirilerek kabul edildiği yeni bir anlayışa geçiş yaşanıyor. Birbirinden bağımsız oldukları halde çeşitli çevrelerde tezahür eden Kur'an-merkezli bir İslam anlayışı vurgusu ve hadis yahut mezhepler eleştirisi bu değişimin habercisidir.
Bugün İslamcılık ve milliyetçi-mukaddesatçı ideolojinin evliliğinden neşet eden bir siyasi iktidarda tabir caizse din elden gidiyor. Geleneksel anlayışın hakim olduğu din kültüründe bir inzibat sorunu yaşanıyor. Geleneksel ve sünnici İslam anlayışı değişik açılardan eleştiriliyor. En bariz formunu (eksiği ve gediğiyle) hadis eleştirisinde gördüğümüz bu yeni durum taklidî İslam anlayışının sürdürülemez hale gelişini haber veriyor.
"Bir duygusal istismar türü sayılan ‘love bombing' şiddetinin arka planına baktığımızda sevginin örtülü bir silahlanmaya dönüştüğünü görürüz. Aşk ve arzu, gerçeğe çarpık biçimde bakmaya neden olabilir, algıyı bozabilir.Ayakların birdenbire yerden kesilmesi, bulutların üzerinde uçuyor hissi ve her şeyin gerçek olamayacak kadar güzel yaşanıyor olduğu inancı, bir aşk bombardımanı şiddetinin ayak sesleri olabilir."
Etrafına bakıp, "Lakin nasıl yaşıyorlar yarabbim, sevmeden, sevilmeden nasıl yaşanıyor?" diye şaşırıyordu. Evet, nasıl yaşamıştı? O zamana kadar kendisi nasıl yaşamıştı? Fakat hayatı nasıl bir çöldü!
Gelecekte ne olacaksa , bugün yaptıklarımızın ya da yapmadıklarımızın eseri olarak zaten ortaya çıkacak , zaten yaşanıyor olacaktır. Dolayısıyla , geleceğin nasıl olacağıyla ilgilenmek yerine , bugünün en iyi haliyle nasıl değiştirebileceğine odaklanmak gerekir