Gerçekten yaşayan insan ise, anını yaşayan insandır. Geçmişte yaşamaz, gelecek için yaşamaz. Sadece içinde bulunduğu anı yaşa. Her şey o andır. O kendiliğindendir; bu kendiliğindenlik zihinsizliğin güzel kokusudur. Zihin tekrar edicidir. Sürekli bir döngü içinde yaşar. Zihin bir mekanizmadır. Onu bilgiyle beslersin; aynı bilgiyi tekrar eder. Aynı bilgiyi tekrar tekrar çiğnemeye devam eder. Zihinsizlik netliktir, saflıktır, masumiyettir. Zihinsizlik, gerçek yaşamın yoludur. Bilmenin ve olmanın gerçek halidir.
“Normal insan, dengesiz insandır. Çünkü insan, ateş üstünde duran su dolu bir kazanabenzer. Nasıl içindeki su kaynayınca kazanın kapağı atarsa, makinelerin buhar kazanlarına da artık buğu dışarı fışkırsın diye supap yapmışlardır. Buğunun artığı dışarı fışkırır delikten, kazandaki buğu da gerektiği kadar kalır, yani dengede durur. Yoksa kazan patlar. İnsan da böyle işte… Kızınca, duygulanınca, üzülünce, acılanınca, insan içinden bişey boşaltacak ki, patlamasın da dengesi yerine gelsin. Ee nasıl içini fışkırtacak? Nasıl kazanın supabı varsa, insanın da bir tahtası eksik olacak ki, burdan dışarıya su koyversin… Buyüzden işte, dengeli insan bir tahtası eksik insan demektir. O normal denilen tahtası eksik olamayanlar, günün birinde birden patlayıp bombok olur, bir daha da onarılmazlar.”
Reklam
Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz. (...) Her şey birbiri için yaşar.
İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, Tanrı'nın ağzından çıkan her sözle yaşar.
Kendim için değil, senin içindir. Bizim içindir.
Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz. Nehirler kendi suyunu içemez. Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez. Güneş kendisi için ısıtmaz. Ay kendisi için parlamaz. Çiçekler kendileri için kokmaz. Toprak kendisi için doğurmaz. Rüzgar kendisi için esmez. Bulutlar kendi yağmurlarından ıslanmaz. Her şey birbiri için yaşar.
İlişkilerimiz,bencilliklerimiz...
Aziz Nesin’in bürokrasi hicvi anlamında başyapıt sayılacak eseri Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ın hikayesini çoğunuz bilirsiniz. Romanda Yaşar Yaşamaz isimli karakterin başından geçenler anlatılır. Yaşar biraz da geç kalınmış şekilde ilkokula kayda götürüldüğünde kendisine okula kaydolamayacağı, zira Yaşar Yaşamaz’ın on iki yaşında Çanakkale’de şehit
Reklam
Çağdaş insan içinde bulunduğu anı yaşamaz; ya gelecekte yaşar ya da geçmişte.
Sayfa 119 - SayKitabı okudu
Anladım, kabullendim.
Anlamak mı, kabullenmek mi? Nedir aradaki fark? Biri zorla diğeri kendiğilinden oluşur. Fakat anlamak kabullenişin bir önceki basamağı değil midir? İşte o son basamağa adım atıldığında insanın kafasına 'dank' eder. Ne içindir çaba, emek, mücadele. Kişi kendi yaşamını, nereden gelip, nereye nasıl ulaştığını üzerini örterek gizleyebilir
Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz. Nehirler kendi suyunu içemez. Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez. Güneş kendisi için ısıtmaz. Ay kendisi için parlamaz. Çiçekler kendileri için kokmaz. Toprak kendisi için doğurmaz. Rüzgar kendisi için esmez. Bulutlar kendi yağmurlarından ıslanmaz. Her şey birbiri için yaşar.
“Sen de birçok insan gibi ölüm hakkında bazı gerçekleri bilmiyorsun. Pisi pisine olan ölümler insanların alın yazısı değil. Yıllar önce bu konuyla ilgili bir makale okumuştum. Kuranı Kerim insan ömrünün ne kadar olabileceğine, insanın ne kadar yaşayabileceğine dair hiçbir bilgi vermemiş. Hadislerde de insan bu kadar yaşar veyahut yaşamaz diye bir hatırlatma da yok. Allah tarafından insana bahşedilen ömre ecel-i müsemma denir. İnsanoğlu bedenine gerektiği gibi bakarsa ömrümün sonuna kadar yaşar. Ama bedenini hoyrat kullanıp vaktinden önce ölürse ona da ecel-i muallak denir. Yani senin anlayacağın Suada, bu savaşta ölmek pisi pisine ölümden başka bir şey değil.”
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Öbür kadın memur, arkadaşına, “Bunlarla uğraşılmaz karde­şim,” dedi, “işin yoksa otur, bir de İbrahim Beyin kim olduğunu anlat...” “Vallahi öyle... Bunlara iyilik de yaramaz.”
Sayfa 75
10/10 puan verdi
Aziz Nesin'in Yaşar Yaşamaz karakterli ile yazdığı bir kitap. Filmi de çekilen kitaplardan ayrıca. Aslında hikaye, romandan çok Türk toplumu Türkiye eleştirisi gibi. Bürokratik saçmalıklarla alay ediyor ki gerçekte de var ülkede böyle olaylar. Daha doğrusu vardı. Hala var mı bilmem. Çünkü Türkiye'de değilim artık. Cahil bırakılmış bir
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Yaşar Ne Yaşar Ne YaşamazAziz Nesin · Nesin Yayınları · 013bin okunma
Numarasız Olmaz
Nedenini bilmezden gelip, “Neden ki yüzbaşım?” diye sordum. “Nüfuskâğıdın olmayınca işlemini yapamıyoruz.”
Sayfa 53
Hem Şehit Hem Asker Kaçağı
Öyle bir Karakaplı Nizami Bey deyişleri vardı ki, bu Karakaplı Nizami Bey her kim ise, Yaşar onu herkesin tanıması gerektiğini sanmıştı. Karakaplı Nizami Beyi tanımamak ayıp olurdu.
Sayfa 42
Babamın nüfuskâğıdına bakan memur bikaç hımmm daha çektikten sonra, arkasındaki kara perdeyi kaldırdı.
Sayfa 33
Resim