Batı, Sanayi İnkılabı ile kadınları fabrikaların içine sürdü.
Çünkü işgücü ücretleri erkeklere nazaran yarı fiyatınaydı, sonra bir aklı evvel çıkıp da kadınları fabrikadan çekmesin diye Feminizmi çıkarttı. Ondan sonra kadınlar için hak ve özgürlükleri alabildiğine meydana sürdüler ama ödev ve sorumlulukların esamesini bile okutmadılar. Evliliği batıda bir mitoloji haline getirdiler sonra bağlılık, sadakat, evlenmek, çocuk yapmak, çocuk büyütmek... bunların hepsi bir ütopyaya dönüştü. Ve öyle bir noktaya geldiler ki özellikle 60'larda 70'lerde ve 80'lerde kadın-erkek arasındaki ilişkiyi erotizm cilası ile cilaladılar ve kadın-erkek arasındaki mü-nasebeti tek noktaya, cinselliğe indirgediler. Ondan sebep bugün yapılan araştırmalarda, Batı'da, Amerika'da ve Avrupa'da doğan çocukların %30'u evlilik dışı ilişkilerden, yüzde %50'sinin de tek ebeveynle yaşadığı tespit edilmiş. Acı bir gerçektir bu. Özellikle Amerika'da babası meçhul çocukların babalarını bulmakla görevli dedektiflik bürolarının olduğunu ve bunların sayısının son yıllarda oldukça arttığını biliyoruz. Bu tam bir yıkım, tam bir dram.