Boynunda tonlarca taş asılıymış gibi ağır ağır doğruldu yerinden. “Ah –dedi– insanlar uykularındaki kadar masum, çocukları kadar yalın, yaşlılar kadar dingin yaşasalar zamanı, acı, dünya haritasından silinir, herkes her sevinci aynı incelik ve içtenlikle hak ederek yaşardı. Kimse doğayı yaralamazdı böyle. Yorgunum çok, doğru; birkaç gün için her şeyi unutabilirim… Ancak gözden kaçırdığınız küçücük bir ayrıntı var. Ben buraya yalnız gelmedim ki…”
Güzel söz yetmiyor taşın çiçeklenmesine
Reklam
"Ezilmiş bir gül hüznü var yüreğimde. Saatlerce dayak yemiş bir sanığın çözülmesi içindeyim. Ürperiyorum. Bir at kestanesi durmadan yaprak döküyor yalnızlığın sokaklarında, örtüyor ömrümün ilk yazını. İçimde bir çocuk, yalın ayak koşuyor yaşlılığa doğru, binlerce kez yenilmiş umut ölülerini çiğneyerek. Sahi yaşlılık, derin bir iç çekiş, yanılmış bir çocukluk olmasın Ömür hanım ?"
Sayfa 86
Bir cinneti yaşıyoruz ama bunu yüksek sesle söyleyemiyoruz. Basın teslim alındı. Üniversite teslim alındı. Adalet teslim alındı. Eğitim teslim alındı. Siyaset teslim alındı. Sermaye tes­lim alındı. Halkın belkemiği bir kişinin diliyle dişi arasında, her gün bir yerinden daha kırılıyor.
Sayfa 57 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
Yetmez
Güzel söz yetmiyor taşın çiçeklenmesine
Kırmızı kedi YayınlarıKitabı okudu
Gittikçe yalnızlaşıyorsunuz insan kardeşlerim Sevgileriniz ayaküstü, ilgileriniz koşaradım Unuttunuz konuşmayı kendinizi vererek Düşünmeden bir başka şeyi, içten yalın dürüst...
Sayfa 57 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.