Yamtar

Reklam
Öksüz oğlum, iyi düşün. Evlilik ayağa geçirilen bir prangadır. Pranga bağlandıktan sonra ondan kurtulmak çok zor. İyi düşün.
Sayfa 81 - İthakiKitabı okudu
Bilgi ne garip bir şeydi. Şişede hapsedilmiş bir cin gibi yıllarca duruyor, senin gelip kapağını açacağın günü bekliyordu.
Sayfa 213 - Doğan KitapKitabı okudu

Reader Follow Recommendations

See All
Acaba yoksullar zenginlerden daha mı çok hastalanıyorlardı, yoksa nüfusları daha çok oldukları için mi hastaneleri dolduruyorlardı.
Sayfa 155 - Doğan KitapKitabı okudu
"Aramızdaki temel fark ne, biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!" - Peki, sen ne görüyorsun bakalım? "İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan."
Sayfa 153 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Fyodor Dostoyevski, insanın ancak acı çekerek olgunlaşacağını söyler
Sayfa 55 - Doğan KitapKitabı okudu
Keşke yükselsek
Kimileri düşer yalnızlığa, kimileri yükselir.
Sayfa 111 - EverestKitabı okudu
Yalnız Kalanlara
Yalnızlık aşklarda gezer çoğu kez; aşklar ki, yüzyıllardır vazgeçemediğimiz bir ölüm türüdür
Sayfa 98 - EverestKitabı okudu
Zangır zangır bir tren geçerdi ya, damarlarımızdan; yalnızlık onun dönmeyeceğini bilmekti.
Sayfa 65 - EverestKitabı okudu
Yalnızlık alıp karşına kendini, öteki kendilerinle konuşmaktır. Bakışmaktır, öteki kendilerinle; dövüşmektir. Kimi zaman da, öldürmektir içlerinden sana en çok benzeyeni, benzemiyor diye. Yalnızlık, öldürmektir.
Sayfa 31 - EverestKitabı okudu
Reklam
Ne demezsin... Ankara'ya varmadan biz de öyle bildik kendimizi. Lakin Meclis'e varınca ne görsek... Orda öyle Zübükler var ki, hey heey, bizim zübüklüğümüz hiç sökmüyor. Analar ne Zübükler doğururmuş kardeşim... Bizim zübüklüğümüz orda para etmedi.
Sayfa 258 - NesinKitabı okudu
Bir namuslu tutturmuş gidersiniz, dedi. Namuslu olup da ne olacak, bir iş beceremedikten kelli... Varsın çalsın çırpsın da, arada ucu kasabamıza da dokunsun. Sünepe, uyuntu oturmuş da çalmamış, ne çıkar efendi? Doğru mu dediğim? İnsanda ağız varsa elbet yiyecek. Adam odur ki, hem yesin hem yedirsin..
Sayfa 197 - NesinKitabı okudu
Burhan Beeey, Burhan Beeey! diye bağırdı. Müslüman mahallesinde salyangoz satılmaz.
Sayfa 192 - NesinKitabı okudu
Avukat Burhan sahnesi
Sayın büyüklerim, sevgili hemşerilerim. Bizim başımıza her ne kötülük gelmişse bilgisizlikten gelmiştir. Biz bilgisizlikten çok çektik, daha da çekmekteyiz. Cami yaptıralım diyorsunuz. İyi, hoş... Başüstüne yaptıralım. Ama cami ne gerek? Kasabamızda cami yok mu? Cemaat dolup dolup taşıyor da, camimiz almıyor mu? Şükür Allaha camimiz var, atalarımızdan kalma... Eskidir, yıkıktır derseniz anlarım. Bana kalırsa yeniden cami istemez. Çünkü gereği yok. Gelin, bu derneği kuralım, ama cami yaptırma derneği olmasın da okul yaptırma derneği olsun. Okul yaptıralım.
Sayfa 191 - NesinKitabı okudu
Filmdeki muhteşem sahne :)
Bir hakikat kalmasın âlemde Allahım nihan! diye bağırdı.
Sayfa 191 - NesinKitabı okudu
466 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.