Bir insanla tanıştandığında zihninde bir roman karakteri canlanıyor mu? Ya da bir gezide ilk defa gördüğün bir manzara okuduğun bir romanın anlatığı mekanın kokusunu duyuruyor mu? Tam tersi de olabilir yani. Okuduğun bir romanda ki karakteri gerçek hayatta birileri ile kıyaslama gibi. Hayatının odak noktasına kitapları koymuş çoğu okuyucu kısmen
*Yaşamak acı çekmektir; yaşamı sürdürmek, çekilen bu acıda bir anlam bulmaktadır. Eğer yaşamda bir amaç varsa, acıda ve ölümde de bir amaç olmalıdır. Ama hiç kimse bir başkasına bu amacın ne olduğunu söyleyemez. Herkes bunu kendi başına bulmak ve bulduğu yanıtın öngördüğü sorumluluğu üstlenmek zorundadır"
İlk cümlem,
İnsanın Anlam Arayışı*
Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik: Lordlar ve Vârisler Kitap incelemesi:
Acilen okunması gereken bir kitap. Varsa olan ön yargıları kırarak, bu muhteşem eseri okumalısınız. Şiddetle öneriyorum.
İnanın bu kadar beklemiyordum. Çok yüksek beklentiyle başladım ama beklentimin de üstüne çıktı. Bir Türk yazardan bu kadar muhteşem bir fantastik eser okumak hem duygulandırıcı hem gurur verici.
İncelememi spoilerlı ve
Friedrich Nietzsche felsefesi etkisinde kalmış bir eser "nedeni olan nasıla katlanır" gerçek yaşanmışlıklardan bir psikoterapi yöntemi geliştirmiş legoterapi isimli bu yöntem kişinin varoluşuna anlam kazandırmasıyla oluyor acıda bile bir anlam çıkarmak Yunancada anlam anlamına gelen logos kelimesinden türüyor.
Yazar yaşadıklarıyla çevresindeki