. . . PUSLU KITALAR ATLASI . . .
Hayal mi gerçek?
Gerçek mi hayal?
İkisi de mi gerçek?
İkisi de mi hayal? . . .
Hem gerçeği hem hayali muallakta bırakan bir obsesif şüphenin romanı:
Puslu Kıtalar Atlası
Eflâtunî bir girdap içinde büyük daireler çize çize derinlere doğru efsunlanmış ve yarı-anestezik bir halde duhul ederken birden son sayfaya gelmemle birlikte geceyarısının bir kör
🔲🔲🔲Acele Karar Vermeyin🔲🔲🔲
Köyün birinde bir yaşlı adam varmış. Çok fakirmiş ama Kral bile onu kıskanırmış... Öyle dillere destan bir beyaz atı varmış ki, Kral bu at için ihtiyara nerdeyse hazinesinin tamamını teklif etmiş ama adam satmaya yanaşmamış..
"Bu at, bir at değil benim için; bir dost, insan dostunu satar mı" dermiş hep. Bir
Yaşlı bir Brahma rahibi varmış. Kör olduğunda çocukları tedavi için ameliyat olmasını istemiş. Ama rahip rededer. ' Neden gözlere ihtiyacım olsun, 8 oğlum, 8 gelinim ve tabii bir de anneniz var. Benim için görebilecek 34 göz varken 2 tane eksik olmuş ne olur?' der. Ve çocukların nasihatlarını dinlemez.
Bir gece evde yaygın çıkar. Herkes canını kurtarmak için dışarıya kaçar. Kimse o anda yaşlı adamı hatırlamaz bile ve rahip alevler içinde kül olur.
《 'İşte bu yüzden evlat, sakın cahillik konusunda ısrarcı olma. Bilmek kendi gözlerine sahip olmaktır. Bundan başka bir güvencen yoktur.'》
Sayfa 130Kitabı okudu
