Çünkü hazları hiçbir şekilde aramaması yaşlılığın bir kusuru değil, aksine övgüye değer bir niteliğidir. Yaşlılık ziyafetlerden, süslü masalardan ve sık dolan kadehlerden yoksundur; dolayısıyla ayyaşlıktan, hazımsızlıktan ve uykusuzluktan da yoksundur.
İyi ve mutlu yaşama kabiliyeti olmayan insanlara her çağ ağır gelir.
Reklam
Yaşlılığın Acınası Bir Durum Olarak Anlaşılmasının Dört Nedeni
Konuyu derinlemesine incelediğimde yaşlılığın acınası bir durum olarak anlaşılmasının dört nedeni olduğunu görüyorum: Birincisi iş yapmaktan alıkoyması, ikincisi bedeni zayıflatması, üçüncüsü neredeyse tüm hazlardan yoksun bırakması, dördüncüsü ise ölümden uzak olmayışıdır.
Buna karşın her iyiliği kendinden bekleyenlere doğadaki zorunluluğun neden olduğu bir şeyin kötü görünmesi müm­kün değildir.
Sayfa 5 - Cato, stoacıları kastederKitabı okudu
Birçoklarının ve çoğunlukla okumuşların yaptığı gibi yaşamdan şikayet etmek bana yakışmaz, yaşamış olmaktan pişman değilim, zira boşuna doğduğumu düşünemeyeceğim şekilde yaşadım. Evimden değil de, misafirhaneden ayrılır gibi bu yaşamdan ayrılıyorum, zira doğa bize yerleşeceğimiz değil, daha sonra hatırlayacağımız türden bir yer verdi. Ne mutlu, ruhların o tanrısal topluluğuna ve birliğine katılacağım, bu karmaşa ve pislikten ayrılacağım o güne !
Sayfa 40 - İş Bankası kültür YayınlarıKitabı okudu
Saatler , günler , aylar ve yıllar tükenir , geçen zaman geri döndürülemez, gele­cek zaman da bilinemez; insanın kendisine yaşaması için ta­nınan süreye memnun olması gerekir.
Reklam
Basit ve herkes için geçerli olduğu görülen şu davranışlar saygıdeğerdir: Yaşlılara selam vermek, adım atmak, önlerinden çekilmek, onları görünce ayağa kalkmak, yardım etmek, eşlik etmek ve danışmak.
kendisini sadece lafla sa­vunan yaşlı acınasıdır. İnsan ne beyaz saçıyla ne de yüzünde­ ki kırışıklıkla hemen bir saygınlık kazanabilir ; son dönemine onurlu bir şekilde varılan bir ömür , saygınlığın nihai ürünü­nü elde eder.
Ömrün her dönemine, kendisine has bir yapı bahşedilmiş­tir; çocukların zayıflığı, gençlerin haşinliği, orta yaşın ağır­ başlılığı ve yaşlılığın olgunluğu vardır ve doğal olan kendi dönemlerinde bunları kabul etmektir.
Yaşlılık rahatsızlık vermekten ziyade hoşa gider. Akıl­lı yaşlılar iyi bir karaktere sahip gençlerden nasıl hoşlanır­sa, gençlik tarafından saygıyla karşılanıp sevilen insanların yaşlılığı nasıl daha katlanılabilir olursa, aynı şekilde gençler de yaşlıların öğütlerinden keyif alır, bu öğütler sayesinde er­demleri arzulamaya yönlendirilirler.
Reklam
Yaşlılıktaki en acı şeyin şu olduğunu düşünüyorum: İnsanın o yaşta başkasına rahatsızlık verdiğini düşünmesi.
Ancak ölümü umursamamak için bunu gençliğimizden itibaren düşünmeliyiz. Bu düşünce olmadan kimse huzurlu olamaz.
Sayfa 36 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
70 syf.
9/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Cicero'nun sevdiği arkadaşı ve büyüğü Cato'dan yola çıkarak söylediği yaşlılık hakkındaki düşüncelerinden oluşuyor. Yaşlılık üzerine belli başlı konuları bölümlere ayırarak fikirlerini aktarmış. Yaşlı olmanın aslında bunamış, tembel, ölüm korkusu dolu, daima hasta bir nesil yaratmadığını aksine, daha olgun, bilgili, alim ahlaklı bireyler ortaya koyduğunu düşünüyor. Yaşadığı yıllara rağmen ölüm ve ruh üzerine söylediği fikirler muazzam. Bunlara ermiş olması bence onu gerçekten de döneminin toplumu açısından bilge bir kişilik kılar. Ölümün bedende olduğunu, ruhun ölümsüz olduğunu, yaşlı kişilerin tecrübeli, olgun kişiler olduğunu, ülke yönetmeye daha muktedir olduklarını söylediği kısımlara katılıyorum. Okuru bu tarz konularda düşündürüyor. Sevdim.
Yaşlılık Üzerine
Yaşlılık ÜzerineMarcus Tullius Cicero · Kapra Yayıncılık · 20211,075 okunma
Kartaca İkin­ci Pön Savaşı felaketinden sonra bir şekilde kendine gelmeyi başarmıştı. Tazminat ödenmiş ve şehrin ticareti yeniden canlanmıştı. Fakat Roma Senatosu'ndaki şahin politikacılar şehrin yıkılmasında kararlıydılar: Bi­zim yaşlı Cato olarak bildiğimiz Marcus Porcius Cato, her konuşmasını delenda est Carthago ("Kartaca yıkılmalıdır!") sözleriyle tamamlamasıyla ünlüydü. Bunun bahanesi Kartaca'nın, Roma yanlısı komşusu Numidya Kralı Masinissa'nın saldırılarına karşı kendini korumak için attığı gönül­süz adımlarda bulundu. MÖ 149 yılında Centuria Meclisi savaşa onay verdi. Kartaca, rehineleri ve (2000 mancınık içeren) tüm savaş matèriel'ini teslim ederek ümitsiz bir barış çağrısı yaptı. Fakat her talep karşılandı­ğında, Romalılar ta ki Kartacalılar'dan kıyıdaki şehirlerini terk etmelerini ve iç taraflara çekilmelerini isteyene dek yeni şartlar eklediler: Bu tüccar bir halk için yok etmeye yönelik bir cezaydı. Bunun üzerine Kartacalılar istihkamlarını güçlendirmek, cephanelikleri yenilemek, askerlik eğitimi vermek ve ambarları doldurmak için canhıraş çalışarak silahlı direniş için hazırlandılar. Romalılar'ın bir yaz sürmesini bekledikleri sefer, dört yıl süren zorlu bir kuşatmaya dönüştü (MÖ 149-146). Publius Cornelius Scipio Aemilianus sonunda komutayı eline aldı. Pydna galibi Aemilianus, Paullus'un öz oğlu ve Hannibal'i yenen Scipio Africanus'un evlatlık torunu olarak, Roma'nın emperyal misyonuna ilişkin benzer bir görüşü paylaşan iki büyük aristokrat ailenin, Scipiones ile Aemilii'nin birleşmesini temsil ediyordu.
Sayfa 130 - Yordam KitapKitabı okudu
Bir ruh için ne kutlu bir durumdur, şehvetin ve hırsın, mücadelenin, düşmanlığın ve tüm tutkuların içinden geçtikten sonra kendine dönmesi ve "Artık kendinle yaşa!" denmesi!
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.