Yaz Şarabı
Karşınızdaki bir yabancı olmalıdır ki şimdiki benliğinizle onu daha iyi tanıyın, o da sizi tanıdıkça bilinmeyen olası-benliğinizin üstündeki perdeyi şöyle bir aralasın. Yabancı olmalı evet.
Sayfa 626Kitabı okudu
Teknenin Ölümü
Kara yakındı önce, hem çok yakın,
Elimi uzatsam tutardı.
Yıldızsız teknemdi inip çıkan gece,
Kurumuş gece, kum, kömür, arduvaz...
Kara yakındı önce, hem çok yakın,
Denizleyin inip çıkan önümde
Bir tanrının atardamarı.
Açtım, yorgundum ama uykum yoktu.
Günlerce yekesiz yelkensiz
Ne de çok kuş takılmıştı ardımıza,
Ne çok harman
Sayfa 24 - TEKNENİN ÖLÜMÜKitabı okudu
Onu sonsuza dek seveceğimi, ona uzaktan taptığımı, bir yaz gecesi esintisi gibi şarkı söylediğini yazdım
Yaz Şarabı
Birdenbire, "siz"den "sen"e geçerek gecenin bütün sorumluluğunu karşısındaki adama ve içmeye yüklemeye çabaladığını biliyordu.
Sayfa 60Kitabı okudu
Açtım, yorgundum ama uykum yoktu.
Günlerce yekesiz yelkensiz
Ne de çok kuş takılmıştı ardımıza
Ne çok harman gördüm köpükten beyaz...
Açtım, yorgundum ama uykum yoktu.
Güneşler hala sağımda solumda
Sürer gibiydi açık deniz.
Deniz en ince hayvanı belleğin
Nerden kalktım, o rıhtım, o çan...
Bilmiyorum o gök kıyı nereye gitti!
Bir
Sayfa 40
Douglas Spaulding
Sessiz bir sabahtı, şehir karanlıkla örtülmüştü ve yatağında dinleniyordu.
Yaz havada toparlandı; rüzgârın uygun bir dokunuşu vardı,
dünyanın soluğu uzun, sıcak ve yavaştı. Sadece kalkmanız,
pencerenizden dışarı sarkmanız yeterliydi ve bunun aslında özgürlüğün
ve yaşamın ilk gerçek zamanı, yazın ilk sabahı olduğunu anlardınız.
İthaki YayınlarıKitabı okuyacak
