Ahmet Hamdi Tanpınar

Ahmet Hamdi TanpınarSaatleri Ayarlama Enstitüsü yazarı
Yazar
Çevirmen
8.3/10
17,6bin Kişi
86,7bin
Okunma
7,8bin
Beğeni
202bin
Görüntülenme

En Yeni Ahmet Hamdi Tanpınar Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Ahmet Hamdi Tanpınar sözleri ve alıntılarını, en yeni Ahmet Hamdi Tanpınar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Neden ya mazidesin, ya istikbaldesin. Bu saat de var.
Siz hangi zümredensiniz?
Hakikatta iki ayrı milletiz. 1) Henüz idare başında bulunanlar ve onların seçildikleri muhitler, bu muhiti besleyen zümreler. 2) Ancak günlük ihtiyaçlarını bilen ve onu günü gününe yaşayan kalabalık.
Sayfa 454 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
Reklam
Yapılacak bir yığın iş vardır ki hiçbiri yapılmamaktadır.
Sayfa 453 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
Varsın seni beğenmesinler. Sen kendi çıkarına bak. Kendi bahçeni sula, gerisine karışma.
Sayfa 438 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
İstikbalin ne getireceğini hiç kimse bilemezdi.
Sayfa 431 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
Anladım artık, Tek duvarın Ancak isyanın güneşi yıkar.
Reklam
Hayatın kendisi zaten sahne.
Sayfa 412 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
Uzakta Haliç'e giden bir vapur acı acı öttü. Bir köpek havladı. Birkaç köpek, daha uzaklarda ona cevap verdi. Dı­şarda İstanbul gecesi ağır ve hastalıklı, vehim ve sisle dolu. o bildiği ve tanıdığı gibi gece devam ediyordu.
İnsan yaratılışı tam bir eşitliğe razı olamaz. Ufak tefek imtiyazların teşvikine de muhtaçtır. Diyebilirim ki, bizzat iyilik dahi, ancak ceza görmesi ve ayıplanması icap eden bir kötülüğün bulunmasıyla kabildir.
Reklam
Saatler de böyledir. Sahiplerinin mizaçlarındaki ağırlığa, canı tezliğe, evlilik hayatlarına ve siyasî akidelerine göre yürüyüşlerini ister istemez değiştirirler.
Bazen düşünürüm, ne kadar garip mahluklarız? Hepimiz ömrümüzün kısalığından şikâyet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız?
Artık birbirimize hasret çekmiyoruz. Yahut birbirimizde eskisi gibi yaşamıyoruz.
Sayfa 391 - Adam yayınları.Kitabı okuyor
Koltukta kendisi için söyle­nenleri hiç işitmemiş gibi davranmış, gelinin başına parayı, boyunun kısalığını hissettirmeyecek şekilde serpmiş, etra­fın yarı takdirli, yarı alaylı bakışlarına rağmen şaşırıp geli­nin eteklerine basmamış, kısacası, koltuk merasimi denen o baş belasının içinden şöyle böyle sıyrılmıştı.
Bazen düşünürüm, ne kadar garip mahluklarız? Hepimiz ömrümüzün kısalığından şikayet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak için neler yapmayız?
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.