Kadın, din adına, gelenek adına ve Fatıma’ya benzemek adına perdenin arkasına itilerek hayattan soyutlanmıştır. Bu bahanelerin hepsine de kılıf uydurulmuştur. İffet adına, namus adına ve Kadın çocuklarının eğitiminden sorumludur. bahanelerine sığınılarak yapılmıştır bütün bunlar. Anlamakta güçlük çekiyorum doğrusu. Geri kalmış, yeteneksiz, bir tahtası eksik olan; okuma, eğitim, öğretim, tefekkür, kültür, medeniyet ve toplumsal terbiyeden yoksun olan bir kişi; nasıl olur da yarının nesillerini eğitmeye layık olabilir?”
“Ütopya, herkesin zihninde beslediği, gönlünde arzuladığı, insan toplumunun o şekilde biçimlenmesinin telaşında olduğu ideal bir toplumdur. Bütün felsefeler, dinler ve insanlar, zihinlerinde mutlaka bir ütopya taşırlar. Cennet, bir dinin zihninde Medine-i fazıladır. Eflatun’un ütopyası, çağının aristokrat ve düşünür Yunanları için Medine-i fazıladır.”
“Cəmiyyətin düşüncə səviyyəsi və baxış dairəsi gerilədikdən sonra, artıq dindarıyla dinsizi, ziyalısıyla, avamı və alimi ilə cahili arasında fərq qalmaz.”
"Ey özgürlük!
Ben zulümden bıkkınım, esaretten bıkkınım.
Zincirden bıkmışım, zindandan bıkmışım.
Seni tutsak yapmak ve bağlamak isteyen her şey ve herkesten bıkkınım, nefret ediyorum.
Benim yaşamım senin hatırınadır, gençliğim senin hatırınadır."