Anadolu'nun bir kasabasında, tecavüzüsü Mehmet ile evlenmek zorunda kalan Zeynep'in üç çocuğu vardır. Aynı zamanda şizofren de çıkan kocası sadece Zeynep'e değil tüm çocuklarına hayatı zindan eder. Defalarca tedavi için hastaneye kaldırılan Mehmet, en sonunda bir kriz anında küçük çoğunun gözleri önünde Zeynep'in kafasını keser. Kendisi, tedavisi bittiğinde tekrar salınmak üzere hastaneye, çocukların her biri, benliklerinde açılan yaraları ile beraber, farklı yerlerde dağılır.
Ayşenur Yazıcı, gerçek bir olaydan yola çıkarak yazmış bu kitabı. İlk bölümde Zeynep'ten hayallerini ve yaşamak zorunda kaldığı hayatı, ikinci bölümde büyük kızları Esra'nın hayata tutunma ve kardeşlerine kol kanat germe çabalarını okuyoruz. Bir okur olarak okurken çok çok zorlandığım bir kitap oldu. O nedenle yazarın okura bu hisleri aktarmak için kurduğu empatinin yaşattığı zorlukları tahmin dahi edemiyorum.
Dünyada #kadıncinayetleri konusunda ne kadar somut adımlar atılıyor bilmiyorum ama maalesef bizim ülkemizde yasalardan kaynaklı büyük bir boşluk var. Şikayet üzerine gözaltına alınan eşin "3 güne kadar çıkıp seni öldüreceğim" diye kadını tehdit etmesi, cinayeti işleyip mahkeme günü takım elbise giyen katilin 'iyi hal!' indirimi alması, kadına şiddet şikayeti üzerine gelen polisin kişileri barıştırmaya çalışması... Hal böyle olunca tüm cinayetler göz göre göre geliyorum diyor... Acilen birşeyler yapılmazsa Zeynep'lerle birlikte hayatı ziyan olan bir çok çocuk da olacak
Bedriye
