Bejan Matur books by first publication dates, Bejan Matur reading order
About
Bejan Matur, (d. 14 Eylül 1968 Pazarcık), şair, yazar.
14 Eylül 1968 tarihinde Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi Maksutuşağı Köyü'nde doğdu. Ortaokul ve lise eğitimini Gaziantep'te tamamladı. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu.
İlk kitabı Rüzgâr Dolu Konaklar ile 1997 yılında Halil Kocagöz Şiir Ödülü ve Orhan Murat Arıburnu Şiir Ödülünü kazandı. Şiirleri Adam Sanat, Defter, Ekin Belleten ve Yazıt dergilerinde yayımlandı. Şiirlerinden yapılmış bir seçki 2004 yılında "The Temple of a Patient God" adıyla İngiltere'de Arc yayınevi tarafından, Almanca-Fransızca diğer bir seçki ise Winddurchwehte Herrenhauser adıyla 2006'da Lüksemburg'ta PHI yayınevi tarafından yayımlandı. Bir süre Zaman Gazetesi'nde dil, Alevilik, Kürt Sorunu gibi çeşitli konular üzerine yorum yazıları yazdı. 2008 yılında kurulan Diyarbakır Kültür Sanat Vakfı'nın kurucu başkanıdır. Rudaw gazetesinde haftalık köşe yazıları yazmaktadır.
Bir şey değişmedi.
Anlaşılacak bir şey yok.
Sadece bedenimi kesen suyun
Uzaklığına bırakabilirim kendimi.
Anlamak için gitmeyi
Giderken ölmeyi.
Hiç bir şey değişmedi.....
Matur'un şiirleri,
"Aşk Olmayan", aşkın eksikliği üzerine yazılmış çok güçlü ve etkileyici bir şiir kitabıdır. Şiirler, aşkın insan ruhunda yarattığı derin duyguları çok iyi anlatıyor. Şiirler, aşkın insanı nasıl değiştirdiğini, aşkın insanı nasıl mutlu ettiğini, aşkın insanı nasıl hüzünlendirdiğini, aşkın insanı nasıl yalnızlaştırdığını, aşkın insanı nasıl tutkulu kıldığını, aşkın insanı nasıl ihanete uğrattığını anlatıyor.
Aşk OlmayanBejan Matur · Everest Yayınları · 2016106 okunma
Kader Denizi
Sözün bittiği yer..
`Kader
Denizi
Hiçliğin
Ölümün..
¬¬¬¬¬
Günümüzün en önemli sorunlarından göçmenlik konusuna değiniyor, Avrupa'da bir gelecek bulmak umuduyla yola çıkıp, Akdeniz'de boğularak hayatını kaybeden Asyalı ve Afrikalı göçmenlerin konusunu ele alan bir şiir kitabı..
~
Kader Denizi'nin sessiz görüntüleri aslında çok fazla şey anlatıyor okuyucuya..
..
Seslerini hiçbir zaman duyuramayacak ve bizim de hiçbir zaman seslerine kulak vermeye zamanımızın olmadığı insanlar adına konuşan güçlü bir şiirle karşı karşıyayız, okunacak en güzel ve en anlamlı şiir eserlerinden bir tanesi..
Kitabı üniversite zamanlarında biraz olsun amaçlarını anlarım belki düşüncesiyle alıp okumuştum. Ziyadesiyle toz pembe bir görüntü çıkıyor karşınıza... Hele ki içeriğinde yer alan bazı fotoğrafları görünce sizi zoraki bir duygusal moda sokmaya çalışmış yazar. Neden dağa çıktılar, neden dağda yaşadılar, dönenler neden döndü ve kalanlar neden hala orada gibi sorulara cevap bulmaya çalışan yazar, bir nevi sempati uyandıran tabirlerle okuyucuya "aslında onlar haklı ve iyi insanlar" demeye çalışmış. En komiği ise PKK denen oluşumda kadına verilen değerden bahsetmesi. Tecavüze uğrayan onlarca kadını görmezden gelen yazar tabiki taraflı bir kitap ortaya çıkarmış. Yalnız mevzuyu Türk ve Kürt çatışması olarak yansıtması da gösteriyor ki içinde bulunduğumuz bu durumu kendi bile anlayamamış. Zira Kandil ve Avrupa arasında yaptığı bu yolculuklar bile gösteriyor ki o yöredeki halkın, içinde bulunmak istemeyeceği bu durumda her zaman başkaları (!) rol oynamıştır.