Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Benjamin Parzybok

Benjamin ParzybokKoltuk yazarı
Yazar
7.8/10
23 Kişi
71
Okunma
4
Beğeni
1.079
Görüntülenme

Benjamin Parzybok Sözleri ve Alıntıları

Benjamin Parzybok sözleri ve alıntılarını, Benjamin Parzybok kitap alıntılarını, Benjamin Parzybok en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(...) önce haksızlığı görür, hisseder, ardından amacı bulurdun. Ama evet, amaçları, sürüsüne bereket davası vardı: çevrecilik, kültürel emperyalizm, ipini koparmış tüketicilik, aşırı uyarılmış, sansasyon takıntılı yapay bir kültür, fikirlerin aşılı özelleştirilmesi ve aşırı özel mahremiyet kaybı. Vardı davaları. Hatta kalp kırıklığı, utanç ve yaşam mücadelesi altında gömülü kalmadıkları zamanlarda bazılarını dillendirmişliği bile vardı.
Ama her şeyi kaybettiğimiz tek zaman bu değil. Romalılarla Hıristiyanlar arasındaki dönemde İskenderiye Kütüphanesi yakıldı. Eski dünyanın en büyük bilgi deposu… Bir milyon kitap… Altı yüz yıl önce yaktılar. (...) Ardından dünya son karanlık çağına yuvarlandı. Tabii bugünü karanlık çağ saymıyorsanız. Bilgiye güven kalmadı. Veba geldi otuz milyon can aldı ve… Ve ben bile hâlâ güvenemiyorum bilgiye. Bilgiyi ve nasıl kullanılacağını ve nasıl kendimi öldürmeyeceğimi anlıyorum. Nükleer bombaları ve genetik mühendisliğiyle Batı… Teknolojiyi gayet iyi anlıyorsunuz ama sonuçta yaratacağı etkilere dair fikriniz ve endişeniz pek az.
Reklam
Bu, on altıncı yüzyılda yaşamış Türk kâşif ve korsanı Piri Reis’in haritasının kopyası… Tarihi 1513. Bizzat kendisi bunu çizerken yararlandığı haritaların nereden geldiğini bilmediğini söylemiş. Bazıları Büyük İskender zamanına, MÖ 300’e kadar dayanıyor olabilir, demiş. Ama o insanların da bu haritayı çizebilecek teknolojileri yoktu! Kolomb’da da aynı harita vardı demiş. Evet, Amerika’yı Kolomb keşfetti ama dikkat ederseniz Amerika bu haritada zaten var! Keşfetmişmiş! Tüm yaptığı haritaya göre gitmekti!
Temelde bir toplumun kendini aşmaktan vazgeçince koltuk yapmaya ve kullanmaya başladığı söyleniyor. Koltuk çabasız yaşamın simgesi. Atalete, tembelliğe, şişkoluğa teslim uygarlıkları simgeliyor. Kabaca patates çuvalı misali oturmak dediğimiz şeyden bahsediliyor yani. Hatta bir koltuğun insanı nasıl yönlendirdiğini bile anlatmışlar. Edilgenliğe teşvik ediyormuş.
Her şeyi bildiğimizi sanıyoruz. Kendimizi aldatıyoruz. Elimizdekileri hak etmiyoruz ve kibrimiz asla gerçekten anlayamayacağımızı garantiliyor.
Düşmanları vardı. Gerçek kötüler. Kendisi iyilerdendi. Öyle miydi? Herkes kendine göre hep iyi değil miydi zaten? Filme çekilse roller nasıl dağıtılırdı? Kimin bakış açısına göre?
Reklam
Baştan çıkma, arzu, açgözlülük… Her gün bir kültürü yitiriyoruz. Tarihimizi hızla kaybediyoruz. Romalılar kendilerininkini zorla kabul ettirmek için yüzlerce kültürü ezmişlerdi. Aynısı İnkalar, İspanyollar, İngilizler, Amerikalılar, Japonlar ve Çinliler için de geçerli. Yitirdiğimiz binlerce kültür kendilerinden önceki binlercesini ezdi.
Hayır, ima etmiyor, söylüyorum,”—sesini alçalttı—“öğretiyorum size. Antarktika’nın haritasının buzla kaplanmadan önce çıkarıldığını anlatıyorum size. Piri Reis’in haritası kendi haritası değil. Boylamları kusursuz. Bizse Rönesans’a kadar boylam hesaplamayı bilmiyorduk. Küresel trigonometri kullanılmış burada.
“Nedir Tanrı’nın kökeni? Yunanlara ateşi veren Dev Prometeus aslında kibriti bilinenden beş yüz önce icat eden adamın teki miydi? Büyük adamlar kahramanlara, kahramanlar efsanelere, efsaneler mitlere, mitler tanrılara dönüşür…
İnsan beyninin zaman algısı çok kısa. Bir şey yüz yıldan eski çıkarsa hemen kuşku duyulur. Anlamı büyük bir tarihsel olayla birilerinin çocuklara anlatmak üzere uydurduğu büyük bir öykü arasında bir yerlerde kalmış o incecik, anımsaması güç kelime beş bin yılda efsaneye dönüşür. Bin yıl önce, beş bin yıl önce olduysa mittir…
44 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.