Carol J. Adams

Carol J. AdamsEtin Cinsel Politikası yazarı
Yazar
8.3/10
189 Kişi
758
Okunma
50
Beğeni
4.963
Görüntülenme

Carol J. Adams

758 okunma, 50 beğeni - Carol J. Adams kitapları, eserleri, Carol J. Adams kimdir, öz geçmişi, Carol J. Adams nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Carol J. Adams sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.

Hakkında

1951 yılında doğan Carol Adams, 1970 yılı başlarında University of Rochester’da kadın çalışmaları üzerine eğitim görmüş, Vietnam Savaşı protestolarında yer almış, Yale Divinity School ve University of Pennslylvania bünyesinde birçok kadın hakları programına katılmıştır. 1970 sonları ve 1980 yılları boyunca yoksulluk, ırkçılık ve cinsiyetçilik karşıtı bir sivil toplum kuruluşu olan Chautaugua County Rural Ministry başkanlığını yürütmüştür. 1987 yılında taşındığı ve halen yaşadığı Dallas’ta evsizlere ve risk altındaki gençler ve çocuklara barınma sağlayan bir kuruluşta çalışırken Etin Cinsel Politikası’nı tamamlamıştır. Halen biri Jane Austen üzerine, diğeri de Chautauqua County’deki bazı cinayetleri konu alan bir gerilim romanı olmak üzere iki kitap üzerinde çalışıyor. Yazarın diğer kitapları şunlardır: Ecofeminism and the Sacred. Continuum, 1993. Neither Man nor Beast: Feminism and the Defense of Animals. Continuum, 1994. Woman-battering: Creative pastoral care and counseling series. Fortress Press, 1994. Marie M. Fortune ile birlikte: Violence against Women and Children: A Christian Theological Sourcebook. Continuum, 1995. Josephine Donovan ile birlikte: Animals and women: Feminist theoretical explorations. Duke University Press, 1995. The inner art of vegetarianism: Spiritual practices for body and soul. Lantern Books, 2000. Journey to gameland: How to make a board game from your favorite children’s book. Lantern Books, 2001 Howard Williams ile birlikte: The ethics of diet: A catena of authorities deprecatory of the practice of flesh-eating. University of Illinois Press, 2003 Help! My child stopped eating meat!: An A-Z guide to surviving a conflict in diets. Continuum, 2004. The Pornography of Meat. Continuum, 2004. Prayers for Animals. Continuum, 2004. God listens when you’re sad: Prayers when your animal friend is sick or dies. Pilgrim Press, 2005. God listens to your love: prayers for living with animal friends. Pilgrim Press, 2005. God listens to your care: prayers for all the animals of the world. Pilgrim Press, 2006. Douglas Buchanan ve Kelly Gesch ile birlikte: Bedside, bathtub and armchair companion to Frankenstein. Continuum, 2007. The Feminist Care Tradition in Animal Ethics: A Reader. Columbia University Press, 2007 How to eat like a vegetarian even if you never want to be one: More than 250 shortcuts, strategies, and simple solutions. Lantern Books, 2008. Living among meat eaters: The vegetarians’ survival handbook. Lantern Books, 2008.
Unvan:
Amerikalı yazar, feminist ve hayvan hakları savunucusu
Doğum:
Dallas, Texas, Amerika Birleşik Devletleri, 1951

Okurlar

50 okur beğendi.
758 okur okudu.
91 okur okuyor.
1.204 okur okuyacak.
50 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tahakkümün en iyi işlendiği yer, bir kopukluklar ve parçalanmışlıklar kültürüdür.
Sayfa 27 - Ayrıntı yayınlarıKitabı yarım bıraktı
"Müslümanlığın tamı tamamına uygulandığı ülkelerde, kadınlara insan türünün bir parçası olarak değil, insandan daha aşağı varlıklar olarak muamale edilir."
Sayfa 226 - Ayrıntı Yayınları
Reklam
Hangi ceset taze?
Ölü bir kuş, plastik ambalajda ilan edildiği gibi gerçekten "taze piliç" olabilir mi?
Sayfa 144 - Ayrıntı Yayınları
Vegan
Hayvanlar "et" denilerek önce dilde öldürülür ve bir hayvan ölmeden kimse et yiyemez.
İktidar sahibi insanlar hep et yemişlerdir. İşçi sınıfı karbonhidratlardan oluşan bir karışımı tüketirken, Avrupa aristokrasisi her çeşit etle dolu büyük öğünler yemiştir. Beslenme alışkanlıkları yalnızca sınıfsal ayrımı açığa vurmaz, aynı zamanda ataerkil ayrımı da belli eder. Kadınların, ikinci sınıf yurttaşların, ataerkil kültürde ikinci sınıf sayılan yiyecekleri yemesi daha olasıdır: etten ziyade sebzeler, meyveler ve tahıllar. Et yemedeki cinsiyetçilik sınıf ayrımlarının altını yeniden çizerken bir de anlam sapması doğurur: Tüm sınıflara nüfuz etmiş olan etin erkeksi bir yiyecek olduğu ve et yemenin bir erkek faaliyeti olduğu miti.
OCAK AYI FEMİNİST KİTAPLIK OKUMASI
#KİTAPETKİNLİĞİ #FEMİNİZM Ocak ayında feminist yazarlara uğramak, ertelediğiniz eserlerini okumak isteyenler varsa başlıkta buluşalım. İsim ve okuyacaklarınızı yoruma bırakabilirsiniz. Şimdiden keyifli okumalar🧿 Önerilerden bazıları
Simone de Beauvoir
Simone de Beauvoir
Emma Goldman
Emma Goldman
Duygu Asena
Duygu Asena
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
400 syf.
10/10 puan verdi
carol adams'ın yazdığı müthiş eser. günümüzde kentleşme sürecini tamamlamış ve tamamlamakta olan ülkeler başta olmak üzere tüm dünyada oluşturulmuş sistemin temel işleyişi, demokratik feodal, ataerkil toplum düzenidir. ve bu ''yeni'' toplum düzeninde erkeğin kadına ''sahip olması'' mantığı kadar erkeğin(insanın) dişi hayvana egemen olması süreci ele alınıyor. cinsiyetçilik ve türcülük üzerine muazzam bir eleştiridir erkek egemen mantığa karşı. yediğimiz yumurtanın, içtiğimiz sütün, genellikle yediğimiz etin kaynağı dişi hayvanlardır. ve endüstrileşmeyle birlikte doğurgan ve üretken olan dişi hayvanlar üzerinde kurulan egemenlik öylesine acımasızdır ki erkek hayvan dahi yok sayılmakla yüz yüzedir. kitapta şöyle bir bölüm var ki kitabın özeti gibi parlıyor oracıkta; '' (..) pornoda parça parça tüketilen kadın bedeni ile sofrada parça parça yenen hayvan bedeni arasında her ikisinin de özünde sömürülmemesi gereken varlıklar olduğunu yadsıyan erkek egemen zihniyet vardır. erkeklik inşasının bir kısmı et yemek ise, bir başka kısmı da ötekileştirilmişlerin bedenlerini denetim altında tutmaktır." kadına yönelik şiddet ve biz erkeklerin ekseriyetiyle kadının sahibi değil eşi olduğumuzu kavrayamayışımızdan kaynaklı hastalıklı davranışlar olağanüstü şekilde işlenmiş durumda. evet erkeği bu sınırlı karakter haline başta belirttiğim oluşturulmuş olan sistem getiriyor. ancak yaşamın direnmek olduğunu hatırlayarak kadının 'eşiniz' yani 'Denginiz' olduğunu ve sahibi olmadığınızı her an her yerde hatırlamanız ümidiyle erkeklerin okumasını salık verdiğim nadide kitap.
Etin Cinsel Politikası
Etin Cinsel PolitikasıCarol J. Adams · Ayrıntı Yayınları · 2013708 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
Kadının bedeni bir et idi ve erkek ona sahip oldu. Onu baharatlarla çeşniledi. Onu menisiyle aşağıladı. Kadının kokusu güzeldi, ağzını sulandırıyordu erilin. Tuzu eksikti biraz öyleyse onu dövüp biraz gözyaşı ile tadına tat katmak gerekliydi. Eti keserken de aslan payını kendisi önüne çekti evin reisi. Etin sunumunu güçlendirmek için bile olsa bir tutam maydanozdan tiksinmekti onun babadan kalan mirası. Et içindi hepsi. Hangi etin masaya daha önce geldiğinin bir önemi yoktu. İkisi de bir dişi idi birisi yaşarkan ölüydü diğeri ölmek üzere kontratlı doğurulmuştu. Boy boy posterler, reklam afişleri hazırladı etçiler. Ölü hayvanların uzuvları kadınların birer organlarıydı. Parsel parsel bölünmüştü evladından sütü için ayırılmış annenin bedeni. Modern hayvancılık adında defalarca tecavüze uğramıştı o anneler. Günde 150 litre tükürük ürettiler de yine de etleri için akan salyalarla yarışamadı Simmental'ler. Ot yiyene kadın dendi, vicdanlıydı kadınlar çünkü. Anneydiler ne de olsa onlar. Erkek neydi peki? Hanelere birer Hitler mi gerekiyordu da birisinin bu role soyunması gerekmişti. Ot yemek kadınlıktıysa; ot, tahıl, buğdağ, pirinç yerdik analardan doğmuş birer ana yavruları olarak. Gezegenin büyük kısmı veji tüketiyordu, kendi türü de dahil insanın. Tembelliği seçti ve GIS kanserleri tavan yaptı et için politika yaratan kapitalist porno tacirlerinin hastanelerinde. Pilav yedik, kadınlara güvendik. Sağlık ve merhamet için oruç tuttuk kültürel lanetimize... Oğuz Beyiniz
Etin Cinsel Politikası
Etin Cinsel PolitikasıCarol J. Adams · Ayrıntı Yayınları · 2013708 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
Her gün tvlerde sosyal medyada en az bir tane kadına şiddet olayı görürüz. Aynı şekilde yapılıp önümüze gelen etler (hayvanın cesedi) nasıl öldürüp geldiğini görmediğimiz için tiksinmiyoruz. Türkiye de kadına mal deme kavramı var ürün yani etle bağdaştırabiliniyor. Kadın ile et arasında fark olmuyor; bir çok et reklamlarında cinsiyetçi olabiliyor. Kitapta gördüğüm bir lokanta adı: Hooters (Memeler). Genellikle yenilen hayvanlar hep dişi hayvanlar ve onların çocukları olmuştur. Mesela inek yenir ama öküz yenilmez ve yavrusu yenilir (dana). Aynı şekilde en çok tüketilen hayvan olan tavuk o da dişidir ama horoz çok az tüketilir. Ve hayvansal ürünler proteinler yumurta süt gibi; dişi annelerin sömürülmesidir. Genellikle hayvansal tabirler kadınlarla ilişkilidir. Et yemek tamamen erkek kimliği ile ilişkilidir. Et ise kadın ile anlamlandırılmıştır. Et ile ilgili bir çok tabir aynı zamanda kadınlar için kullanılıyor. Ete mal gibi bakılır, aynı zamanda kadınlara da. Et yiyen erkektir tabirleri vardır. Kitabın mottosu: Pilav yiyin, kadınlara inanın.
Etin Cinsel Politikası
Etin Cinsel PolitikasıCarol J. Adams · Ayrıntı Yayınları · 2013708 okunma