Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Deniz İrfan

Deniz İrfanYedi Sekiz yazarı
Yazar
8.0/10
1 Kişi
16
Okunma
2
Beğeni
1.348
Görüntülenme

Hakkında

Dört kardeşimin ardından, ailenin en küçüğü olarak 1967’de doğdum. Çocukluğum; bilgisayarları, tabletleri, akıllı telefonları bir kenara bırakın, televizyonun bile olmadığı bir döneme rastladı. Yaşıtlarımla birlikte arabaların çok nadir olarak geçtiği Ankara sokaklarında oynamanın keyfini sürdük. Okullar tatil olunca, başka bir zaman dilimine yolculuk yapar, ailece İç Anadolu’nun derinlerinde elektrikle henüz tanışmamış küçük köyümüze giderdik. Öğrencilik yıllarım boyunca lisanslı olarak spor yaptım. 1990 yılında ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği’nden mezun oldum. Bir süre çalıştıktan sonra askerlik görevimi yaptım. Evlendim. İki oğlumuz oldu. Kitap Ağacı: Yazın yaşamınıza ne zaman başladınız? Deniz İrfan: Fen sınıfında bir lise öğrencisi olarak, edebiyatı bizlere sevdiren hocamıza minnettarım. Ama o ilk kıvılcımın bir yangına dönüşmesi yıllar aldı. Bir eser ortaya çıkarmak için yazmaya ise 40 yaşımdan sonra başladım. Kitap Ağacı: Seçim yapmanız gerekse yazarlığı mı mesleğinizi mi tercih ederdiniz? Neden? Deniz İrfan: Mühendisliği çok seviyorum. Yıllar içinde kendimi farklı alanlarda geliştirmeye çalıştım, işletmede yüksek lisans derecesi aldım. Sporu çok seven birisi olarak, iş yaşamında da iyi bir takım olabilmek, zorlukları aşıp birlikte başarıya uzanabilmek çok keyifli. Bu açıdan bakıldığında yaptığım işi seviyorum. Bununla birlikte, uzak diyarlara uzanan bir cümleye başlamak, sonunu nasıl getireceğimi pek de düşünmeden ama beyaz sayfanın üzerinde ardı ardına eklenen sözcükleri az da olsa endişeyle izlemek, sayfalar dolusu emeği okuyucuya emanet ederek beğenisine sunmak, kimi zaman övgüler kimi zamansa memnuniyetsiz yorumlarla karşılaşmak; insanları, olayları ve duyguları yazmak bambaşka bir heyecan. Bir gün mesleğime veda etme zamanı gelebilir ama aklım ve gücüm yettiğince yazmaya devam etmek istiyorum. Kitap Ağacı: İki kitabınızda da Ortadoğu izleri var. Neden? Deniz İrfan: Farklı kültürlerin hâkim olduğu ülkelerde, yörelerde yaşadım. Sağlam temeller üzerinde yıllardır süren arkadaşlıklarım oldu. Birbirine benzemeyen görünümlerin ardındaki duyguların ne denli benzer olduğunu keşfettim. Hatıralarımda yer bulan bunca şehri ve insanları düşündüğümde, yaşadığımız bu toprakların beni kendine daha fazla çektiğini itiraf etmeliyim. Belki de bu nedenle yazmaya buradan başladım, yakın çevreden. Anlattığım hikâyelerde farklı kıtalara uzanan boyutlar da var. Yine de her iki romanda, Ortadoğu ve yöre insanına has öğeler öne çıkıyor. Kitap Ağacı: Kitaplarınızda siz var mısınız veya günlük yaşamınızdan karakterler var mı? Deniz İrfan: Gerek Buğday Kokusu’nun, gerekse de Yedi Sekiz’in ana karakterlerinde yakınımdan insanları görüyorum. Yaşarken anlattığı hikâyeleriyle, hayatımızın anlamını derinleştiren babamdan kalan kırıntıları Cafer Dede ve Halid karakterlerinde görebiliyorum. Kitaplardaki karakterlerin her biri adeta benim yakınım. Okuyucu tarafından sevilse de sevilmese de. Şu ana kadar kendimi yazmadım. Yazmayacağım. Ama yazarken, ortaya çıkan karakterler ile bütünleştiğimi ve onlar olabildiğimi düşünüyorum. Kitap Ağacı: Kendi romanlarınızdaki en sevdiğiniz karakter kim? Neden? Deniz İrfan: Jason karakteri benim içimde çok özel bir yere sahip. Onun başına gelenlerin benzerini yaşayan bir Amerikalı arkadaşım vardı. Sıska birer çocuktuk. Neredeyse hiç ayrılmaz, birlikte vakit geçirirdik. Elbette bir de Elif var. Onun hayatın akışına uyum sağlama becerisi beni etkilemişti. Kitap Ağacı: Kitap yazarken nasıl bir ortam olmasını tercih edersiniz? Deniz İrfan: Evde, tatilde, bir otel odasında ve hatta uzun uçak yolculuklarında yazabilirim. Bu sırada müzik dinlemeyi tercih ediyorum. Tam anlamıyla müzik dinlemek sayılmaz aslında. İlk dakikalarından sonra duymuyor, tümüyle kitabın içine gömülüp kayboluyorum. Duyduğum sesler kitaptan yükselenler oluyor. Kitap Ağacı: Yeni bir kitap için fikrin oluşmasıyla kitabın ortaya çıkması arasında nasıl bir süreçten geçiyorsunuz? Deniz İrfan: Yayınlanan her iki kitabımda ve şu anda üzerinde çalıştığım üçüncüsünde yazmaya başlamadan önce tüm hikâyeyi, ayrıntılarını, karakterlerini zihnimde kurguluyorum. Hikâyenin oluşması sırasında yerler, olaylar ve insanlar ile ilgili detaya inebildiğim kadar araştırma yapıyorum. Bir yandan romanın temel kurgusu üzerinde çalışırken, bir yandan da romanda geçen ve araştırmaya ihtiyaç duyduğum konuları belirliyorum. Hikâye olgunlaştığında, taslak üzerinde ana bölümleri şekillendiriyorum. Bölümlerin içeriğini belirten notlar yazıyorum. Gerekli yardımcı bilgilerin yer aldığı ikinci bir dosya oluşturuyorum. Ardından detaylı olarak bölümleri yazmaya başlıyorum. Romanın ilk taslağının tamamlanmasıyla birlikte okunması, düzeltmelerin yapılması aşaması tamamlanıyor. Ardından roman kâğıt ve mürekkeple hayat buluyor. Kitap Ağacı: Romanlarınızdaki hikâyeyi nasıl oluşturuyorsunuz? Önce bütün hikayeyi kafanızda oluşturuyor, bazı noktaları belirleyip sonra mı başlıyorsunuz yazmaya? Yoksa sadece yazmaya başlayıp devamını mı getiriyorsunuz? Deniz İrfan: Karşılaştığım veya zihnimde canlanan herhangi bir şey hikâyenin şekillenmeye başlaması için yeterli. Giderek hikâye daha da genişliyor ve derinleşiyor. Tümünü kitaba yansıtmayacak olsam da zihnimde çok geniş bir kümede yer eden kurgunun detayları üzerinde çalışıyorum. Karakterlerin, belki de yazmayacağım olaylar karşısındaki tepkilerini tasavvur etmeye ve onları daha iyi tanımaya çalışıyorum. Buna zaman harcamayı tercih ediyorum. Bu sebeple ilk aşamada, yazacaklarımdan daha fazlası zihnimde oluşuyor. Daha sonra bu hikâyeler bütününden ne kadarını seçip yazacağıma karar veriyorum. Kitap Ağacı: Yeni kitap projeniz var mı? Üçüncü kitapta da kendimizi bir Ortadoğu ülkesinde mi bulacağız? Deniz İrfan: Yeni roman üzerinde yaklaşık bir yıldır çalışıyorum. Bu hikâyede, ilk ikisinde olduğu gibi farklı ülkelerde geçecek gibi görünüyor. Ama bu sefer, Ortadoğu’dan biraz uzaklara doğru uzanacağız. Kitap Ağacı: Kitap yazma isteği olan arkadaşlarımız için önerileriniz nelerdir? Deniz İrfan: Bence bir romanı ortaya koymayı amaçlayarak yazmaya başlamak, içinde zorlukları barındıran bir yolculuğa çıkmaya benziyor. Varacağınız hedef kadar, yolculuğun neler öğrettiği de çok önemli. Eğer sadece romanın tamamlanmasına odaklanırlarsa, yolculukta olabileceği gibi sürekli karşıdaki hedefe kilitlenmiş ve etraftaki güzellikleri görmeden geçip gitmiş olurlar. Bu nedenle, yazma isteğini asıl besleyecek ve ateşin zamanla daha da büyümesini sağlayacak çalışmaları ihmal etmesinler. Özellikle, karakterlerin her birinin kıymetini bilerek ve iyi tanımaya çalışarak onlarla zaman geçirsinler. Kurguyu sayısız alternatif içinden seçtiklerini unutmasınlar. Her zaman daha da şaşırtıcı güzellikte ve derinlikte kurguya ulaşabilecekleri konusunda kendilerine güvensinler. Kitap Ağacı: Kitap Ağacı hakkında neler düşünüyorsunuz? Deniz İrfan: Kimi zaman aile bireylerini bile aynı sofranın etrafında toplamanın zor olduğunu gözlemlediğimiz bir dönemde, böyle büyük bir aileyi bir arada tutmak ve onların heyecanını sürekli kılabilmek büyük bir başarı. Kitap Ağacı bu başarının da ötesine geçmiş gözüküyor. Emeği geçenlere ve varlığıyla katkı sağlayanları tebrik ediyorum. Lütfedip beni aralarına kabul eden Kitap Ağacı Ankara’ya da ayrıca teşekkür ediyorum. Önümüzdeki dönemde Kitap Ağacı’nın diğer illerdeki organizasyonlarına da katılmak isterim. Bu ailenin bir ferdi olmak çok güzel.
Unvan:
Yazar ve Mühendis
Doğum:
1967

Okurlar

2 okur beğendi.
16 okur okudu.
7 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Reklam
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok