1970 yılında Uşak’ta doğdu. 1992 yılında Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik anabilim dalından mezun oldu 1993-2002 yılları arasında çeşitli özel eğitim öğretim kurumlarında yönetici olarak çalıştı. 2002 yılından sonra çalışmalarını özellikle 'Aile ve Ailede Çocuk Eğitimi' konusunda yoğunlaştıran Yeşildağ, Türkiye, Almanya, Fransa, Belçika Hollanda, Avusturya, Romanya, Pakistan ve Türkmenistan'da birçok seminer ve konferans verdi.
Uluslararası sempozyumlarda ‘Avrupa'da Yasayan Türklerin Aile Yapıları ve Entegrasyon Sorunları’, 'Çocuğun Kişilik Gelişiminde Annelik Babalık Rolleri' gibi konularda bildiriler sundu.
Samanyolu TV de 40 bölümlük “İki Alyans” programını yapan uzman, “Derdini Söyle” radyo programı ve “Bizim Yuvamız” isimli televizyon programını yapmaktadır.
Halen Fatih Üniversitesi psikoloji bölümünde öğretim görevlisi olan Yeşildağ Sevda Eğitim ve Aile Danışmanlık Merkezinde Aile Danışmanlığı yapmaktadır.
Evli ve üç çocuk babasıdır.
Hani öğrencileri hayatta çok başarılı olan bir öğretmene sormuşlar : " Sen bu çocuklara ne yaptın?" diye. O da cevap vermiş :" Sadece sevdim, ben onları çok sevdim..." Öğretmenlik mesleğinin sırrı bu olsa gerek.
Kitap, gerçek hayattan alınmış öğretmen - öğrenci hikayelerinden oluşmakta. Bazı hikayelerde öğrencilerin davranışlarının arka yüzü, bazı hikayelerde öğretmenin öğrencinin hayatına dokunuşu ve öğretmenin ne kadar önemli olduğu anlatılıyor.
Bir kaç günde bitebilecek bir kitap, bence öğretmenler böyle kitapları okumalılar.
.
.
.
.
.
.
Keyifli okumalar.
Kitabın ismine bakınca başta günümüz teknolojisi ile birlikte oluşan iletişimsizlik konusu işlenmiş zannetmiştim. Telefon ve televizyonyardan oluşan neredeyse bağımlısı olup sevdiklerimizin yüzlerini unuttuğumuz cihazlar... Ama kitabın konusu ebeveynlerin çocuklarına karşı olan veya aile içerisindeki iletişim için gereken bilgilerin yer aldığı bir
Anne babaların ve eğitimcilerin, çocuk eğitimi ve gelişimi konusunda her geçen gün ilgi ve bilgi birikimlerinin artmasına rağmen çocuklarla ilgili sorunlarının azalmadığı hatta arttığı görülmektedir.
Bu ehemmiyetin farkında olan pek çok uzman, bir kısmı konunun dini, bir kısmı da bilimsel yönünü ele alan eserler yazdılar. Çekirdeğin çınar oluncaya kadar takip ettiği bütün gelişimleri irdeleyen bu eserlerin yanında, Efkan Yeşildağ'ın bu nadide çalışması da sahasında önemli bir boşluğu dolduracak niteliklere sahip.
Eserin en önemli özelliği, aile kurumuna bilimsel ama "içeriden" bir gözle bakması. Eser eşler arası münasebetlerden, çocukların eğitimine, oradan anne babaların çocuklarına karşı davranışlarına kadar, hemen hepimizin sıkça karşılaştığı problemlere pratik çözümler getiriyor. Araya serpiştirilen ibretlik öyküler de eseri sıkıcılıktan uzaklaştırdığı gibi canlı birer örnek olarak okuyucuya yol gösteriyor. Kullanılan dil ve tercih edilen uslüp, yabancı olmadığımız bir dünyanın ipuçlarını veriyor. Bu yönüyle de eser, benzerlerinden önemli bir farklılık arz ediyor.
Ben bu kitabı çok sevdim. Bence bu eser sadece anne babalara özel değil, abi ablaların da okuması gereken bir eser. Mutlaka tekrar okuyacağım. Herkese tavsiye ederim.