En Yeni Erdal Şen Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Erdal Şen sözleri ve alıntılarını, en yeni Erdal Şen kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cumhuriyet Halk partisi ve İsmet paşa,27 Mayıs'a giden yolda her şeyden daha fazla rol sahibi olmuşlardır.
Sayfa 285 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Çayın Doğu Karadeniz'e girişi de Demokrat Parti ile beraberdir.
Sayfa 284 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Menderes,Zorlu ve Polatkan'ın maaşları bile ailesine verilmedi. Uzun zaman mezarını bile ziyaret edemedi aileleri. Turgut Özal'ın hamlesine kadar mezarları İmralı'da kimsesiz bir şekilde yattı.
Sayfa 257 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
O sıralar cuntacılarda öyle bir korku oluşmuştu ki Yassıada'ya ilişkin pozitif çağrışımlar yaptığı gerekçesiyle "Ada sahillerinde bekliyorum"şarkısına yasak getirilmişti.
Sayfa 248 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Yassıada duruşmalarının en dikkat çeken yanı mahkeme başkanı Salim Başol'un katı tutumuydu. "Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor."cümlesi ile tarihi geçmişti Başol. Mahkemelerin talimatla çalıştığını ve sonucunun belli olduğunu ilan eden bir ifşaattı bu. Tarafsız bir hakim olması gerekirken konuşmalarında sanıl kürsüsündekilere hakaret etmekten çekinmezdi.
Sayfa 247 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Başbakanlık günlerinde Menderesler Çankaya'daki Atatürk'ün kız kardeşi Makbule Atadan'a ait evi başbakanlık konut olarak kullanıyorlardı.
Sayfa 232 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
"Şu mehmetçikler başbakanların gece 1'e kadar burada beklediğini sabahın 7'sinde tekrar çalışmak için geldiğini görüyor. Bunlar mı darbe yapacak?"
Sayfa 225 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
27 Mayıs'a giden süreçte 2 üniversite önündeki olaylar kilitle rol oynayacaktı. Gazeteler günlerce üniversite öğrencilerinin öldürüldüğünü yazdı. Hatta çok sayıda öğrencinin Et Balık Kurumu'nda kıyma makinelerine atıldığı, asfalt yapıldığı haberleri çıkacaktı. Bu yalan haberler gerilimi git gide tırmandırmış ve bir hürriyet mücadelesine dönüştürmüştü.
Sayfa 211 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Sert geçen görüşmelerde İnönü'nün "şartlar tamam olduğu zaman ihtilal meşrudur."sözü sanki pusuda bekleyenlere "işte kullanacağınız gerekçeyi açıkladım."diyordu. Bombanın pimi çekilmişti. Ardından İstanbul Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi önündeki hadiseler süreci tetikledi.
Sayfa 209 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Atatürk'ün vefatından sonra Anıt mezar yapılması için açılan yarışmayı profesör Emin Onat ve Orhan Arda'nın projesi kazandı. 1944'te temel atıldı. 6 yılda çok az bir yeri tamamlanabilmişti. Menderes, göreve geldiğinde işlerin bu kadar ağır ilerlemesinden rahatsız oldu. İnşaatın yavaş işlemesine tahammülü yoktu. Anıtkabir'in kabartma heykelleri, yazı ve mozaik işleri açılan yarışmayla belirlenip hemen yaptırıldı. Kısa zamanda bitirilmesi talimatı verildi.
Sayfa 187 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Nihansın dideden ey mest-i nazım
Bana sensiz cihanda can ne lazım
Benim sensin felekte çaresazım
Bana sensiz cihanda can ne lazım
Sezadır matemim tutsa felekler
Bana insan değil ağlar melekler
Hevaya gitti hep bunca emekler
Bana sensiz cihanda can ne lazım
Sayfa 190 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Çektiği onca çileye rağmen Menderes'i "İslam Kahramanı"olarak tarif eden Bediüzzaman Said Nursi bile o günlerin en fazla mağdur edilenlerindendi.
Sayfa 187 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Atatürk büstlerine saldırılar ticaniler isimli bir grup tarafından yapılıyordu. Güpegündüz Ulus'taki Atatürk büstlerine tahribe kalkışan,nereden çıktığı belli olmayan bu grup, laiklik tartışmalarında Menderes'i zor durumda bıraktı...Olayı anında el konuldu. Beklenmedik bir tasarı hazırladı Menderes: Atatürk'ü koruma kanunu. Bu kanunu geçirmekse o kadar kolay olmadı. Parti içinde "Atatürk de olsa neden bir kişiyi kanunla korumak gerektiği"sorgulandı...Tenkitleri cevaplamak için Menderes tam 7 kez kürsüye çıkmak zorunda kaldı. Kanunun sebebini anlamaya çalışan ve bunu demokrasinin kısıtlanması gibi gören partilere "Atatürk'ün yaptıklarına tenkitin değil ,şahsına yapılan hakaretlerin önüne geçiyoruz." diyordu.... Menderes, çıkartmış olduğu Atatürk'ü koruma kanunuyla üzerlerine gelen belayı da savuşturmayı bildi. Kanunla birlikte bir daha sonra büslere saldıran çıkmadı, ama irtica paranoyası başlamıştı bir kere.
Sayfa 186 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
İktidara gelmesinin üzerinden daha 10 ay geçmişti ki bir anda Atatürk büstlerine saldırılar başladı. Üstelik kırılan büstlere ne hikmetse Menderes'in ismi yazılıyordu. Muhalif medyanın yorumlarında öyle bir mesaj ortaya çıkıyordu ki dini anlamda adımlar atan Menderes, sanki Atatürk büstlerine yapılan saldırının faili idi.
Sayfa 185 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu
Menderes aldığı bir kararla radyoda dini yayınların yayınlanmasına izin verdi. 6 Temmuz'dan itibaren İstanbul ve Ankara radyolarında Kur'an-ı Kerim okumaya başlandı. Önemli dini günlerde de radyodan mevlit dinlenebiliyordu. Radyolardan mevlit okunması Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile başvekil Adnan Menderes arasında küçük çaplı bir krize neden olmuştu. Bayar "nedir bu yaptığınız, devletin radyosunu camiye çevirdiniz?" diye sitem edince Menderes istifa restinde bulundu. Bayar'ı geri adım attırdı ve Başvekilin gönlünü almak istedi.Menderes'in verdiği karşılıksa şu oldu: Sizin fikirlerinize saygım var, demokrasi vicdan hürriyetini de içine alan bir hürriyetler sistemidir. Dünyanın bütün ülkelerinde hatta bizim gibi laik devlet olan Fransa'da bile her pazar bütün kiliseler çan çalarak radyolara kiliselerden aynı nakilleri yaparlar.Benim Müslüman vatandaşım dinleyecek ve devletin kendisinden olduğunu bir kez daha anlayacak.
Sayfa 182 - Yitik hazine yayınlarıKitabı okudu