1951 yılında doğan yazar, 1988-1990 yılları arasında Fransız Çin Araştırmaları Derneği başkanlığını yürütmüştür. Halen Paris Diderot Üniversitesi'nde profesör olarak göre yapmaktadır. Bazı kitapları: The Propensity of Things, a history of efficacy in China (New York : Zone Books, 1995), A treatise on efficacy : between Western and Chinese thinking (Honolulu : University of Hawai'i Press, 2004), The Great Image has no shape, or, On the nonobject through painting (Chicago : University of Chicago Press, 2009), Felsefe Tarihi- Cilt 1 - Kurucu Düşünceler (İstanbul: İletişim Yayınları, 2011)
İyi bir hükümdar için halkı sadeliğe götürmek yeterlidir. Çünkü ne kadar çok yasak olursa, halk o kadar yoksullaşır; yasalar ve fermanlar" ne kadar ön plana çıkarsa hırsızların sayısı da o kadar artar (Laozi 57).
Her şeyiyle dopdolu, muazzam bir kitap. Kitap altı ana bölümden oluşuyor; Yunan, Yahudi ve Ortadoğu, Hristiyan, Hint, Çin ve de İslam kurucu düşünceleri. Her bölümü bir veya birden çok yazar ele alıyor. Yunan düşüncesinde doğal olarak Sokrates, Platon ve Aristoteles büyük yer kaplıyor. En çok zevk aldığım kısım ilk bölümdü. Yahudi, Hristiyan ve İslam düşünceleri pek ilgimi çekmedi. Felsefe kısır bir döngüye girmiş sanki bu dönemlerde. Din ve felsefe iç içeydi. Hint düşüncesinde Budacılık öne çıkıyor ve benim ilgimi en çok çeken öğreti. Çin'de ise Konfüçyüsçülük. Bu iki öğreti Batı düşüncesiyle yarışan ve farklılıkların olduğu güzel bir öğreti veriyor. Tanrı kavramı dışlanıyor ve aşkınlık yerine içkinlik benimseniyor, aynı Spinoza'da olduğu gibi. Pek bilgim olmadığı için tam anlayamadım. Diğer iki cildini de okumak için sabırsızlanıyorum.