Fyodor Gladkov (1883-1958), Maksim Gorki’nin öncülük ettiği edebi geleneklerin mirasçısı ve ilk ünlü Sovyet hikayecilerinden biriydi. Yazar, altı roman ve çok sayıda öykü, kısa öykü ve makale yazmıştır. Yoksul bir köylü ailesinden gelen Gladkov, küçük yaşta devrimci harekete katıldı bu yüzden baskılara uğradı. Ekim Devriminde ve İç Savaşta aktif bir rol aldı.
1922’de, Beyaz Ordularla çarpışmalar bittiğinde, Gladkov, Moskova’ya gidip yazarlık mesleğine devam etti (ilk basılı eseri 1900’de yayınlanmıştı). Savaş alanlarındaki dumanlar dağılır dağılmaz, İç Savaşla ilgili romanlarını yazmaya başladı. Bu eserlerden biri olan Çimento, 1924’te yayınlandı. Romanın en büyük desteği, militan hümanizmdir ve Gladkov’un kendisinin de belirttiği gibi Çimento, onun yazdığı otobiyografik öykülerden de daha fazla, yazarın hayatını anlatır. Eser, Türkiye’de “Fabrika” adıyla da yayınlanmıştır.
Gladkov bizi gerçekliğin soğuğuna götürüyor. Sovyetler Birliği'nin ilk dönemlerini ele alan roman, bir çimento fabrikasının yeniden kurulma aşaması çevresinde şekil buluyor.
Başkarakter Gleb savaştan sonra evine, karısının yanına döner ancak 3 yılın ardından kimse bıraktığı gibi değildir. "Kapıların Dışında" oyunundaki
Sovyet Edebiyatı klasiklerinden, Gladkov’un eseri Çimento, Bolşevik Devrimi’nden sonra köyüne dönen Gleb Çumalov’un köyündeki çimento fabrikasını tekrar üretim yapar hale getirme mücadelesini anlatıyor. Bir yandan da, devrimden sonra yaşanan ekonomik ve toplumsal sıkıntılara ve hala kırsalda, dağlarca süren Kızıllarla Beyazlar arasındaki çatışmalara şahit oluyoruz. Çok severek okudum. Daha önce Fabrika adıyla da basılan bu eserdeki karakterleri Gladkov, gerçek hayatta tanıdığı kişilerden esinlenerek yaratmış. Toplumcu gerçekçi türde roman seven herkese mutlaka tavsiye ederim.
Çimento'yu okuduğum zaman Sovyet dönemini en iyi tanımlayan kitap olduğunu anladım ve Sovyetler Birliği hakkında o kadar çok araştırma vs. okumama karşın bu kitabı okumadan aslında o dönemin tam olarak anlaşılamayacağını kavradım. Evet arkadaşlar, bu kitap o derece önemliydi Sovyetler Birliği'ni anlamak için. Peki şimdi şu soruyu soralım: bu