Eli elimde, minicik, sıcak, kıpır kıpır. İki kişilik küçük bir dünya kurmaya, yabancılığa direnmeye çalışıyorduk el ele. Bana meraklı gözlerle bakarak her şeyi tek tek sormuştu: Yerdeki kozalakları, yeni açan bahar çiçeklerini, hatta oturduğumuz sıranın üzerinde tek sıra halinde yürüyen karıncaları. Doğa canlanıyor, o büyüyordu. Bahardan bile coşkulu, tomurcuklanmış dallardan bile hızlı gelişiyor, boy atıyordu.
Sayfa 50 - Turkuvaz Yayıncılık