Gürsel Korat

Gürsel KoratUnutkan Ayna yazarı
Yazar
8.1/10
461 Kişi
1.412
Okunma
103
Beğeni
7,2bin
Görüntülenme

Hakkında

1960'ta doğdu. Nüfus cüzdanına göre adı, Gürsel Sağlamöz'dür. Çocukluğu ve ilk gençliği Kayseri'de geçti. Öğrenimini 1985 yılında Ankara Üniversitesi'nde tamamladı. Bu yıldan itibaren de yazı hayatı başladı: 1984 yılından bu yana pek çok yayın organında yazıları yayımlanan Gürsel Korat'ın ilk kitabı 1994 yılında basıldı. Senaryo yazarlığı, film yapımcılığı, felsefe öğretmenliği, serbest gazetecilik gibi işler yapan yazar, İstanbul ve Ankara'daki bazı üniversitelerde edebiyat-iletişim ve dramatürji ekseninde öğretim görevlisi olarak çalıştı. İlk yazısı 1984 yılında Ankara'da Yarın Dergisi'nde yayımlanan Gürsel Korat, Mayıs 1986-87, Edebiyat Dostları 1987-89, Edebiyat ve Eleştiri dergilerinde 1990-94 yılları arasında yazdı. Doksanlı yıllarda peş peşe kitapları yayımlanan yazar, kısa bir dönem serbest gazetecilik yaptığı 1999-2003 yılları dışında dergi etkinliklerine girmedi. YKY Kitaplık, Sözcükler, Adam Sanat, Varlık gibi dergilerde zaman zaman yazılar yayımlayan Gürsel Korat, Ankara'da yaşamını sürdürmektedir. Edebi Dünyası Gürsel Korat'ın roman, öykü, inceleme, oyun ve senaryo gibi alanlarda yaptığı çalışmalar, yazarın sanatı kavrayışındaki çeşitliliğin işaretidir. Bu kavrayış zenginliği, geçmiş dünyayı ve günümüzü kavramada da kendisini gösterir; yazarın başka bir dil kurarak yazdığı Kalenderiye romanında onaltıncı yüzyıl Türkçesiyle konuşan bir Orta Anadolulu anlatıcı, üçüncü ve son bölümü bir dil şöleni haline getirerek noktalar. Böyle bir dilsel denemenin Türkçe edebiyatta benzeri yoktur. Gürsel Korat'ın yazarlığında Kapadokya coğrafyası önem taşır. "Kapadokya'yı estetik bir varlık olarak yeni bir biçime dönüştürmek" amacı taşıdığı söylenmelidir. Fakat yerel bir bakışla kendini sınırlamayan yazarın, merkeze ait olduğunu düşündüğü dilden ve mekandan uzak durduğu, bu nedenle Kapadokya'yı sembolize ettiği, kendisiyle yapılan röportajlardan anlaşılmaktadır. Yazar, edebi yapıtlarında ölüm, acı, tutku, aşk, din, metafizik, yoksulluk, eşitlik, korku, saplantı gibi konulara ve klasik edebiyatlara özgü trajik unsurlara, modern sonrası dönemin eğilimleriyle yaklaşır; ayrıca zaman kavramını irdeler. Deyim yerindeyse "açıklayan" ve "anlatan" bir edebi yapı kurmakla ilgilenmez, o daha çok "yeniden kuran" bir izleğin peşindedir. Gürsel Korat'ın romanlarında temel olarak şu temel noktalar öne çıkar: 1. Tarihsel zaman: Yazara göre romancı tarihsel zamana uygun davransa da tarihsel olayları açıklamak veya kanıtlamakla uğraşamaz. Romancının görevi tarihi açıklamak değil, olabilir olandan hareketle insanda bilinmeyen bir hakikati ortaya çıkarmaktır. 2. Zaman: Bu felsefi kavramı, edebi kavram olarak derinleştiren yazar, kahramanlarının zamanla ilgili açmazlarında ve düşüncelerinde yeni bir estetik olanak arar. 3. Mekân: Gürsel Korat özellikle Zaman Yeli'yle başlattığı dörtlemesinin yazılmış üç romanında (Zaman Yeli- Güvercine Ağıt- Kalenderiye) Kapadokya'nın çeşit çeşit görünümleri üzerinde düşünür, onun dilini eğip büker, yeni bir edebi dilin olanaklarını işte bu "periferik çeper"de arar. 4. Özgün deyişler: Gürsel Korat'ın yapıtlarında görülen deyişlerin, atasözlerinin, şiirlerin veya metinlerin -bilinen bir iki tarihsel örnek dışında-tamamı yazar tarafından yazılmıştır. Bunun nedeni romanın kurmaca özelliğinin gerektirdiği sözün, alıntı yapıldığı takdirde özünü yitireceği düşüncesidir. Çünkü romanda başka şairlerden, yazıtlardan veya metinlerden yapılan alıntılar, yazara göre o edebi yapıtı pastiş (yapıştırma) haline getirir ve onu edebi yapıt olmaktan uzaklaştırır. 5. Haz: Yazar düşünce edebiyatına yakın duran metinlerinde heyecan ve acı arasında salınan bir anlatım yeğler. Edebiyatın düşünsel ve tensel hazların estetik imkânlarıyla kurulduğunu belirten yazar; edebiyattan düşünce çıkarmanın yazarın değil, okurun işi olduğu görüşündedir.
Tam adı:
Gürsel Sağlamöz
Unvan:
Türk Yazar
Doğum:
Kayseri, 1960

Okurlar

103 okur beğendi.
1.412 okur okudu.
34 okur okuyor.
673 okur okuyacak.
38 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
evvelAllah
Derdi veren dermanını verir, dedim..
Sayfa 20 - DimitriKitabı okudu
Reklam
İnsan yapmadığı şeyi yapmış gibi anlatabilen ve yaptığı şeyi inkâr edebilen tek varlıktır.
Sayfa 165 - Everest yayınlarıKitabı okudu
…özgürlük, kadının yalnızca kendi özgürlüğü olduğu zaman değerliydi, erkeklere mutluluk verdiği zaman değil.
2022 Okuduğum Kitaplar
Ocak'2022 Burcu Ünlü-
Kapanda Bir Hayal
Kapanda Bir Hayal
Tarık Tufan-
Geç Kalan
Geç Kalan
Şermin Yaşar-
Deli Tarla
Deli Tarla
Seray Şahiner-
Ülker Abla
Ülker Abla
Tahar Ben Jelloun-
Yoksullar Hanı
Yoksullar Hanı
Hasan İzzettin
Reklam
İnsan 'yürek yalnızlığını' annesiz kalınca tanır. Babasız kalmak ise "akıl yalnızlığı"dır.
Gürsel Korat
Gürsel Korat

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
220 syf.
10/10 puan verdi
…Öyle garip bir zamanda yaşıyoruz ki Yaşam rüyayla eşdeğer, Ve insan yaşamı uyanıkken görülen Bir rüya bence. Zengin kendisine kaygı veren Servet rüyaları görür. Yoksul olan sefalet ve talihsizlik,
Rüya Körü
Rüya KörüGürsel Korat · Yapı Kredi Yayınları · 2017121 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İlginç güzel bir kitap. Bir Anestezi uzmanı acil ameliyata alınır. Beyinde bir anevrizma vardır ve anesteziden uyandığında konuşma yetisini kaybettiğine fark eder. Kızı annesine yardıma gelir. Bu esnada rüyalar görmeye başlar ve gördüğü rüyaları yazar. Rüya ve uyku beynin bilinmezleri arasındadır. Ne zaman nasıl bir rüya göreceğimiz belli değildir ve işin en ilginç yanı ise rüyalarda sınır yoktur her şey görüle bilir. Kitabın kahramanının gördüğü rüyalar ise bir dizi film gibi süreklilik içerir ve mekan ve zaman kavramları gibi kişilerde birbirine karışmıştır. Biraz distopik, biraz polisiye, biraz fantastik, biraz karışık,biraz felsefi ve bazen tuhaftir bu rüyalar kabus gibi olmasada bazen gerginlikler vardır. Bütün rüyalar gibi neden ve nasıl göründüğü pek anlaşılmaz. Bazı bölümleri okurken başa döndüm nede olsa rüya zaman ve mekan kavramları karıştı.
Uyku Ülkesi
Uyku ÜlkesiGürsel Korat · Everest Yayınları · 076 okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
“Oh, peristeri!”*
‘Kulakları uyuşturan serçe sesleri onlara özellikle kulak vermedikçe işitilmez.’ Onüçüncü yüzyıl, orta anadolu bozkırları. Bir erkek bir kadın derviş, bir keşiş, Venedikli ve Endülüslü tüccarlar ve melek kalpli türkmenlerin hayatlarının, hikayelerinin arapsaçı gibi birbirine dolanıp, dönemin iktidar kavgası ve güç hırsıyla kopartılarak çözüldüğü sarsıcı, vurucu, hüzünlü hikâyesi bu. Sonbahar rüzgarının önüne katıp götürdüğü hayatların hikâyesi. Daha önce üzerine hiç okumadığımı fark ettiğim Kapadokya ve orta anadolunun 8 yüzyıl öncesinin tarihi zemininde kaleme alınmış hikâyesi. Saruca Abdal ve Gülbeyaz’la adanmışlığı, Civan ve Şamnalika ile aşkı, Fâzıl ile Mihayıl ile dostluğu resmediyor Gürsel Korat. Ama ne güzel resmediyor! Her birini bir güvercinin kanatlarına ilmek ilmek dokuyor sanki. Belki de hikâyesinin uçabilmesi bu yüzden. Yazarı daha önce okumamış olmama hayıflanırken, kitabı elimden zor bırakıyorum. Gönül bağı kurduğum her eser gibi, bir dostu yitirir gibi. *yunanca: ‘Güvercin, ah!’
Güvercine Ağıt
Güvercine AğıtGürsel Korat · Yapı Kredi Yayınları · 2019127 okunma