Hüsnü Mahalli

Ortadoğu’da Diktatörler yazarı
Yazar
8.2/10
185 Kişi
584
Okunma
69
Beğeni
6,9bin
Görüntülenme

En Eski Hüsnü Mahalli Gönderileri

En Eski Hüsnü Mahalli kitaplarını, en eski Hüsnü Mahalli sözleri ve alıntılarını, en eski Hüsnü Mahalli yazarlarını, en eski Hüsnü Mahalli yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Televizyon
Batı'ya göre ilkesiz insanlar ve toplumlar sosyolojik olarak kolay lümpenleştirilir ve fırsatçı ve çıkarcı bir kimlikle kendinden istenilen her şeyi yapar. Bu gidişatın altyapısını hazırlayan iç ve dış güçler başta medya ve üniversiteler olmak üzere her yola başvurarak bu insanlara olup bitenlere karşı ilgisiz kalmayı, daha fazla egoist olmayı ve başkalarına güvenmeme duygularını aşılamaktadır. Türkiye dahil Arap ve İslam âleminde hızla yaygınlaşan eğlence, yarışma, evlenme, yemek ve benzeri garip programlar bu amaçla kullanılmaktadır. Egemen güçler bununla da yetinmeyerek başka yollara da başvurmaktadır. Körfez ülkelerinde memurlar mesailerinin yüzde 60'ını borsa haberlerini takip edip, hisse alıp satarak geçiriyor. Çağdışı kafa yapılarıyla kadınlar ise günde 12-16 saat televizyonlarda aptalca dizi ve programlar seyrediyor ve internette bildik sitelerde dolaşıp duruyor ya da çetleşerek dedikodu yapıyor
1956'da bağımsız olan Tunus Osmanlı dönemini bir yana bıraksak bile Türkiye ve Türkiye'deki cumhuriyet deneyimi açısından çok önemlidir. Bağımsızlıktan sonra ülkenin ilk cumhurbaşkanı olan Habib Burgiba müthiş bir Atatürk hayranıydı ve Atatürk'ün cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye'de yaptıklarının aynısını yaptı ya da yapmaya çalıştı. Fes devrimi, zorunlu eğitim, kadınlara mutlak haklar gibi önemli kararlara imza atan Burgiba çokeşliliği yasakladı, kadının izni olmadan evlendirilmesini ve izni olmadan boşanmasını yasakladı. Ülkesini Batı'nın bir parçası haline getirmek isteyen Burgiba 1978 yılına dek ülkesini sorunsuz yönetti. Çünkü orduyu "laik düzenin" koruyucusu olarak örgütledi ve iktidarını hep polisiye yöntemlerle korudu. 1978'de ülkede ilk kez işçi ayaklanmaları yaşandı ve yüzlerce insan öldürüldü. 1984'te tekrarlanan ve "Ekmek Devrimi" adı verilen yeni ayaklanmalarda yeniden yüzlerce insan öldü. İç kargaşayı fırsat bilen İsrail, Tunus'taki Filistin Kurtuluş Örgütü'nün merkezine yönelik operasyon düzenledi ve Arafat'ın sağ kolu olarak bilinen Ebu Cihat'ı öldürdü.
Reklam
SUUDİ ARABİSTAN KRALLIĞI
Suud ailesi yalnızca bu coğrafyada değil tüm dünyada hep ABD ve yandaşı Batılı ülkelerin hizmetinde olmuştur. Nikaragua'da kontralara, Şili'de Allende'ye karşı darbeci generallere, Afrika'daki faşist iktidarlara yardım eden Suudiler ABD'ye en büyük hizmetlerini Kaide ve Taliban'ı yaratmakla yaptılar. Başından beri nerede olursa olsun komünizme ve Sovyetler Birliği'ne karşı her türlü mücadelenin içinde olan Suudiler Hicaz ülkesini ele geçirdikleri 1744 yılından itibaren hep Osmanlı ve Türk düşmanı olmuşlardır. İngilizlerin desteğiyle Osmanlı'nın desteklediği El-Reşid ailesini yenerek tüm Hicaz ülkesine egemen olan Suudiler 1925'te yine İngilizlerin desteğiyle Osmanlı'ya ayaklandırılan ve sonrasında Ürdün'e taşınan Şerif Hüseyin ailesinin Hicaz'daki varlığına da son vermişlerdi. Böylece 1927'den itibaren Hicaz ülkesinin adı Suudi Arabistan Krallığı olur. Ve bu krallığı kuran kişinin adı Abdülaziz El-Suud. Adamcağız 32 hatunla evlenir ve 36'sı erkek 27'si kız olmak üzere 63 çocuğu olur. Bu erkek ve kızlardan doğanlarla çoğalan Suud ailesinin üye sayısı yaklaşık 10.000 prens ve prenses. Bunların devlete olan yıllık maliyeti 4 milyar dolar. Çünkü tüm harcamaları devlet tarafından karşılanır ve hepsi farklı düzeylerde yüksek maaşlar alır.
İlk Müslüman ülke olarak Türkiye' yi 4 Nisan 2009 ' da ziyaret eden Obama TBMM' de yaptığı konuşmada ''İslam '' vurgusu yaparken, 6 Haziran günü Mısır' a giderek Kahire Üniversitesin' nde ''demokrasi'' vurgusu yaptı ve büyük alkış aldı. Ama her ne hikmetse Obama Mısır' a giderken, Suuidi Arabistan' a uğrayıp Kral Abdullah' tan som altın Kraliyet Nişanı' nı almayı da ihmal etmedi. Trump' ın 20 Mayıs 2017 ' de yaptığı gibi... Demek ki Suudi kralının nişanında bir keramet vardı ! Elbette Suudi kralı, ''Hadimul Harameyn'' yani Kutsal Mekke ve Medine' nin Hizmetkarı. Fakat gerçekte o bir tek Washington' a hizmet ediyordu.
Sayfa 83 - undefinedKitabı okudu
Çok kaba olacak ama Grekler Truva' yı almak için at kullandı ancak ABD coğrafyamızı ele geçirmek için sürekli eşşek kullanıyor.
Sayfa 105 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Ocak 2017' de iktidara geldiği günden itibaren her alanda olduğu gibi İran konusunda da çelişkili politika izleyen Trump, damadının memleketi İsrail' e hizmet etmek için '' İllede İslam düşmanı olacağım ! '' diyor ama İslamın Şii olanını seçiyor. Bu da doğal çünkü Sünni olanlar durmadan ondan silah alıyor. Suudiler tek bir imzada 380 Milyar Dolar, küçücük Katar 15 Milyar Dolar, BAE ve diğerleri kat kat fazlası silah aldı. Hepsi de İran' dan korkuyor! Onlara göre, ''İran nükleer bombaya sahip olursa hepsini yok edecek.'' Ya İsrail' in sahip olduğu yüzlerce nükleer, kimyasal ve biyolojik bomba ne olacak? Yoksa Sünnilere zarar vermiyor mu? Tam bir maskaralık! Fakat bütün bunlar İran' ın umurunda değil ve kendi bildiği yolda emin adımlarla ilerliyor. Uzun bir kavgadan sonra batı ile barıştı ve 14 Temmuz 2015 de nükleer anlaşmaya imza attı. Anlaşmayla çok büyük siyasi, ekonomik, psikolojik ve mali kazanımlar elde eden İran, öncesinde ve sonrasında Suriye' ye verdiği desteğe uluslar arası bir tanınma sağladı. Bu da yetmedi, batı anlaşma ile''İran demokrasisini'' kabullenmiş oldu.
Sayfa 223 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
854 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.