Hakkında
Sosyolog ve yazar İsmail Beşikci 1939'da Çorum İskilip'te dünyaya gelmiştir.
İskilip'te ilkokulu okuduktan sonra Çorum lisesini bitirerek, 1962 yılında Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu. 1965-1971 yılları arasında Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde asistanlık yaptı. Erzurum'da Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nde sosyoloji asistanı iken aynı bölümde sosyoloji doçenti olan Orhan Türkdoğan tarafından Marksist propaganda ve bölgecilik yaptığı gerekçesiyle 'ihbar' edilen Dr. İsmail Beşikci 12 Mart1971 döneminde sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı ve üniversite ile ilişiği kesildi. 1974 affıyla cezaevinden çıkar bu kez de Kürt sorununu işleyen düşüncelerinden ötürü yargılanır.
Kürt sorunu üzerine araştırmaları ve yazılarıyla tanınan Beşikçi, 8 kez cezaevine girip çıktı ve yaşamının 17 yılı cezaevinde geçti. 12 Eylül askeri darbesinden önce 1979'da cezaevine girer ve 1987'de serbest bırakılır ancak davalar bir türlü peşini bırakmaz bu davalardan giydiği hükümlerle 1999'a kadar tutuklu kalır. 1999 yılında yapılan sınırlı yasal düzenleme sonucu tahliye olduğunda hakkında toplam 100 yıl hapis ve 10 milyar lira para cezası verilmişti. İsmail Beşikçi'nin 36 kitabından 32'si yasaklandı.
Özellikle ErzurumAtatürk Üniversitesi'nde asistanlığı döneminde yaptığı çalışmalarla dikkati çekmiştir. Bu dönemde doktora tezi olarak hazırladığı "Alikan Aşireti Üzerine Sosyolojik Bir İnceleme" alanında ülkemizde yapılmış olan en önemli sosyolojik bilimsel bir çalışmadır.
Öğretim üyeliği döneminde ülkemizde yaşanan öğrenci hareketleri de göz önüne alındığında çalkantılı bir döneme denk gelmektedir. Dönemin hükümeti tarafından (S. Demirel hükümeti) suçlanmış ve akabinde uzun yıllarını geçireceği hapishane hayatı başlamıştır.
Unvan:
Sosyolog, Araştırmacı, Yazar
Doğum:
7 Ocak 1939
Okurlar
287 okur beğendi.
846 okur okudu.
21 okur okuyor.
659 okur okuyacak.
14 okur yarım bıraktı.
Kitaplar
Devletlerarası Sömürge Kürdist...
9.4/10
Kürt Aydını Üzerine Düşünceler
8.7/10
Kürt Toplumu Üzerine
9/10
Orta Doğu'da Devlet Terörü
9/10
Hayali Kürdistan'ın Dirilişi
7.8/10
Devlet ve Kürtler
8.3/10
Bir Aydın Bir Örgüt ve Kürt So...
9.5/10
Bilim Yöntemi
8.8/10
Kürdistan Üzerinde Emperyalist...
10/10
Bilim-Resmi İdeoloji, Devlet D...
9/10
Unesco'ya Mektup
9/10
Kendini Keşfeden Ulus Kürtler
9/10
Kirletilen Kavramlar: Bilim, E...
10/10
PKK Üzerine Düşünceler - Özgür...
6/10
Türk Tarih Tezi "Güneş-Dil Teo...
8.3/10
Sözler ve Alıntılar
Aslında "İlimlik" maskesi altında, resmi ideoloji bilime egemen kılınmaya çalışılmaktadır. Önce belirli bir görüşe,bir ideolojiye inanılmış, sonra da bunu egemen kılmak için her türlü devlet gücü ve devlet aygıtları seferber edilmiştir.
Kendi görüşlerinizi kitlelere benimsetmek için her türlü devlet olanaklarını kullanıyorsanız, sizi eleştiren düşünceyi ise cezalandırıyorsanız, sizin düşüncenizin de hiçbir inandırıcılığı olmaz. Fikir mücadelesi böyle olmaz. Bunun adı düşünceye karşı devlet terörü uygulamaktır. Bu kaleciyi kale direğine bağlayıp gol atmaya benzer.
Bir takım Kürtler, Nazım Hikmet'i, Marx'ı, Engels'i dillerinden düşürmüyorlar, fakat Kürt diline ve kültürüne yapılan baskıları görmezden ve duymazdan geliyorlar. Bunlar devrimcilik değildir; demokratlık da değildir. Zira devletin baskına ve şiddetine karşı duramayan, onları yok farzederek, küçümseyerek baskı ve şiddetle bütünleşenler devrimci de olamaz, demokrat da..
Bilim gözlenebilen ve ölçülebilen olgularla ilgilenir. Bu bakımdan bilim nesnel gerçeğe dönüktür. Bu
olguları ifade eden önermeler doğrulanabilen ve yanlışlanabilen önermelerdir. Olgulara dayanmayan, nesnel
gerçeğe dönük olmayan hiçbir iddia, hipotez veya teori;
bilimsel değildir. Bilim yönteminde olgular tarafından
doğrulanmayan önermeleri kabul etmek olanağı yoktur.
"Senin söylediğin hiçbir şeye katılmıyorum. Ama, senin de düşüncelerini ifade edebilmen için her türlü savaşı vermeye hazırım."
-Voltaire-
Sayfa 164
İletiler
Az önce okuduğum bir incelemede geçen şu söz beni çok etkiledi : 'Yapın bunu, 'ben asla okumam.' dediğiniz size taban tabana zıt bir kişinin kitabını alın elinize, okumaktan ne çıkar? Belki şimdiye kadar hiç farkında olmadığınız bir tarafınız ortaya çıkacak, sizden başka kimsenin farkında olmadığı.'
Ve kendime bir söz verdim. Ön yargılardan uzak bir okuma yapacağım bundan sonra. Yargım varsa bile okumak.
Kendime çizdiğim sınırları bugünden itibaren kaldırıyorum.
Seçim yaparken tek kıstasım, kitaba kendimi mental olarak ve moral olarak hazır hissedip hissetmemek olacak.
Kadir Mısıroğlu , 
İsmail Beşikçi, 
Selahattin Demirtaş , 
Musa Anter ,
Recep Tayyip Erdoğan ( 
Daha Adil Bir Dünya Mümkün ) gibi yazarlar listenin başını çekiyor. Çoğu da elimde mevcut. Biliyorum okurken bir çoğunun lincine maruz kalacağım. Bazı 'yafta'lara değer görüleceğim. Ama beni ben biliyorum bir de Tanrı. Gerisinin beni şakşaklamasına ihtiyacım yok. Yüksek ihtimal da bu tarz yazarlar okumaya başladığımda okuduklarımı bir müddet kapatırım. Kimsenin dırdırı ile de uğraşmama gerek kalmaz. Kardeşim okuyan benim. Sana giren çıkan olmasın. Beğenmiyorsan takibi bırak ya da engelle. Ameller niyete göredir. Hadi eyvallah!
Eger hûn bi Kurdî biaxivin hûn ê wekî Kurdan bifikirin...
İsmail Beşikçi❤️
21'ê Sibatê roja zimanê dayikê ya cîhanê pîroz be.
''Dünya dönüyor'' biçimindeki bir önerme, insanların tercihleri doğrultusunda kabul edilen veya kabul edilmeyen bir önerme değildir. Bu, nesnel durumu ifade eden bir önermedir ve insanlar bu önermeleri, isteklerinin ve iradelerinin dışında kabul ederler. Bu tür önermelerin kabul edilmemesi, felaketlerle karşı karşıya bırakabilir.
İsmail Beşikçi
Yorumlar ve İncelemeler
