Bu kitap, John Grisham'in ünlü hukuki gerilim kitaplarından gerçek bir kopuş niteliğinde, çünkü 1950'lerin başındaki küçük bir Amerikan kasabasını 7 yaşındaki Luke adlı bir çocuğun perspektifinden anlatıyor. Tek merakları beyzbol olan büyük çiftçi ailesi, yazın pamuk tarlalarında çalışmak için gelen Meksikalı sezonluk işçilerle başa çıkmaya çalışıyor. Farklı kökenlere sahip insanlar arasındaki etkileşim ve gerginlik, işçiler arasında bir katilin varlığı, Luke'un çocukça ama komik deneyimleri kitabın değerine katkıda bulunuyor. Ray Bradbury'nin 50'lerin Amerikan kasabalarını tasvirine benzeyen büyülü anlatımıyla kitabı büyük bir zevkle okudum.