Josef Kirschner Gönderileri
Josef Kirschner kitaplarını, Josef Kirschner sözleri ve alıntılarını, Josef Kirschner yazarlarını, Josef Kirschner yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şunu hiç bir zaman aklınızdan çıkarmayın: Her otoritenin ardında, istekleri, zayıflıkları ve duygulan ile bir “insan” vardır ve onlar da, herkes gibi, manipulasyon oyunu aracılığı ile etkilenip, yönlendirilebilirler.
Yapmayı ve gerçekleştirmeyi planladığımız birçok işte, karşımıza toplum hayatının hiyerarşisi içinde kendilerine yüksek (ya da özel) bir yer kapmış olan kimseler (yani, otoriteler) adeta bir dalgakıran gibi dikiliverirler.
“Yalnızca iyi olmak, yeterli değildir. Bilgi, beceri, çalışkanlık ve iyi niyet kadar önemli olan başka bir yetenek de, diğer insanları, bizim değerimizi anlayacak ve bunu bizim lehimize kullanacak biçimde etkileyebilmektir.”
Amerikan reklamcılık ve satış tekniği konularının öncülerinden birisi olan Claude G. Hopkins
hepimiz, daha çok para kazanmak, mesleki basamaklarda yükselmek, toplum içinde tanınmak, saygı görmek ve etkili olabilmek isteriz.
Manipulasyon oyununun kurallarını bilmenin sağladığı avantajlardan bir tanesi de, kişiyi anlayışlı kılması ve her saldırıya, karşı bir saldırıyla cevap vermek yerine, o hücumu etkisiz kılacak bir jestle, rakibi saf dışı edebilmeyi öğretmesidir.
Eğer bir kişi daha ilk andan: “Bu kadın benim için hiç bir şey ifade etmiyor” diyorsa, başarılı olduğu zaman da: “Canım zaten ben o sözleri ciddi biçimde kullanmamıştım” diyerek, işin içinden sıyrılabilir.
Belki en çok duyulan korkulardan bir tanesi de, yakın çevremiz tarafından saygı görmemek ve ciddiye alınmamaktır. Bu nedenle, herkesin bizi beğenmesi ve onların hoşuna gidebilmek için, elimizden geleni yapmaya çalışırız.
Onların, bizim beklediğimiz şeyleri yapmalarını isteriz ve arzu ederiz ki, bizi sevsin, saysın ve itaat etsinler. Yeteneklerimizi görüp, onları kabul etsinler ve geliştirebilmemiz için de bize imkan tanıyıp, yardımcı olsunlar.
Olumsuz etkilerden daha az yara almak, hızla akan olaylar arasında ayakta kalabilmek, hatta zaman zaman çevreye müdahale edip, onu yönlendirebilmek güzel bir şey.
Yani herkesin içinde böylesine dışa açılma arzusu ve eğilimleri var. Ama korktuğu, kimselere· güvenemediği ve kendisini yalnız hissettiği için, bu yönlerini hep baskı altında tutuyor, itiyor ve bastırıyor.