Selam.. Juan Jose Millas “Gölgelerin Arasından”.. Hem edebiyat hem de sinemada İspanyolların benim için enteresan bi tesiri var. Eserlerinde oluşturdukları doku, satırlara sinen tavır, yazarını hiç bilmesem de, menşeini anlamama yetiyor.
Gölgelerin Arasından konusu ve anlatımıyla ilginç bir kitap. Duygusu ve hedefi aynı olmasa da, gizli bir yerde sıkışıp kalmış veya gönüllü olarak gizlenmeyi seçmiş kişilerin, diğer insanların hayatına müdahil olduğu hallerin başka örnekleri de mevcut. Buradaki fark, kitabın genelinde hissedilen Kafkaesk hakimiyet.
Korku, endişe, yalnızlık, umutsuzluk, çokça şüphe ve acaba olabilir mi belirsizliği. Baş karakterin anlatıcılığında, hayal mi gerçek mi sorusunu sonuna kadar muhafaza eden, anlatım sırasında işin içine, altı çizilmiş hayali arkadaş karakterlerin de dahil olduğu, eserin birçok noktasında kişinin fiziksel varlığının eritilip başka boyutlara taşındığı, solgun bir hat üzerinden adımlıyor.
“Hayali arkadaş”ın dahil olduğu andan itibaren, akıl sağlığı kuşkusu, anlatıcı karakterin (aynı zamanda baş karakter) bir ailenin evindeki dolabın içinde, fark edilmeden yaşayabilmesinin yarattığı fantastik durum, kara mizah ve korkuyla besleniyor. Modern İspanyol aile yaşamı, kapitalizm karşısında kişinin yaşadığı hayata ve çevresine yabancılaşması, öze inildiğinde kişilik ve alışkanlıkların silikleşmesi, tüm bunlara ek “bir ev, bir dolap” içinde geçen hikayenin yarattığı klostrofobik duygu yoğunluğu, benim için konforlu bir okuma alanı sağlamaktan çok uzaktı.
Metnin ne anlattığından ziyade, sonrasındaki duyguyla yüzleşmek, farklı bir tecrübe oldu.
Saygılarımla.