"İnsan zaman denen parmaklıkların arkasına kapatılmış bir suçlu."
Alzheimer, eski bir seri katil olan Byıonğsu Kim’in arkasına kapatılmayı defalarca hak ettiği parmaklıkları getirip önüne koyuyor. Demirlerin paslı şiirler okuduğu, yaşanmışlıkların silikleşip gerçekle bağlarını kopardığı, ruhunun kör kuyularda çırpındığı bir mezarlık Kim’in zihni şimdi. Her şeyin derin bir boşlukta uçuştuğu bu yeni hayatın sorduğu sorular kolay, ama cevapları zor.
Bir katilin, zihninin oyunlarıyla baş etmeye çalışırken, değer verdiği tek insanın, kızının yaşamını kurtarma çabasına konuksunuz, ve çaresizliğine. Kim, alışık ayaklarının kana batıp çıkmasına , ellerinin çamura bulanmasına. Ama şimdi hatırladıklarını yaşayıp yaşamadığından bile emin değil. O emin olmadığı için siz de emin değilsiniz, Kim’i sevseniz mi, ona acısanız mı, yoksa ondan nefret mi etseniz?
Çok başarılı bir anti kahraman karakter dikiliyor karşınızda. Yazar bunu, gerçekleri eğip bükmedeki, karşıtlıkları kullanmadaki ustalığıyla taçlandırmış.
Hangi köşeden dönünce pişmanlıkla, hangisinde acıyla, öfkeyle, ya da haklılık duygusuyla karşılaşacağınızı bilmeden, başından bir saniye olsun ayrılamayacağınız bir film izlemek istiyorsanız, bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Ters köşeyle biten, o ana kadar inandıklarınızı yerle bir eden bir kitap.
Meraklı Okumalar...