Aslında bu tür kitaplarla çok aram yoktur. Cinayet, suç, gizem okumak beni meraklandırmak yerine sıkar ama bu yazar beni bu türe alıştıracakmış gibi gözüküyor. Genelde bu tarz kitaplardan ortada bir cinayet, ceset olur ve kitap boyunca bunu kimin yaptığı bulunmaya çalışılır. Bu kitapta ise size ne ölen kişi veriliyor ne de öldüren kişi. Kitabın sonunda ne olduğunu öğrenene kadar kimin öldüğünü bile bilmiyorsunuz. Arkadaşlar arasında olan dedikodular, aile içlerinde dönen entrikalar ile dolu bir roman. Yazar ilk önce karakterleri tam anlamıyla tanıtmış. Karakterlerin psikolojilerini, nerede ne düşüneceklerini bile kolayca tahmin edebilecek kadar tanıyorsunuz karakterleri bir süre sonra. Yarısından sonra bu sakinlik tamamen gitti. Kaç kere "inanamıyoruuuum!" derken buldum kendimi. Artık son sayfalara yaklaştığımda ne olduğunu sonunda buldum dedim ama yazar çok büyük şaşırttı beni. Asla tahmin etmediğim bir şey çıktı önüme.
Kitabın dizisi de var. En yakın zamanda onu da izlemeyi düşünüyorum çünkü kitabı okurken hep dizide kesin burası ço güzeldir, şurası çok iyidir dedim durdum.
Yazarın bir kitabı daha var elimde ve biraz inceledim. O da aynı bu şekilde yazılan bir romana benziyor. Bu sebeple bana bu türü sevdireceğini düşünüyorum.
Kafa dağıtan, insanı yormayan, eğlenceli bir kitaptı.
Suçlu, Hem de Çok Suçlu 
Liane Moriarty
