1968 yılında Denizli’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini bu ilde tamamladı. Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi (1991). Aynı Fakültenin Felsefe ve Din Bilimleri Bölümüne Araştırma Görevlisi olarak atandı (1993). DEÜ. Sosyal Bilimler Enstitüsünde W. Ernest Hocking Felsefesinde Ulûhiyet Anlayışı isimli yüksek lisans tezini (1994’te) ve Fahrettin Razi’nin Ahlâk Felsefesi adlı doktora tezini (1999’da) tamamladı. 2000 yılında Yardımcı Doçent, 2006 yılında Din Felsefesi alanında Doçent oldu. 2012 yılında adı geçen Anabilim Dalına Profesör olarak atandı. Aynı yıl misafir araştırmacı olarak ABD Minnesota’da bulundu. TUBİTAK, İZKA ve BAP kapsamında projeleri vardır.
Etik (ahlâk felsefesi) alanıyla ve din felsefesiyle ilgili bilimsel çalışmaları, kitapları, makaleleri, bildirleri, konferansları ve seminerleri bulunmaktadır. Evli ve iki çocuk babası olan yazar, halen Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Din Felsefesi A.B.D.nda öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Ayrıca, DEÜ İlahiyat Fakültesi İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği Bölüm Başkanlığı görevini yürütmektedir.
Etik, ahlaklılık üzerine düşünme ve sorgulama disiplinidir.Ve bütün gündelik hayatımızı kapsar.
Etikte "değer" ilişkisel bağlamda ortaya çıkar. Bir ilişkinin kurulmadığı yerlerde değer imkanı bulunmaz ve doğal olarak etik bir durumda oluşmaz.
Etik alanı, insanın değer ortaya koyma alanını ifade eder.
Doğuştan insan görünümüne sahip olmamız bizi aldatmamalı. Potansiyel olarak insani özelliklere sahip olmamız bizi aldatmamali. Asıl bizde potansiyel olarak var olan insani özelliklerin işlevsel olması gerekir. Yani insanlık aslında kazanılan bir şeydir.
Etik ilkeler ışığında gündelik hayatımızı ahlaklılık üzerine kurmamız insanlığımız için vazgeçilmezdir.
Mehmet Türkeri'nin bu kitabı hayatımızın her alanında ahlaklı bir davranış üretmemiz ve hatta bu ahlaklılığın yaşamımızın tüm alanlarına sirayet etmesi, iyi bir etik/ahlak bilinci oluşturmasından dolayı dopdolu içeriği ve okuyucuyu boğmayan akıcı üslûbuyla oldukça yerinde bir eser olmuştur.
"Kütüphanemizin ve en önemlisi de HAYATIMIZIN başucunda olması gereken fevkalâde nitelikte bir kitap."