Meral Maruf

Meral MarufHicret Günleri yazarı
Yazar
8.6/10
23 Kişi
92
Okunma
10
Beğeni
2.905
Görüntülenme
190 syf.
10/10 puan verdi
Hey gidi günler...
Meral Maruf'un tüm kitaplarını ve Mavera Dergisinde yayınlanan tüm yazılarını okudum. Zaten yazıları daha sonra kitap olarak basılmıştır. Çok etkilenmiştim. Afgan Müslümanlarının çektikleri zulümler, eziyet ve işkenceler, yerlerinden edilmeler ve daha fazlası... Okuyunca ağlamamak imkansız. Rus zulmünü iliklerinize kadar hissediyorsunuz ve adeta birebir yaşıyorsunuz. Zira yazarın kalemi oldukça iyi. Rabbim resmen, fiilen ve zihnen işgal altındaki tüm İslam ülkelerini ve Müslümanları kurtarsın...
Hicret Günleri
Hicret GünleriMeral Maruf · Akabe Yayınları · 199043 okunma
"...zindanlara attılar, malımızı yağma ettiler, namusumuza el uzattılar, idam ettiler, kurşuna dizdiler, çocuklarımızı kestiler, tırnaklarımızı ve dişlerimizi söktüler, elektriğe verdiler, diri diri gömdüler ve yaktılar, derimizi yüzdüler, gözlerimizi oydular ... dudaklarımızı, kulaklarımızı, burunlarımızı kesip ailemize ve azizlerimize gönderdiler, haftalarca yemek, su vermediler ve uyutmadılar, ürpertici hastalıkların mikropların ve çıldırtıcı ilaçları bize tatbik ettiler, yeni silahların kudretini ölçmek için bizi kullandılar. ... Tatbikatlarında gruplar halinde bizden istifade ettiler. Çıplak vücutlarımıza sigara ile komünist sloganlar yazdılar ve en acısı özel kasaphanelerin duvarlarına şehidlerin kanları ile "Allah'a söyleyin sizi kurtarsın." diye yazdılar. Amma yine de mani olamadılar. ... İçimizdeki mücadele aşkını ve ateşini daha da körüklediler. Ölümsüzlüğü yudumlayanlar bunlardan korkar mı dersiniz? " syf 17. .. Temmuz / 1981 ..
Reklam
Beklemek lazım; gönlü hoş tutanı, gönülde yer bulanı, başka gönülde gözü olmayanı
204 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Çocukluk ve gençlik yıllarımdaki kitaplıktan kalma olan elimdeki bu eser 4. Baskı ve 1986 yılı basımıdır. İnsan bu kadar eski bir eseri tekrar okuyunca sanki zamanda yolculuk yaparak eski zamana gitmiş gibi hissediyor. O dönemlerde Dünya'da ve özellikle Türkiye'de çok popüler olan İran devrimi ve ABD Büyükelçiliğinin basılması ve
Hicret Günleri
Hicret GünleriMeral Maruf · Akabe Yayınları · 199043 okunma
Şimdi, bulduğumuz kuru bir katıkla geçiniyoruz. Halimizden hiç şikâyetçi değil, bilakis memnunuz. Küfür esareti altında yaşamaktansa ölmeyi tercih ederiz. Ve her an zafer seslerinin yükseldiği günü daha büyük bir istekle beklemekteyiz. «Allah, kafirler istemese de nurunu tamamlayacaktır
Sayfa 204 - AkabeKitabı okudu
Torhum'dan Pakistan topraklarına geçtiğimiz zaman, Pakistanlı askerler niçin geldiğimizi sorunca, komünist rejimin zulmünden kaçtığımızı söyledik. Bunu duyan ve bize kinle bakan Perçemliler, ağızlarına gelen küfürleri arkamızdan yağdırdılar
Sayfa 204 - AkabeKitabı okudu
Reklam
Şeytan!.. Tutukladığı mücahidleri kızkardeşi, karısı ve çocukları önünde petrol dökerek diri diri yakan canavar!.. Şehid ettiği genç bir mücahidin cesedini isteyen yaşlı babaya, gencin etini kesip zorla yemesini söyleyen sadist!.. Tutuklayamadığı mücahidlerin hanımlarına, kızlarına, bacılarına ütüyle işkence eden vahşi!
Sayfa 198 - AkabeKitabı okudu
Asker, dikkatli olun!.. Esirler bir saniye olsun oturmamalı. Halk görmeyince inanmaz. İbret olsun kaçmak isteyenlere!.. dediği zaman şehire girdiğimizi anladım. Demek halkı böyle korkutmak istiyorlar. Peki, ya halk korkak mı? Bu, ilki mi yakaladıklarının? Eğer böyle korksalardı boş elle hiç sizinle savaşırlar mıydı?
Sayfa 192 - AkabeKitabı okudu
Aman Allah'ım!.. Şu Şemledar diye tanıttıkları kati! bu muydu? Hiç unutamam o ânı. O kendini anlattıkça bizden aralıksız terler boşanıyor ve titriyorduk. Onu tanımayan yoktu. Asr-ı saadette Hz. Bilal'e yaptıkları gibi, o da tutuklattığı üç mücahidi traktöre bağlattıktan sonra göğüslerine dev gibi kızgın kayaları koymuş ve daha sonra üç şehid mücahidin anne ve kızkardeşlerini çağırtıp onlara, Bakın bakalım, hangisi daha çabuk ölecek?- demiş ve traktörü çalıştırıp gençleri çalı ve taşlar Aman Allah'ım!.. Şu Şemledar diye tanıttıkları kati! bu muydu? Hiç unutamam o áni. O kendini anlattıkça bizden aralıksız terler boşanıyor ve titri yorduk. Onu tanımayan yoktu. Asr-1 saadette Hz. Bi lal'e yaptıkları gibi, o da tutuklattığı üç mücahidi trak- töre bağlattıktan sonra göğüslerine dev gibi kızgın kayaları koymuş ve daha sonra üç şehid mücahidin anne ve kızkardeşlerini çağırtıp onlara, Bakın ba kalım, hangisi daha çabuk ölecek?- demiş ve trak törü çalıştırıp gençleri çalı ve taşlar arasında sürükletmiş. Bagırıp çağıran anne ve bacıları kamçılatmış. Paramparça olan cesetleri bir çukura yığıp annelerini de oracıkta kurşuna dizdirmiş. Yalnız kalan şehid bacılarını da tanklara atıp bilinmeyen yerlere götürmüşler.....
Sayfa 182 - AkabeKitabı okudu
Yaaa işte... Mutlaka sana haram bir şey yedirmişimdir!
Sayfa 174 - AkabeKitabı okudu
Reklam
Al bakalım. Bismillah deyip iç. Kuyu suyundan yaptık. Isınmadan iç. Hani ne derler, kuyu suyu kuyunun başında içilir, değil mi?
Sayfa 173 - AkabeKitabı okudu
Şimdi çalıların bu defa sık olduğu yerden kaçıyordum. Şiddetle bir kaktüsün üstüne düştüm, büyük bir gayretle Kur'ân-ı Kerim'i yere düşürmemeye çalıştım. Dikenler her yerime batmış, çadari etrafima dolanmıştı. Hızla ayağa kalkayım derken peçem yırtılmış, yüzüm tamamiyle ortaya çıkmıştı.
Sayfa 153 - AkabeKitabı okudu
Ben donmuştum, yalnız bir ölüye benziyordum. Bir erkeğin el uzatması bizim vatanda kanla temizlenebilir. Ama o an satılmış ayı pis elini uzatıp bir köşeye büzülmüş olan beni bileğimden tutup çekti. Tam arabanın ortasına düşmüştüm.
Sayfa 135 - AkabeKitabı okudu
O Şinvar'ın adını anınca tüylerim diken diken oldu. Hayretle onlara bakıyordum. Ve kendi kendime, Şinvar'dan ha!. diyordum. Şinvar, tüm Afganistan'ın nefret ettiği tek şehirdi. Hepsi mücahid düşmanıydı. Daha bir ay önce Abdulhak için evimizi didik didik ettiren Şinvarlılar değil miydi?
Sayfa 106 - AkabeKitabı okudu
Resim