Nabizade Nazım

Nabizade NazımZehra yazarı
Yazar
7.0/10
3.328 Kişi
20,2bin
Okunma
336
Beğeni
19,5bin
Görüntülenme

Nabizade Nazım

20,2bin okunma, 336 beğeni - Nabizade Nazım kitapları, eserleri, Nabizade Nazım kimdir, öz geçmişi, Nabizade Nazım nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Nabizade Nazım sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.

Hakkında

Nabizâde Nâzım (d. 1862 (?) - ö. 6 Ağustos 1893) Tanzimat dönemi Osmanlı-Türk yazarıdır. Şiir, anı, hikaye, roman türlerinde ve bilimsel konularda eserler veren Nabizade Nazım, ilk Türkçe gerçekçi köy romanı olarak kabul edilen Karabibik'in ve Türk edebiyatındaki ilk psikolojik roman denemesi olan Zehra'nın yazarıdır. Nabizâde Nâzım 1862 yılında İstanbul'da, Nişantaşı'nda dünyaya geldi. Tam adı Ahmet Nazım idi. Babası Nabi Efendi'yi ve annesini genç yaşta kaybetti. Ninesi tarafından büyütüldü. 'Yadigarlarım' adlı yapıtında anlattığı anılarından öğrenildiğine göre mutsuz bir çocukluk geçirdi. İlköğrenimini Tophane Mahalle Mektebi'nde tamamladıktan sonra önce Fevziye Rüştiyesi'nde sonra Beşiktaş Askeri Rüştiyesi'nde öğrenim gördü. Okulun İdadi (lise) bölümünü de bitirdikten sonra yüksek öğrenimini Mühendishane-i Berri-i Hümayun (Kara Askeri Mühendis Okulu)'da yaptı. 1884'te topçu mülazım-ı sanisi (topçu üsteğmen) olarak mezun oldu. Öğrenimine Mekteb-i Harbiye-i Şahane (Genel Kurmay Okulu)'da devam etti. İlk yazısını henüz öğrenci olduğu 1880 yılında Vakit Gazetesi’nde A.Nazım imzasıyla yayımlandı. Bu yazı, “Esaret” başlıklı bir denemedir. Öğrencilik ve askerlik yaşamının devam ettiği 1880-1890 yıllarını aynı zamanda çok verimli bir yazım adamı olarak geçirdi. Çok başarılı bir öğrenci olan Nabizade Nazım, 1886'da Erkan-ı Harbiye (genelkurmay) yüzbaşısı olarak mezun olduktan sonra kendi okulunda askeri öğretmenlik yaptı; yüksek cebir, istihkam ve topoğrafya dersleri verdi. Keşif ve araştırma yapmak üzere iki yıl Suriye'de görev yaptı. 1890'da İstanbul'a döndü. O yıl, ilk Türkçe gerçekçi köy romanı olan Karabibik adlı eserini yayımladı. 1891'de çıkmaya başlayan ve o günlerde bir bilim dergisi niteliği taşıyan Servet-i Fünun Dergisinin ilk yazarlarından birisi oldu. İstanbul'a dönüşünden bir süre sonra sevdiği kızla evlendi ancak mutlu bir evlilik yaşamı olmadı. Evlendikten kısa bir süre sonra kemik veremi hastalığına yakalandı. Haydarpaşa Hastanesi'nde iki yıl kadar tedavi gördü ama iyileşemedi; 6 Ağustos 1893'te öldü ve Üsküdar'da Miskinler Tekkesi yakınındaki mezarlıkta toprağa verildi. Edebî hayatı Nabizade Nazım, daha çok romantizm etkiler taşıyan şiirlerini bilimsel konuları işleyen makalelerini, öykülerini Hazine-i Evrak, Mir'at-i Aem , Rehber-i Fünun, Afak, Berk, Manzara gibi dergilerle Tercüman-ı Hakikat, Servet, Mürüvvet gibi gazetelerde yayımlamıştır. Şiirlerinde ölüm, tabiat, tanrı gibi temleri işledi. Şiirde çok başarılı olduğu söylenemez. Zaten kendisi de bunlara "Heves Ettim" adını vermiştir. 1890 yılında yayımlanan 'Karabibik' adlı uzun hikâye denilebilecek romanı, edebiyatımızda ilk köy romanı olma özelliğini taşır, kendisinin 'hakikiyyun' dediği realist bir eserdir. 'Zehra' (1896) romanı ise bir psikolojik roman denemesidir. Bu romanda Şehzadebaşı tiyatrolarının tulumbacı kahvelerini, kadın kavgalarını gerçekçi bir görüşle aktarmıştır. Eser, bir psikolojik roman kabul edilmez ama Türk edebiyatında psikoloji öğelerinin kullanıldığı ilk roman kabul edilir.
Tam adı:
Ahmet Nazım
Unvan:
Tanzimat Dönemi Osmanlı-Türk Yazarı
Doğum:
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu, 1862
Ölüm:
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu, 6 Ağustos 1893

Okurlar

336 okur beğendi.
20,2bin okur okudu.
190 okur okuyor.
2.627 okur okuyacak.
152 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
“Kadın gönlüyle şaka olmaz , kadınların gönlü oyuncak değildir.”
Kadınların gönlünü hassas bir teraziye benzetmek mümkündür.
Reklam
- Sen beni sevmiyorsun ama hatırım kalmasın diye öyle söylüyorsun!
Sayfa 63 - Sis YayınlarıKitabı okudu
Suphi Bey soruyor;
Kızınızı mutlu etmekle mutlu olacak birisini bulmak mümkün değil mi?
Sayfa 17 - Sis YayınlarıKitabı okudu
Suç eşekte değil, sahibi olan eşekte!...
•realizm•
✨realizm; 19.yy’da fransa’da ortaya çıkmıştır. gerçekliğe bir vurgudur. romantiklerin saf lirizmleri aksine saf gerçeklik ön plandadır. aklın ve teknolojinin kullanımının artmasıyla da gerçekliğe dönüş artış göstermiştir. yazar, eserde kendini gizler.-hatırlarsak romantizmde yazar, eserinde kendini gizlemiyordu. çünkü lirizm ve özgürlük bu akımın
Türk klasikleri listesi (İş bankası kültür yayınları)
1) Hüseyin Rahmi Gürpınar -
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
Kuyrukluyıldız Altında Bir İzdivaç
2) Hüseyin Rahmi Gürpınar -
Mürebbiye
Mürebbiye
3) Hüseyin Rahmi Gürpınar -
Efsuncu Baba
Efsuncu Baba
4) Namık Kemal -
İntibah
İntibah
5) İbrahim Şinasi -
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
208 syf.
·
Puan vermedi
Son pişmanlık neye yarar?
‘’ Seni bir serçenin göz yaşı kadar seviyorum diyeceksin bir serçenin göz yaşı kadar mı bilmessin serçeler ağlayınca ölüyo ‘’ 27.07.2015 tarihli bir not düşülmüş ve tarafımdan 2 tl ye bit pazarından alınmış bir kitap. Bu notun sahibinin ismi de yazıyor, her ne kadar kime hitaben yazdığı belirtilmemiş olsa da. İnsan bir kitaba niye bir not yazar
Zehra
ZehraNabizade Nazım · İskele Yayıncılık · 201811,2bin okunma
144 syf.
7/10 puan verdi
·
39 günde okudu
Nabizade Nazım - Zehra / Kitap Yorumu
Yazardan okuduğum ilk eserdi. Dili hiç yabancı gelmedi. Gayet akıcı bir şekilde ilerledi roman. Günümüz Türkçesine çevrilmiş halini okumanızı tavsiye ederim. Türk klasikleri içerisinde alışık olduğumuz bir tarza sahip. Olayların sonunun ne şekilde biteceğini tahmin edebiliyor insan. Fakat romanın en büyük artısı ibret verici yanının oluşu. ▪Romandaki "Suphi" karekteri bizlere nefse uyup ani kararlar almanın insanı nasıl felakete sürükleyeceğini gösteriyor. ▪Aynı şekilde "Zehra" karekteri ise bizlere intikam duygusunun aslında en boş çabalardan biri olduğunu, bu hissin hiçbir iyi getirisinin olmadığını gösteriyor. ▪Sırrıcemal ve Zehra'nın sahip olduğu "KISKANMA" duygusunda aşırıya gidilmenin ne türlü felaketlere sebep olacağını da görebiliyoruz. Romanı "nefis, kıskançlık ve intikam" kelimeleri ile özetlemek mümkün olacaktır diye düşünüyorum. ■ Puan konusunda biraz cimri davranıp 7/10 vereceğim. Çünkü bazı yerlerde Suphi karakteri yüzünden duvara kafa atmak içimden gelmedi değil. Bir karakter bu kadar mı nefsine köle olur..
Zehra
ZehraNabizade Nazım · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201911,2bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Nabizade Nazımla çay keyfi :))
1896 yılında Tanzimat Döneminde  Nabizade Nazım tarafından yazılmış ve ''İlk dikkate değer psikolojik roman'' olma özelliğiyle önemli türk edebiyatı romanlarındandır. Aynı zamanda Realist-Natüralist anlayışa bağlı olarak yazılmış ilk romanlardandır. Bu romanda  hiç bir karakter masum değildir.  Ama her karakter "ben ne yaptım ya? Benim suçum ne?" Sütten çıkmış ak kaşık gibi kendini görmektedir. Nabizade Nazım'a çok kızacaksınız böyle bir şey olmaz diyeceksiniz. Hatta kitabı yarıda bile bırakmak isteyeceksiniz ama sonra bir merak uyanacak içinizde. Olayların nasıl gelişecegini, kimin geberip gideceğini kimin öc alıp ta kazanacağını merak edeceksiniz. Kıskançlığın ne kadar şiddet içeren bir duygu olduğunu, intikamın yalnızca alınanlara değil de alan kişiye de zarar verdiğini anlatıyor fakat çapıcı olarak hissedilen bir şey varsa o da her şeyin kişinin tercihleri ile şekillendiğidir. Her şey bir yana bıraktım 125 yıl kadar önce İstanbul da yaşamış Nabizade Nazım'ın satırlarını okumak, onun hayal dünyasına girmek oldukça keyifliydi.
Zehra
ZehraNabizade Nazım · Beyaz Balina Yayınları · 200511,2bin okunma