1946 Iğdır doğumlu siyasi, sosyal, tarihi ve kültürel alanlarda araştırma ve çalışmaları olan türkolog, yazardır. İlk baskısı 2002 yılında yayınlanan aleviliğin tarihi, oluşumu ve gelişiminin incelendiği son araştırması kızılbaş türkler kum saati yayınları'ndan 2. baskısını yapmış bulunuyor. Toplumda hurafelerle anılan bir konuda objektif bir çalışmaya imza atmış yazarın Iğdır Tarihi isimli bir kitabı daha vardır
.
Kızılbaş adının çıkış noktası, Türkmenlerin, çok eski bir Türk geleneğinin devamı olarak "Kızıl Börk" giymelerine dayanır. Kızıl başlık giymek, Türklerin çok eski bir geleneği idi.
Köroğlu destanında gecen"kafir arap beni candan eyledi"ifadesi ve atasozlerimizden "ne şam 'ın şekeri ne arabın yüzü "gibi örnekler. Türk milli bilincinde araplara karşı gösterilen tarihi tepkinin izlerini taşımaktadır.
Türk kültür ve geleneklerinin muhafaza edildiği Türkmen grupları arasında kurulan Osmanlı Devleti, İran-Arap kültür unsurlarının çokça girdiği Selçuklu devlet geleneklerinin etkisi dışında oluşur, Ilhanlı devlet usulü ve gelenekleri etkisi ağırlıklıdır.
Yeniçerilerin İslam'ı itikatları, Ocağın kurulduğu 1363 yılından, ortadan kaldırıldığı 1826 yılına kadar, Şii (Caferi)/ Alevi İslam anlayışı olan Bektaşilik olmuştur; çünkü dağıldıktan Türk muhitinden ve Türk ailelerinden öğrendikleri İslam anlayışı ve kavrayışı böyle idi.
Belgeler ve olaylarla Türklerin nasıl yozlaştırıldığını, Türklerin, töreyi geleceğe aktarmada ki ussal oyunlarını çok net anlatmış. Okumanızı özellikle öneriyorum.
Bütün bildiklerinizi gözden geçirin. Yazar islamiyetin başlangıcından başlamış ve Aleviliğin (Kızılbaşlılığın) Türk dünyası içindeki oluşumunu ve gelişimini kaynaklarıyla beraber belirterek kitabı oluşturmuş. Bazı yerlerde çelişkilere düşebilirsiniz bu da kitapta verilen kaynaklardan ötürü oluyor. Bazen bir olay hakkında değişik iki kayanakları kullanmış. Kaynak olarak değerlendirebileceğiniz bir kitap. Okurken bol not alacağınız ve olaylar üzerinde tekrar düşüneceğiniz bir kitap. Kitap bazen karmaşık gelebiliyor ama sitematik bir okumayla anlaşılabilir.
Derler ki; Aslanların kendi tarihini yazmadığı sürece biz hep avcıların hikayelerini dinleyeceğiz.
Bu kitap; aslanların hikayesini anlatıyor.
Uzun ve yorucu bir araştırmanın ürünü olduğu kaynakçasından anlaşılan bu kitapta, Şianın doğuşundan günümüze ötekileştirilmiş kahramanların hikayelerini okuyacaksınız. Tarihe dair bütün bildiklerinizi gözden geçirmenize neden olacak kapsamlı bir eser. Bu günlerde hayata gözlerini yuman Nihat ÇETİNKAYA dan muhteşem bir çalışma. Mutlaka okunması gereken kitaplar arasında.